🌹48.BÖLÜM🌹

1.3K 89 14
                                    

Toplanma yerine vardığımızda Jungkook ve Baekhyun'la kısa bir konuşma yaptıktan sonra güç bela tekrar Taehyung'ın arabasına binmiştim ve uzun yolculuğumu onunla birlikte tamamlamıştım.

Tatil yerine geldiğimizde ise resepsiyon kısmında herkese göre odalar ayarlandı. Her zamanki gibi ayrılmaz ikili tatlı baş belalarım KookHyun aynı odayı paylaşıyordu. Sunhee ve babam bir odadaydı. Taehyung okulumuzun müzik öğretmeni olan Bay Dong ile birlikte kalıyordu ve benim için en güzeli ise tek başıma bir odada kalmaktı. Sınıftaki öğrenci sayısı çift olamayınca bana tek kişilik oda kalmıştı. Gerçi bunu pek dert etmiyordum çünkü tek kalıp huzlu olmak gibisi yoktu.

Uzun yolculuğun ardından odama yerleştikten sonra biraz yatağa uzanıp gözlerimi dinlendiriyordum ki odaya ışık hızıyla giren KookHyun çifti korkudan zıplamama sebep olmuştu.

"Yah! Siz ikinizin hiç mi edep adabı yok? Ya üzerimi giyiniyor olsaydım?" diye sordum kaşlarımı çatarken. Fakat ikisi, bunu pek umursamayıp iki yanıma oturdu ardından Baekhyun boğazını temizleyerek konuşmaya başladı.

"Giyinmiyorsun işte daha ne?" Jungkook'un da gıcıklık olsun diye sırıtması gözümden kaçmamıştı.

"Ne kadar mantıklı öyle değil mi? %50 ihtimal biçiyorsunuz yani? Yah! Kendinize gelin yoksa ben getirmesini bilirim!"

Sağ elimin işaret parmağını tehditkâr biçimde ikisine doğru savururken ellerini teslim olurcasına hava kaldırmışlardı. Bir daha yapmayacaklarını umarak konuyu fazla uzatmadım.

"Ee ne işiniz var bakayım sizin burada? Kesin yine bir şey peşindesiniz yoksa gelmezdiniz." dedim gözlerimi kısıp bakışlarımı üzerlerinde gezdirirken.

İkisi de bir anda küçücük birer bebeğe dönüşmüş gibilerdi. "Bizimle havuza gelir misin diyecektik," diyen Baekhyun'dan sonra Jungkook devam etti söze. "Bir de şey... sen yanımızda olursan belki birkaç turist arkadaş edinebiliriz diye düşünmüştük."

İkisinin de suratını yalancı bir bebek masumluğu kaplarken bu iki ergenin amaçlarını anlamam uzun sürmemişti.

"Sadece arkadaş edinmek istediğinizi sanmıyorum ama ben nedense?" derken tek kaşım çoktan havalanmıştı bile.

"Eunsun-ah lütfen, kankaların için çöpçatanlık yapmak kötü bir şey değil ki." diye mızmızlanan Jungkook yüzünden göz devirip başımı umutsuzca olumlu anlamda salladım.

"Pekâlâ, çıkın da bari üzerimi değiştireyim on dakikaya kapıda olurum."

Sevinçle el çırpıp her biri bir yanağımdan öptüğünde iğrenerek yüzümü buruşturdum ve onları kapı dışarı ederken söylenmeyi de ihmal etmedim.

"Yah! En sevmediğim şey vıcık vıcık öpmek nedir!"

Gülüştüklerini duyduğumda istemsizce ben de gülümsemiştim. Ardından yatağıma ilerleyip yerdeki valizi yatağın üzerine koydum ve içini açıp getirdiklerimden bir tane seçmeye çalıştım.

 Ardından yatağıma ilerleyip yerdeki valizi yatağın üzerine koydum ve içini açıp getirdiklerimden bir tane seçmeye çalıştım

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Üzerime siyah kimonomu da alıp plaj çantamı kaptığım gibi odadan çıktım. Odamın karşısında beni bekleyen bir çift KookHyun görünce gülümsedim.

"Düşün peşime de gidelim." dediğim sırada ikilinin ıslıkları kulağımı doldurdu. O anda Taehyung'ın burada olmadığına şükretmiştim.

"Islıklarınızı içinizde tutun ve yürümeye devam edin."

Birkaç dakika içinde havuz başına gelmiştik bile. Bizim sınıftaki öğrencilerin çoğu çoktan mesken tutmuştu buraları. Ayakta dikilmeye bir son vermek için kafamla çaprazımızdaki şezlongları işaret ettim. İkisi de bir hışım oturduklarında bu hallerine umutsuzlukla kafamı sağa sola salladım.

"Kural bir, eğer turist bir kızla konuşmak istiyorsanız bu kadar istekli olduğunuzu kızın gözüne sokmayın."

Diyerek ortalarındaki yerimi aldığımda ikisi de afallamış vaziyette birbirlerine bakıyordu.

"Kural iki, aptal gibi de görünmeyin çünkü bu kızın koşarak sizden uzaklaşmasına sebep olabilir." dediğim anda bakışlarını ve duruşlarını düzelttiler. Tatmin olmuş bir şekilde gülümsedim.

"Kural üç, asla olmayan ingizilizcenizle bir şeyler yapmaya çalışmayın. Olduğu kadarıyla yetinmeyi bilin çünkü aksi halde kızın gözünde komik duruma düşeceksinizdir."

"Eunsun-ah sen bunları bu şekilde sıralıyorsun fakat öyle karmaşık ki daha cümlen bitmeden başını unutuyorum ben." diyerek ensesini kaşıdı Jungkook. Ardından lafa Baekhyun dahil oldu.

"Kesinlikle haklı, ayrıca ben bu işin bu kadar çetrefilli olacağını hiç düşünmemiştim."

"Aslında zor olan bir kısmı yok fakat şu anda sizin sisteminiz bunları idrak edebilecek seviyede değil gibi duruyor ama merak etmeyin birazdan mantıkla her şey çözülecek."

"Sen şimdi bize iyi bir şey mi söyledin yoksa kötü bir şey mi onu da anlamadım." Kaşlarını çatarak neler döndüğünü idrak etmeye çalışan Jungkook'un bir an umutsuz vaka olabileceği şüphesine kapılmıştım.

"Öncelikle sakin olun, size her şeyi detaylıca anlatacağım ve anladığınızdan emin olmadan zaten bırakmayacağım peşinizi." diyerek kulaklarının ve dikkatlerinin bende olup olmadığını kontrol ettim ve devam ettim. "Eunsun ile çöpçatanlık derslerine hoş geldiniz!"

Bu sefer gecenin bir vakti böyle garip bir bölüm fikri geldi aklıma, umarım beğenmişsinizdir. Oylarınızı ve güzel yorumlarınızı eksik etmeyin lütfen! Sizleri seviyorum ❤🥰

𝐓𝐄𝐀𝐂𝐇𝐄𝐑 ❦ 𝓣𝓪𝓮𝓱𝔂𝓾𝓷𝓰 ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin