Hepsi düşünmeden evete bastı. Çünkü hayıra bastıkları gibi olacakları biliyorlardı. Altındaki tehditi gayet iyi anlamışlardı.
Şinigami : 5 dakikanız var. Anahtarı bulamazsanız ses sistemi yine çalışacak.
Şinigami : İpucu falan da yok. Çıkın depodan ve samanlıkta iğne arayın. Başka işiniz yok nasılsa. Dedektörünüz de benim. İzliyorum sizi. Yaklaşana sıcak diyeceğim. Uzaklaşana soğuk. Klasik sıcak soğuk oyunu işte.
Mesajı okudukları gibi dışarı fırladılar. Parmak uçlarında koşarak.
Şinigami : Süreniz başladı.
Hepsi farklı yerlere dağılıp anahtarı aramaya başladılar. Gerçekten de samanlıkta iğne aramaktan farksızdı. Büyük bir araziydi, deponun arazisi.
Üçe ayrılıp deponun iki yanından dağılmaya başlamışlardı. Bir taraftan Mert, Ecrin ve Asya Arin gitmişti. Diğer taraftan Esila, Ateş ve Emir. Mertlerin grubundakilere buz gibi diyordu Şinigami. Onlarda deponun sağ yanını hızlıca geçip arkasını aramaya başladılar.
Esilalarsa hala önü arıyorlardı.
Şinigami : İki taraf da çok soğuk. 3 dakika bitti.
Ne çabuk bitti diye soruyorlardı kendilerince. Biraz daha hızlı olmalıydılar. Yoksa Eslem ölecekti. Esila ön tarafa soğuk dediği için deponun sol kısmına doğru yürümeye başladı. Ardından diğerleri de geldi. Ve Mert de aynı şekilde düşündüğünden o da sol tarafa ilerliyordu. Ardından diğerleri de.
Şinigami : İki taraf da soğuk.
Mesajı okuduklarında doğru yönde olduklarını anlamışlardı. Hızlıca sol tarafa ilerlediler. Ortasında buluştuklarında mesaj gelmişti.
Şinigami : Sıcak. Aferin iyi gidiyorsunuz. 1,5 dakika kaldı.
Şinigami'nin onları oyalamadığını biliyorlardı. Çünkü katil olsa da yalan söylemeyen ve hile yapmayan birisiydi. Her ne kadar ironi olsa da bu durum, tanıyabildikleri kadar tanımışlardı Şinigamiyi. Ve tanıdıkları kadarıyla böyle biriydi, Şinigami.
Biraz ilerilerinde elma ağacı vardı. Ve dalındaki bir şey Esila'nın gözünü alıyordu. Parıldayan bir şeydi. Fark ettiğinde 1 dakika 20 saniyeleri kalmıştı. Anahtar olduğunu düşünüp ağaca doğru koşmaya başladı. Anahtarı alıp asma kilite ulaşması için 50 saniyesi vardı. Asma kilite anahtarla ulaşamazlarsa ses sistemi çalışacaktı.
Ağaca çıkıp anahtarı aldı. Diğerleri de peşinden gelmiş bulmasına gülümsemişti. Koşmaya başladılar. 30 saniyeleri vardı. Deponun önüne geldiklerinde 15 saniye. İçeri girip asma kilide ulaştıklarında 8 saniyeleri vardı.
5,4,3 derken Esila, anahtarı yuvasına sokmuştu bile. Ancak yılanlar biraz kıpırdamış korkutmuştu onları. Koşarken ses yapmış olmalıydılar. Biraz kıpırdanıp uyumaya devam ettiler. Ancak engerek.
Engerek Eslem'in sağ bacağının baldır kısmına dolanmıştı. Ve uykusuna devam etmişti. Korktukları ilk durum gerçekleşmese de ikincisi gerçekleşmişti. Eslem gözlerini açmıştı. Korkuyla yılanlara baktı. Eslem yılanlardan çok korkardı çünkü küçükken annesi gözü önünde zehirli bir yılan tarafından ısırılmıştı. Panzehiri yetiştiremediklerinden zavallı kadın oracıkta can vermişti. Yılan tehlikeyi atlattığını düşünerek kaçmıştı. Eslem'e bir şey olmamıştı.
Eslem koşarak annesinin yanına gitmişti. Annesi önce öpmüştü kızını güçlükle. Sonra gözlerini kapatmıştı.Babası ve komşuları onları bulduğunda her şey çok geçti. Panzehir kana uygulansa bile kadında kalıcı hasarlar oluşacaktı. Felç bile kalabilirdi. Ancak panzehir uygulanamamıştı bile. Kadını bulduklarında eli kızının gözlerini kapatıyordu. Bacağı üç katı kadar şişmişti. Simsiyah olmuş pul pul dökülüyordu. Hastaneye yetiştiremediler, Eslem gözleri önünde annesini kaybetti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Şinigami : Ölüm Tanrısı
Misterio / Suspenso' Herkes, herkese ihanet edebilir. ' Ölümün kucakladığı çocuklar büyüttüm avuç içlerimde. Hepsi kanımdı, hepsi bendi. Kızıldandı bedenleri, siyahın karasına bulanmışlardı. Ölü doğan çocuklardı onlar. İçime gömdüm fakat ben öldüm. Ölümüm gebe bırak...