KÜL

Selam yakışıklı (17)

"Tahir ağamla Mustafa ağa birbirine girdi. Çok kötü kavga ettiler. Tahir ağam bir hışımla çıktı konaktan. Gelseniz iyi olur hanım ağam"

"Ne! Tamam hemen geliyorum" dedi Nefes ve telefonunu kapatıp bir hışımla kalktı koltuktan.

"Nefes ne oldu?" dedi Asiye endişeyle odanın kapısının önünde dururken. Nefes de o sırada pijamalarını değiştiriyordu.

"Tahir ile Mustafa abi birbirine girmiş. Konağa gitmem lazım abla" dedi Nefes ve hırkasını da giyip hızla odadan çıktı.

"Beni haberdar et" dedi Asiye Nefes'in arkasından bağırarak.

"Abla sen çıkma, kapıyı kilitle. Kapının önünde adamlar var zaten" dedi Nefes ve ayakkabılarını da giyip evden çıktı. Kapının önündeki adamların birinin yanına ilerledi.

"Konağa gidiyoruz"

"Emredersiniz hanım ağam"

"Siz burada kalın, Asiye ablam tek kalmasın"

"Emredersiniz hanım ağam" dediler diğer adamlar hep bir ağızdan. Nefes başını olumlu anlamda sallayıp önünde duran arabaya bindi ve evden uzaklaştılar. Asiye ise uğradığı şokla kapısını kilitlemiş, salona geçmiş oturuyordu. Nefes'ten haber gelene kadar uyku haramdı ona. Zaten sahur saati de yaklaşmıştı. Mustafa kim bilir yine ne söyledi de Tahir sinirlendi diyordu içinden. Bir yandan da iyi ki kurtuldum diyordu, iyi ki çok geç olmadan kurtuldum...

"Off Tahir aç şu telefonu" dedi Nefes telefonu kulağından indirirken.

"Kim bilir yine ne yaptılar da sinirlendi" dedi ve geri yaslanıp yolu izlemeye başladı. Yaklaşık 15 dakika süren yolun ardından araba konağın bahçesinin içinde durduğunda arabadan indi Nefes. İlk gördüğü Saniye Hanım'ın çaresiz bakışlarıydı. Daha sonra görüş açısına giren Mustafa'nın kan revan içindeki yüzü olmuştu. Elini şaşkınlıkla ağzına götürdü ve duraksadı. Adam yerde oturuyor etrafa sinirli bakışlarını yolluyordu.  Mustafa Nefes'i gördüğünde sinirle yerden kalkıp kızın karşısına dikildi.

"Hepsi senin yüzünden, senin yüzünden kardeşim bana düşman oldu!" dedi Mustafa ve bir tokatla yere serdi kızın bedenini.

"Mustafa!" dedi Eyşan ve Nefes'in önüne geçti.

"Yapma Tahir öğrenirse bu sefer öldürür" Nefes başını kaldırıp Mustafa'ya baktı ve yerden destek alarak ayağa kalktı.

"Sen karışma Eyşan!" dedi Mustafa sinirle Eyşan'ı yana iterken. Eyşan dengesini kaybedip yere düşerken Nefes sinirle Mustafa'nın yanına yürüdü.

"Napıyorsun sen! Kadın hamile. Bir bebeğini daha mı öldüreceksin!" dedi bağırarak. Sesi bütün evi sarmıştı.

"Yeter! Elaleme rezil olduk" dedi Mehmet ağa araya girerek.