5.Bölüm "Acımak."

948 36 4
                                    

 5.Bölüm
"Acımak..."

 AŞKIN

     Okul üniformamla birlikte öylece durmuş odama bakıyordum. Aklıma gelen anılardan kurtulmak için başımı iki yana salladım.

     Yatağımın yanındaki çekmeceye ilerledim ve açıp, içinden kahverengi defterimi çıkardım.

     Günlüğüm...

     Yaptıkları şeyler yalnızlıkla taçlandırılan insanlar, kendi kendilerine yetmeyi öğrenirler. Ben gibi... Konuşacak çok insan var çevremde ama hiçbiri yeterince anlayamıyor beni.

     Ne diyebilirdim ki?

     'Öz babam ve Deniz benim yüzümden öldü. Günlerce hastanede kaldım. Ama yaşadıklarım beni katil yapmadı. Ertesi gün 'ev faciası' olarak geçti kayıtlara...'

     Yapma ya! Arkadaşlarımı gülmekten kırılırken görebiliyorum.

     Yatağıma oturdum ve günlüğümü açtım. Dünü yazmayı unutmuştum. Benim klasikleşmiş yöntemimdir. O günün önemli olayını resimler ve yapıştırır. Altına da notumu düşerdim.

     Emre gelmişti ve önemli olay buydu. Birlikte bir sürü resmimiz vardı ama yeni olmalıydı.

     Hass... Emre'yi aramayı unutmuştum.

     Çantamdan telefonumu çıkardım. Tabiki aramış, mesajlar bıarakmıştı. Yazmaya koyuldum.

    'Kusura bakma canım. Gelir gelmez uyuyakalmışım. Okula geçiyorum.'

    Kısa bir süre sonra cevap geldi.

     'Biraz sorumluluk Aşkın ;) Ben de bugün başlıyorum. Üniformam çok yakıştı ha :)'

     Gülümsedim ve telefonumu çantama attım. Yan çantamı boynuma geçirdim. Defteri daha sonra almak üzere yerine koydum. Son olarak ayakkabılarımı giyip evden çıktım.

     Uyuşuk hareketlerle okula yürürken dikkatim sürekli dağılıyordu. şu anda eski evimin olduğu sokaktan geçiyordum. Evimin karşısına gelince durdum ve pencereeki yazıya baktım.

     "Satılık"

     Gerilmeye başlayan sinirlerimi ve damarlarımda hızla akan kanımı hissedebiliyordum. Zaten açık olan kapıdan içeriye daldım ve yazıyı oradan söktüm. 

     Evden çıkmış ve karşı kaldırıma ilerlemiştim. Çantamı boynumdan çıkardım, kenara attım. Ağlamıyordum ama gözlerim tamamıyla yaşlıydı. Elimdeki kağıdı paramparça yaptım.

     Kararlıydım. O ev satılmayacaktı. O ev benimdi. Benim!

     Çantamı alıp hızla oradan uzaklaştım.

     Gittikçe ağırlaşan çantamı kenara atıp kurtulmak istiyordum. Anılarımı biriktirdiğim, çocukluğumu geçirdiğim evi mi satacaklardı? Geçmişimden bir parçayı daha mı sökeceklerdi benliğimden?

     Gücümü yitirmiştim.Yolumun üstünden ayrıldım ve hiç alakam olmayan bir yola sapıp kaldırıma çöktüm.

     Telefonumu çıkardım ve Yeşim'in numarasını tuşladım.

     "O ev satılmayacak." diye bağırdım ve o tek kelime edemeden kapattım. Yere vurdum.

     Tak, tak, tak...

     Karşıdaki evden gelen bağrışlarla kendi derdimi unuttum. O nasıl bir haykırmaydı öyle!

     Evden yükselen sesler tenimi titretiyordu. Sanırım az önce bir şeyi parçalamışlardı. Çevredeki insanlar sokağa dökülüp izlemeye başlamışlardı bile.

Nesil Serisi 1; Kıyıdaki İki Tekne MasalıHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin