16.Bölüm
"Düğün hazırlıklarına başlayalım."
AŞKIN
"Biraz konuşalım mı Aşk?"
Ne konuşabilirdik ki? Herşeyi bitirdim işte...
"Ne hakkında?" diyebildim dudaklarım hareket etmeye karar verdiklerinde. Ensar'ın yüzündeki ciddi ifade kendini koruyordu.
"Siyaset hakkında. Sence ne olacak Batı'nın hali?" dedi ve dudakları hafifçe kenara kıvrıldı.
Gülme Aşkın.
Sakın gülme.
Bu çocuktan uzak durmak mümkün mü?
Gülmeyeceğim.
"Bence Batı'nın durumu içler acısı. Doğu'dan sert bir darbe yedi çünkü." dedim. Üstü kapalı lafımı da sokmuştum.
"Aşağıya gelsen?" dedi. Başımı olumsuz anlamda iki yana salladım.
"Emre'yle konuşursun." dedim ve yanıma geldiğini fark etmediğim Emre'ye baktım.
"Git konuş şununla."dedim.
Şununla...
"Aşkın." Adımın yankılandığı yöne döndüm. Emre yanımdan ayrılmıştı bile. Ensar başı yukarıya dönük bir biçimde duruyordu. Buralarda bir kova su olsaydı başından aşağıya boşaltabilirdim.
Emre aşağıya inip Ensar'ın birkaç adım ötesinde durdu. Az önce Emre'nin dediklerini göze alırsak, Ensar'ın destekçisi olacaktı.
Ne diye Emre'yi yolladım?
Aralarında geçen konuşma uzuyor ama ben hiçbir şey anlamıyordum. Tabi anlayabilmem için duymam gerekirdi.
Ensar'ın boynundaki damarlardan birinin belirginleşmesinden ve hırsla bir şeyler anlatmaya çalışmasından sinirlendiğini anlayabiliyordum. Yine mi kavga edeceklerdi? Lanet olsun!
Hızla aşağıya inmek için önce kapıya sonra merdivenlere yöneldim. Basamaklar bitip kapıdan çıktığımda önce Ensar'ın gözleri buldu beni. Hiçbir şeye bakamadan ışık hızıyla aşağıya inmem beni şaşırttı.
"Tamam. Kesin. Ne oldu?" dedim Ensar'a bakarak. Küçük kulübesinden dışarıya çıkan Oscar havlamaya başlamıştı. Yanıma koştu ve beni arkasına alarak savunmya geçti. Ensar Oscar'a bakıp gülümsedi.
"Naber ufaklık?" dedi Ensar ve eğilip Oscar'ı okşamak için hareket ettiğinde kahramanım hırlayarak onu uzaklaştırdı.
"Sakin ol." dedi Oscar'a doğru ve onunla göz teması kurdu. Emre ve ben şaşkınlıkla birbirimize ve Oscar'la anlaşan Ensar'a bakıyorduk.
Sonunda Oscar yumuşamış ve Ensar'ın ellerine ona dokunabilmesi için izin vermişti. Lanet olsun!
"Tamam, şimdi. Benim ablayla konuşmam gerekiyor. Kaybol ufaklık." diyip Oscar'ın sırtında hafifçe vurduğunda Oscar emre itaat edip kulübesine koştu.
"Hain!" diye fısıldadığımda Oscar bana bakarak arka ayakları üzerinde zıpladı. Seninle görüşeceğiz küçük hain!
"Seni dinliyorum." dedim Ensar'a dönerek ve kollarımı birbirine kavuşturdum. Emre'yi istemiyormuş gibi baktı. Ensar'ın gözleriyle verdiği emri Emre için onun diline çevirdim. Bakışlarımdan anlamış olacak ki harekete geçip eve yöneldi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Nesil Serisi 1; Kıyıdaki İki Tekne Masalı
RomansIssız bir yolda ilerlerken kenarda kuru çalıları fark edersin bazen... Öldüklerini görürsün. Yanından öylece geçmen büyük hata olur. Durur ve dokunursun yumuşak parmak uçlarınla. Belki dağılır küçük hareketinle çiçekler. Eğilir yanlarına açma...