🌹20.BÖLÜM🌹

14.2K 853 156
                                    

~Eun Sun'dan Devam~

Merdivenlerin başına geldiğimizde yapamadım ve Taehyung'un elini bıraktım.Bana garip bir bakış attı.

"Biliyorum,sen artık kimseden korkmadığını ya da çekinmediğini göstermek istiyorsun fakat en azından Baekhyun'a ben söyleyeyim daha uygun bir zamanda?"

Ona yalvarır bakışlar attım.Dayanamadı ve oflayıp başını salladı.

"Ama söylemen uzun sürmeyecek? Sana sadece 1 hafta veriyorum."

Dediğinde boynuna sarıldım ve yanağını öpüp ondan ayrıldım.Yavaşça salona geçtik.

"Öldünüz zannettim nerede kaldınız?" Baekhyun alaycı bir şekilde konuştuğunda ben pek aldırmasam da Taehyung bu durumdan hiç hoşnut değildi.

"Önemli bir şeydi bu seni ilgilendirmez."

Taehyung'un bu sert çıkışları beni deli ediyordu.Ben halledeyim derken o bozacaktı resmen.Koluna hafiften dirsek attım ve Baekhyun'a gülümsedim.

"Çok da önemli değildi boşver.Neyse moralim biraz düzeldi sayılır."

"Senin ki düzeldi ama benim ki bozuluyor gibi."

Baekhyun da üsteleyince kalbime inecekti yani şurada.Bu erkek milletinin arasındaki çekişme beni deli ediyor!

"Ne demeye çalışıyorsun sen?"

Çok güzel bir bu eksikti! Taehyung zaten hiç altta kalır mıydı? Gerçekten bravo,şimdi ben bu işin içinden nasıl çıkacağım?

Taehyung ve Baekhyun yavaş adımlarla ve keskin,sert bakışlarla birbirlerine doğru yürürlerken aralarına girip onları durdurdum.

"Yeter! Durun artık ikinizde çocuk değilsiniz hele de siz Bay Kim,kendinize gelin karşınızda ki bir lise öğrencisi."

Dediğim de Taehyung'un suratı düşmüş,Baekhyun ise sırıtıyordu.Kaşlarımı çatıp Baekhyun'a döndüm.

"Sen hiç gülme! Senin de karşındakinin bir öğretmen olduğunu unutmaman gerekir."

İkisinin de ağzının payını verdiğini düşünüp kollarına yapıştım ve kapıya doğru sürüklerken,

"Hadi,çıkın şimdi evimden." Dedim.

Kapıyı açarken bana tuhaf bakışlar atan ikisini umursamadım bile.

"Ne duruyorsunuz? Çıkın! Algılanmıyor mu? Çakralarınız mı kapandı? Hadi gidin uyuyacağım ben."

Baekhyun,Taehyung'a oranla daha anlayışla karşılayıp çıktı.Ardından bir kaç kelime ile daha Taehyung'u dışarı çıkarttım.

"Mümkünse birbirinize sataşmadan dağılın."

Kapıyı yavaşça kapattığımda sırtımı kapıya dayayıp derin bir nefes alıp verdim.Bu tip şeylerle uğraşmak ne zor işmiş.

Elbetteki de Taehyung'un bu akşam burada kalacağını unutmadım,sadece Baekhyun şüphe duymasın diye onu da çıkarttım dışarı.Nasıl olsa dışarıda iki tur atıp geri dönecek buraya.

~~~~~

Kapı zilinin sesini duyduğumda parmağımdaki çikolatılı sosu yalayıp kapıya koştum.Minik delikten baktığımda bu kişinin Taehyung olduğunu görünce istemsizce bir sırıtma oluştu yüzümde.

Kapıyı açıp içeri geçmesine izin verdim.Üstü başı tamamen ıslanmıştı.Hatta öyle ki saçları alnına yapışmıştı.Biraz endişelenmiştim doğrusu.

"Ne oldu sana?" Dedim kolunu tutarak.Devirdiğini gözlerini gözlerime sabitleyip,

"Önce yağmur yağdı sonra da sıkılıp denize atladım." Dediğinde göz bebeklerim şaşkınlıktan büyümüştü.

"Neden böyle bir şey yaptın deli misin sen? Ya hasta olursan? Çıkar çabuk üstünü."

Ceketini çıkarmaya yeltendiğimde beni durdurup bir adım geri çekildi.

"Bunu haketmiştim.Gerçi senin çektiklerinin hatta çektirdiklerimin yanında bu az bile bana."

Haklıydı onun yüzünden fazlaca canım yanmıştı fakat bir nedenden olayı onu asla silip atamıyordum.Hep bir şey engel oluyordu bana her ne kadar kötü davransa da.

"Neyse geçmişi açıp unuttuklarımı ya da en azından unutmaya çalıştıklarımı hatırlatıp sinirlendirme beni git sıcak bir duş al."

Onu geçiştirip mutfakta yarım bıraktığım işime geri döndüm.Sıkıntıdan kendime bol çikolatalı bir pasta yapıyordum ama bu bayağı bir bol çikolatalı olacaktı.

~~~~

Salonda uzanmış televizyon kanallarında gezinirken merdivenlerden Taehyung'un ayak seslerini duydum.Kafamı çevirme gereği duymadan kanal atlamaya devam ediyorken,

"Ben ne giyeceğim?"

Diyen Taehyung'a kafamı çevirmem ile bir şok geçirdim.Gerçekten karşımda sadece belindeki ve boynundaki havluyla mı duruyordu yoksa ben hayal mi görüyordum?

Ellerimi yumruk yapıp gözlerimi ovuşturdum ve unutmuş olduğum yutkunmayı hatırlayıp ağzımda biriken tükürükten ölmemek için yutkundum.

"Şey...ımmm ben bir bakayım babamın kıyafetlerinden bulayım sana ve seninkileri de makinaya atayım."

Uzandığım yerden kalkıp bir kaç öksürüğün ardından merdivenlerden yukarı çıkmaya başladım.O da peşimden gelince elim ayağıma dolanmaya başlamıştı bile.Tamam onunla birlikte olmuştum falan ama onu bu şekilde görmek çok farklı hissettiriyor insana.

Babamın dolabından bulduklarımı hemen arkamda duran Taehyung'a uzattım.

"Şimdilik bunlarla idare etmelisin zaten yarın geziye gideceğiz öyle değil mi?"

Başını olumlu anlamda sallayıp elimden ona uzattığım kıyafetleri alıp yatağa oturdu ve omzundaki havluyla saçını kuruladıktan sonra saçını eliyle karıştırıp,dağıttı.

Şu an gözüme ölümcül derecede mükemmel,kusursuz görünüyordu.

"Çıkmayacak mısın? Yoksa senin yanında giyinmemi falan mı istiyorsun?" Dediğinde daldığım kuyudan ani bir frenle çıktım.

"Ne münasebet canım? Gidiyordum ben zaten."

Yürümeye hazırlanırken bileğime yapıştı ve beni kendine çekti.

"Seni seviyorum."

Dudaklarımı bu ani öpüşü beni bir aptala çevirmişti.

HELLO!!!!! BEN GELDİM!! UMARIM BEĞENİRSİZ BUNDAN SONRA HAFTA DA EN AZ 1 BÖLÜM ATMAYA ÇALIŞACAĞIM.UMARIM BEĞENİRSİNİZ! SARANGHAE 😚😙

𝐓𝐄𝐀𝐂𝐇𝐄𝐑 ❦ 𝓣𝓪𝓮𝓱𝔂𝓾𝓷𝓰 ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin