O ses SENSİN! (DÜZENLENİYOR)

O ses SENSİN! || 62. Bölüm || 'Buramı acıtıyorsun..'

•Emir'den•

Genç kız bayıldığında, Koray hemen onu kucağına aldı ve hastane'nin yolunu tuttu. Yolda giderken Emir'in sözü geldi aklına. 'Ona kötü birşey olursa hemen bana haber veriyorsun. Ne olursa olsun, parmağı kesilse dahi haberim olacak. Telefonum herzaman açık!' Demişti. Koray da yolda telefonunda Emir'in numarasını buldu. Tam arıyordu ki, Hande başladı söze.

"Koray ne yapıyorsun önüne baksana!"

"Emir'i arıyorum Hande!"

"Niye?"

"Feriha'ya birşey olursa bana haber ver demişti. Alo Emir?"

"Efendim Koray."

"Uyumuşmuydun?"

"Yok, stüdyo'dan yeni geldim, birşey mi oldu?"

"Evet oldu, a-ama telaşlanma."

"Noldu? Koray noldu?!"

"Feriha."

"Nolmuş Feriha'ya?! Koray konuşsana!"

"Tansiyonu düştü bayıldı."

"Ne?! Ee?"

"Hastaneye gidiyoruz şimdi. Haberin olsun."

"Hangi hastane? Bende geliyorum."

"Gerek yok Emir, biz gidiyoruz."

"Koray! Hangi hastane dedim!"

"Tamam lan bağırma! İstanbul Health Care hastanesine gidiyoruz."

"İyi tamam, geliyorum oraya."

"Tamam, hadi."

Dedi ve kapattı Koray.

*****

Hastane'ye geldiğimde danışmaya gittim hemen.

"Feriha, Feriha İlhanlı, acil'den gelmiş olması lazım?"

"Bir dakikaa..."

Dedi. Bu kız da gerçekten yamuk ağızlının teki. Güya böyle konuşarak bana yazmaya çalışıyor ama bana sökmez. Neyse..

"Acil'de müdahale ediyorlar. Oraya gidebilirsiniz."

Dedi kız itici ses tonu ile. Bende kızın ismini isim kartından okudum ve alayla konuştum.

"Teşekkürler. Ece.."

"Önemli değil Emir bey."

Dedi o yayık gülümsemesiyle. Lan, Feriha dururken ben sizin gibi makyaj küpü kızlara bakarmıyım be!

Acil'e gittiğimde koridor'da Koray'ı gördüm.

"Koray!"

Adını yüksek bir ses tonu ile söylediğimde ilk benim olduğum tarafa baktı. Sonra usulca yanıma yaklaştı.

"Oğlum nerdesin kaç gündür ya!"

"Nerde o?"

"İçerde. Serum veriyorlar. Sen benim soruma cevap ver."

"Koray, lütfen."

"Ne lütfen lan?! Ne?! Taşındın evden beni arkanda bıraktın. O yetmedi kız senin yüzünden günlerce odasından çıkmadı, yemedi içmedi. Pel pel karşısında ki masaya baktı. Deli ettin lan onu!"

"Onu deli ettiysem kendim de deli oldum. Merak etme benim ondan bir kalır yanım yok."

"Oğlum, bak yapma. Gel düzelt arayı, yeterki ben konuşayım şu Sanem hanım mıdır nedir, onunla. Ama bunu yapma. Ne ona ne de kendine bunu yapmaya, bu acıyı çektirmeye hakkın yok Emir!"