🌹49.BÖLÜM🌹

860 77 12
                                    

Şezlongta oturmuş verdiğim dersler işe yaradığı için içim rahat bir şekilde kitabımı okuyordum. Aslında okumaya çalışıyordum desem çok daha doğru olurdu çünkü derslerin ayarını biraz fazla kaçırmıştım galiba KookHyun ikilisinin sesi kulağımı çınlatıyordu. Bu gürültüde daha fazla devam edemeyeceğim için kitabı çantama atıp havuza girmeye karar verdim.

Üzerimdeki kimonoyu çıkartıp kenara bıraktım ardından yavaşça havuzun başına ilerleyip ayağımın ucuyla suyun sıcaklığını kontrol ettim. Çok soğuk değildi ama bir anda girersem berbat hissedeceğimi bildiğimden önce oturup bacaklarımı ardından da usulca bedenimi bıraktım suya.

İçimin hafif soğuk su sebebiyle ürpermesi üzerine biraz bekleyip vücudumun alışmasını sağladım. Vücudumun alışmasından sonra havuzun dibine doğru daldım ve birkaç kulaç atarak yüzdüm.

Yorulduğumu hissedince dinlenmek için havuzdan yemi çıkmıştım ki açık bar kısmında Taehyung'ı yabancı bir kızla gördüm. Kendime kıskanmak için bir neden olmadığı konusunda telkinde bulunsam da becerememiştim ve elimden geldiğince hızlı bir şekilde yanlarına gidip Taehyung'ın yanındaki yerimi aldım.

Boğazımı temizleyerek Taehyung'ı biraz kızdan uzaklaştırdım. "Merhaba bir sorun varsa ben yardımcı olayım size?"

"Bir sorun yok biz burada Beyefendiyle konuşuyoruz sadece."

Tek kaşım istemsiz olarak havalanmıştı ve ben kendimi sakinleştirmeye çalışırken bulmuştum.

"Ah öyle mi? Üzgünüm ama bu Beyefendinin yapması gereken başka işleri var." deyip samimiyetsiz bir sırıtış attım. Ardından Taehyung'a dönerek fısıltıyla, "Bu ne be? Ne yapıyorsun sen burada?" dedim.

Aynı şekilde fısıltıyla karşılık vermişti. "Ben de bilmiyorum. Bir anda yanıma geldi ve benimle tanışmak istediğini söyledi."

Tek elim belimde kıza tekrar döndüm. Hâlâ Taehyung'la konuşma çabası içinde olduğunu görünce iyicene sinirlenmiştim.

"Pardon da rica etsem kalkıp gider misiniz? Lütfen farklı sıkıntılar çıkmadan bir an önce gidin." dedim yine aynı samimiyetsiz gülüşü atarken. Kızın göz devirerek kalkıp gitmesi üzerine tekrar Taehyung'a döndüm.

"Bu ne biçim bir kız böyle? Yabancılarda hiç utanma denen şey de mi yok Tanrı aşkına!"

Burnumdan solurkene Taehyung'ın tek dokunuşu her şeyi unutmama yetmişti. Elimdeki elinin yumuşaklığı ve sıcaklığı sayesinde mayışmıştım diyebilirim.

"Sakin ol Eunsun. Zaten geçti gitti umuyorum ki bir daha gelmeyecektir, merak etme."

Gülümsediği an, orada ona öyle bir sarılmak istemiştim ki anlatamam bile ama mecburen aramızdaki mesafeyi korumak zorundaydık çünkü etrafta bizim sınıfın öğrencileri vardı.

Az önceki olayı unutmaya çalışıp kızın kalktığı sandalyeyi biraz Taehyung'a yaklaştırıp oturdum. O anda aklımda minik bir kıvılcım alevlendi. Bu kızı Sunhee'nin göndermiş olabileceğini düşünerek. Çünkü ona hiç bir koşulda güvenmiyordum ve bu tam da ondan beklenebilecek bir şeydi sırf aramızı bozmak uğruna. O kadının yaptığına net bir delilim olsa hiç acımadan gidip onu dövecektim. Hatta mümkünse de bir daha bize bulaşmaması için uzaklaştırma emri bile çıkarttırabilirdim.

"Taehyung, sana diyeceğim tek şey var ki lütfen kendine dikkat et. Senden tek isteğim bu."

Eliyle başımın üstündeki saçlarımı karıştırdığında yüzümü buruşturdum.

"Yah! Şunu sevmediğimi daha kaç kere söyleyeceğim Taehyung-ah!"

Benim söylenmeme aldırmayıp buna devam ederken küçük bir öksürük korosuyla duraksamıştık. Korkarak kafamı çevirdiğimde bu kişilerin Jungkook ve Baekhyun olduğunu görünce bir nebze de olsa içim rahatlamıştı ama şu an onlara bile nasıl açıklayacağımı bilmediğim için afallamış bir haldeydim.

Merhabaaaa!!! Bakalım TaeSun çifti bunu nasıl açıklayacak? Bir sonraki bölüme kadar beklemede olun ve bölüme desteklerinizi vermeyi unutmayın. Sizleri seviyorum ❤

𝐓𝐄𝐀𝐂𝐇𝐄𝐑 ❦ 𝓣𝓪𝓮𝓱𝔂𝓾𝓷𝓰 ✓Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin