Beğenileri ve yorumları eksik etmezseniz sevinirim. İyi okumalar. 🌹
Yağmur'dan
İki senedir kalbim artık haddinden fazla acı çekiyordu ve artık atmaya gücü kalmamış gibiydi. Ben güçlü bir kızdım, hepte böyle olacaktı ama artık dayanacak gücüm kalmamıştı. Göz yaşlarım çok akmıştı, kalbim gereğinden fazla acımıştı ve artık buna bir son vermem gerekiyordu. Bana güvenmeyen bir adam için göz yaşı dökmemeliyim diyorum ama olmuyordu. Bir senedir, birlikte kaldığım adam benim her daim yanımdaydı ve onsuz bir yanım eksik gibiydi. Onsuz ağlamak ilk defa kalbimi daha çok acıtıyor, güvendiğim kollar beni sarmadığında daha çok korkmama neden oluyordu.
Zilin sesini duyduğumda göz yaşlarımı silmeden kapıyı açmak için yatağımdan kalktım, zaten gelenler Bora ve Ecrin'di. Onlara da güçlü görünecek durumda değildim. Merdivenlerden inip kapıyı açtığımda ilk gördüğüm kişi Ecrin oldu. "Bora yok mu?" diye sorduğumda Ecrin'in arkasından uykulu bir şekilde çıkan Bora, ilk günkü neşesi ile cevap verdi. "Buradayım güzellik." Buruk bir şekilde gülümsedim. İnsan böyle arkadaşları olması kendini iyi hissettiriyordu. Bora ve Ecrin içeri geçtiklerinde Bora, "Savaş'la aranız pek iyi değil sanırım?" deyince ağlamamak için kendimi zor tutsam da göz yaşlarıma yenilip isteksizce yanağımdan inen sıcak yaşı hissettim.
Ecrin yanıma yaklaşıp, bana sarıldığında, "Sussana!" diyerek Bora'ya çıkıştı, daha sonra bana dönrek teselli etti. "Şşşt, ağlama." diyerek sırtımı sıvazladı. Başımı olumsuz bir anlamda salladım. Kalbim bu kadar acırken göz yaşlarım durmak bilmiyordu. "Onu seviyorum, ama onun bana güvenmemesi kalbimi kırıyor." diye Ecrin'in kulağına fısıltıyla itiraf ettiğimde Ecrin sesli bir şekilde yutkundu. "Ona biraz zaman tanı Yağmur. Gizem'le Savaş'ın karanlık bir geçmişi var, biliyorsun. Bu geçmiş Savaş'a derin yaralar bıraktı. O sana güveniyor sadece sakinleş ve ani kararlar verme, bir kaç gün kafa dinle. İnan bana o seni herkesten çok sevip herkesten çok güveniyor." Ecrin'in söyledikleri kalbimi biraz rahatlattığında derin bir nefes alıp dudaklarımı araladım, "Umarım."
ஜ
Uykusuzluğa daha fazla dayanamayan Bora koltuğun üstünde uyuya kalmıştı. Bora'nın üstüne battaniye örttükten sonra Ecrin'le bir saatir konumuz olan Savaş'ı tekrar konuşmaya başladık. "Onun sana güvenmesi için zaman tanı, seni sevdiğini sende biliyorsun. Ani kararlar verme ve iyi düşün. Savaş'ın hayatı inişli ve çıkışlıdır. Bu inişli çıkışlı olan hayatı derin izler bıraktı yüreğinde. O yüreğinin merhemi sensin Yağmur. Savaş senin yanında daha iyi ve huzurlu oluyor. Bunun hepimiz farkındayız. Ama şunu, sana Savaş'ın yakın arkadaşı olarak söyleyebilirim ki, Savaş'ın derin bir güven problemi var ve bunu uzun zaman atlatamayabilir."
Derin bir nefes alıp verdim. "Biliyorum Ecrin. Ama bana tam güvenmeyen biri ile ben aynı evi, yatağı hatta duygularılarımı nasıl paylaşacağım?"Ecrin uykunun verdiği yorgunlukla esnedikten sonra tekrardan soruma cevap verdi,
"O seninle zaten aynı evi, yatağı hatta duyguları paylaşabilecek biri, Savaş'ın sana bu günkü davranışı sadece sana güvenmediğinden değil, aklı karıştığından sana böyle davrandı. Birde üstüne siniri eklenince sana büyük bir tepki verdi." Uykum olmasına rağmen aklımdaki soruların hepsini Ecrin'e sormak istiyordum.
İlgi ve merakla dudaklarımı araladım,
"Aklı karışmış derken?"
"Orasını ben söyleyemem, Savaş sana anlatır zaten." dediğinde iyice meraklandım ama çokta üstünde durmak istemedim, anlatmak istese zaten anlatırdı. "Tamam." dedim gülümsemeye çalışarak. Koltuktan kalkan Ecrin, "İstersen sende uyu, zaten seni de Bora'yı da yeterince yordum." Sesim mahçup bir şekilde çıkmıştı. "Yok canım önemli değil, ben sadece seni rahatlatmak için geldim." sesindeki samimiyet içimi ısıtınca gülümsemem biraz daha yüzüme yayıldı. "Gerçekten çok iyi bir arkadaşsın, teşekkürler.
"Rica ederim bebeğim, ne demek." dedi ve ayağa kalktı, "Uykum fazla yok ama yarında hortlak gibi gezmek istemiyorum." dedi kıkırdayarak. "Tamam beni takip et." dedim ve Ecrin'i misafir odasına götürüp mor renkli bir pijama takımı verdim. Ecrin'e "İyi geceler." dedikten sonra kendi odama geçip kendimi yatağa attım. Cebimdeki telefonumu çıkartıp Sagopa'dan Sessiz Ve Yalnız şarkısı açıp kafamda ki dağanıklığı raple gidermek istedim, telefonumu kulağımın dibine koyup düşünmeye çalıştım.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
GİTMENE İZİN VEREMEM |1+2|
Novela Juvenil-YAĞMUR ÜNSAL- Babası ve annesi gizli bir şekilde öldürülmüştü.Herkes büyük bir üzüntü ve şok içerisindeydi. Yağmur annesi ve babasının bu gizli ölümünü tabii ki araştıracaktı. Fakat bu ölümün arka perdesi hiçde iç açıcı değildi. Yağmur, lise son ö...