"Ne diye kaçıyorsun kızım iyi anlaşırız bak" dedi biri Nefes'in üstüne yürüyerek. Nefes geri geri sürünürken birine çarpıp durdu. Başını kaldırıp baktığında çarptığı kişinin ilk peşine takılan serseri olduğunu görüp tekrar onun üstüne yürüyenlere baktı. Yavaşça ayağa kalkıp etrafına bakınmaya başladı.
"Kimse yok mu! Yardım edin"
"Burada sadece biz varız güzelim" dedi sonunda kıza ulaşan adam. Tam elini kıza uzatacakken Nefes bileğinden tutulup sertçe çekilmesiyle sendeledi. Bileğini tutan kişinin yine ilk serseri olduğunu görünce buradan kaçışın olmadığını anladı.
"Basın gidin işinize" dedi bileğini tutan adam.
"Döneklik yapma lan" dedi karşıdaki adam.
"Gidin dedim!" adamlar tehditkar bir şekilde işaret parmaklarını sallayarak oradan uzaklaştılar. Nefes ise hala olan biteni çözmeye çalışıyor hem de bileğini o adamdan kurtarmaya çalışıyordu.
"Bıraksana be!"dedi bileğini sonunda çekerek. Sonra adamdan uzaklaştı.
"Önce önümü kestin sonra beni kurtardın neden yaptın manyak!"
"Kızım bi sus ne biçim bir ses tonun var"
"Ya ne rahatlık az önce önümü kestin!"
"Ama kurtardım!"
"Tamam şimdi git peşimi bırak"dedi ve yürümeye başladı Nefes. Adam da peşindeydi. Yağmur yine bastırmıştı.
" Ya gitsene!"
"Sanane kızım kamu alanı burası"
"İyi!"
Nefes hâlâ yürüyor adam hala takip ediyordu. En sonunda ikisi de yorulunca bir kaldırıma çöktüler.
"Gece gece sokakta ne işin var kızım?"
"Sanane"
"Evine gitsene"
"Sanane"
"Dışarıda binbir türlü tehlike var"
"Yetti ama he sanane, anam mısın babam mı" Nefes kullandığı sözcüklerle yine anne ve babasına olan özlemini hatırlamış göz yaşlarını tutamamıştı.
"Tamam demedim bir şey ağlama" dedi adam. Nefes elinin tersiyle göz yaşlarını silip konuştu.
"Sen bir şey yapmadın, her neyse unutalım gitsin" dedi kaldırımdan kalkarken. Adam da kalkıp kızın karşısına geçti. Nefes 'ne' bakışı atınca elini uzatıp konuştu.
"Ben Tahir" dedi gülümseyerek.
"Nefes" dedi Nefes de ve adamın havada kalan elini umursamayıp sokak boyu yürümeye başladı.
"Seni bir daha buralarda görebilecek miyim" diye bağırdı Tahir. Nefes yarıladığı yolda arkasını dönüp Tahir'e baktı.
"Muhtemelen evet" diye bağırdı ve bir süre Tahir'i inceledikten sonra önüne dönüp yoluna devam etti.
Tahir evine doğru yol aldı. Evine gelince indi arabadan, evin önündeki tüfekli korumaları oldum olası sevmemişti. Zile basınca açan hizmetçinin tabirlerini de sevmiyordu.
"Hoşgeldiniz ağam ananız bahçede"
"Sağol Nesrin"
Hizmetçi mutfağa doğru giderken Tahir de bahçeye çıkmıştı. Babasının yanında annesi konuşmazdı ama sormak istedi.
"Nasılsın ana?"
Yine cevap gelmedi. Şu lanet aşiret kurallarından biri de buydu ya "kadınlar erkeklerin yanında konuşmazlar"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KÜL
AventureKural 1 : Pantolon yasak, ailenin geleneksel kıyafetleri giyilecek Kural 2 : kız kısmı oturaklı olur kocasının, erkeğin işine karışmaz Kurak 3 : Kocadan izinsiz dışarıya adım atılmayacak Kural 4 : Kadın çalışamaz evde temizlik yapar Kural 5 : Kuma g...