Kahvaltımızı yaptıktan sonra Taehyung'ın eşyalarını arabasına yerleştirmesine yardım ederken telefonum çaldı. Bu kez arayan Baekhyun'du ve Taehyung, Jungkook'a nazaran daha az toleranslıydı ona.
"Eunsun-ah! Az önce Jungkook'la konuştum ve bir de seni arayayım dedim, neredesin şu an? Sen de öğrenci otobüsüyle mi geleceksin yoksa babanlarla mı?"
Dudaklarımı dişleyip 'ne söylesem' diye düşünürken buldum kendimi. Açıkçası artık onlardan bu durumu saklamayı da pek istemiyordum ama her şeyden önce bunu ilk Taehyung'la konuşmam gerekiyordu.
"Ah evet babamla geleceğim ama nasıl olsa tatili beraber geçireceğiz nasıl geldiğimin ne önemi var?" deyip gülerken yanıma Taehyung geldi ve kim olduğunu sorarcasına kafasını salladı. Telefonu biraz uzaklaştırıp Baekhyun olduğunu söylediğim de ise göz devirip işine devam etti.
"Doğru." diyerek derin bir iç çektikten sonra devam etti. "Bu arada Jungkook ve benim için verdiğin tavsiyeye kulak verdim ve yeterince düzgün şeyler koyduğumu düşünüyorum."
"Bu ses tonun nedense bana pek öyle düşündürmüyor ama gittiğimiz zaman göreceğiz nasıl olsa."
Baekhyun'la uzayan konuşmamızdan iyice rahatsız olan Taehyung bu sefer çocuk gibi telefonu elimden almaya çalışıyordu. Gerçekten bazen öyle davranışları vardı ki sanki 5 yaşındaki çocuktu. Zor şartlar altındaki konuşmamı tamamladıktan sonra Baekhyun'a veda edip telefonu kapattım.
"Ne diye telefonu almaya çalışıyorsun ki? Kapatacaktım zaten." diyerek göz devirdim ve kollarımı göğsümün üzerinde birleştirdim. Benim dediklerimi ve yaptıklarımı taklit ettiğinde kaşlarımı çattım ve omzuna bir tane patlattım.
"Yah! Kim Taehyung!"
"Buyur öğrenci Kang Eunsun?"
Benimle dalga geçerken son damlasına kadar keyif alıyor olması sinirimi bozmuştu. Ayrıca öğretmen kimliğini kullanarak benim hiç dönmek istemeyeceğim zamanları hatırlatıyordu bu yüzden onunla uğraşmayı kesip arabaya ondan önce bindim ve kemerimi takıp aynı pozisyonumu koruyarak yüzümü onun olacağı yönün aksine çevirdim. Çok geçmeden yanımdaki yerini aldığında emniyet kemerini takarken bana söyleniyordu.
"Bunu sen başlattın amacım seni üzmek değildi ama şu çocukla konuştuğunu görünce çok sinirim bozuluyor. Beni gerçekten liseli ergen tavırlarına geri döndürüyorsun Eunsun."
Dediklerine sevinsem mi yoksa üzülsem mi bilememiştim. Yani kafamı tam anlamıyla allak bullak etmişti, dedikleri iyi miydi kötü müydü?
Anlamadığımı belirten bir ifadeyle yüzüne baktığımda dudağının sağ tarafı yukarı kıvrıldı. "Öyle bakma, bu benim için kötü de olsa senin açından güzel bir şey olmalı çünkü kıskanıyorum seni."
Tavırlı olduğumdan gülümsemek için yanağımın içini kemiriyordum ve cidden bunu yaparken de çok zorlanıyordum. O harika tebessümünü yüzüne yerleştirmişken benim suratımı asmaya çalışmam gerçekten çok zordu hele de onun karşısında.
"Aklımla oynama Taehyung. Herneyse bu konu üzerinde daha fazla durup tadımızın kaçmasına izin vermeyeceğim."
Dediğim sırada elini başımın üzerine götürüp saçlarımı karıştırdı. Ah, en sevmediğim hareketti bu çünkü bana kendimi küçük bir kız çocuğuymuşum gibi hissettiriyordu.
"Yah! Bırak oyalanmayı da yola çıkalım yoksa geç kalacağız!"
"Pekâlâ, kemerler takıldıysa mükemmel tatil yolculuğumuz başlasın!"
Bağırışının ardından gaza bastığında derin bir nefes alıp aklımın kıyıda köşede kalan Sunhee'sini beynimdeki görünmez halının altına süpürdüm ve derin bir nefes aldım.
Umarım bölümü beğenirsiniz ve lütfen desteklerinizi, fikirlerinizi ayrıca yorumlarınızı bırakmayı unutmayın. Sizleri seviyorum! ❤❤🥰🥰
ŞİMDİ OKUDUĞUN
𝐓𝐄𝐀𝐂𝐇𝐄𝐑 ❦ 𝓣𝓪𝓮𝓱𝔂𝓾𝓷𝓰 ✓
Fanfiction[TAMAMLANDI] HAYRAN KURGU İÇİNDE REKOR #2 [Bir gün düzenlenecek.] ©️ Vaℓeria☆