"Girebildiğin gönül, memleketindir..."
🍀🍀🍀🍀🍀🍀🍀🍀🍀🍀🍀
Basit bir yaşam hikayesi olmayan Sahara'nın Bilal tarafından yeniden yazılan hikayesine tanık olmaya var mısınız?
Bad-ı Saba : Doğudan esen hafif ve hoş rüzgar, seher yeli. Divan edebiyat...
"O iftirayı çıkaranlar (ifk), içinizden küçük bir gruptur. Siz o iftirayı kendi hakkınızda fena bir şey sanmayın, bilakis o sizin için hayırlıdır. O iftiracılara gelince, onlardan her birinin, kazandığı günah nispetinde cezası vardır. Bu yaygaranın elebaşılığını yapan şahsa ise cezanın en büyüğü vardır."
(Nur Suresi/11)
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
"Yeryüzündeki bütün savaşlar bitsin isterdim. Benim de vatanımın denize kıyısı vardı. Ben de güzel ülkemde, denizin kenarına oturup, ellerimle martıları beslemek isterdim. Söylediğim mutluluk şarkılarına, etrafımda uçan kuşlar, kanat sesleriyle eşlik etsin isterdim. Vatanıma baktığım zaman bomba ve silah sesleri değil, o kuşların cıvıltılarını duymak isterdim. Yıkılmış harabe evler ve sis bulutları değil, masmavi deniz ve gökyüzü, yemyeşil ovalar görmek isterdim. Çocukken çocukluğumu, gençken de gençliğimi yaşamak isterdim. İnsanı büyüten şeylerin, yıllar olmaması ne acıymış meğer.
Yeryüzündeki bütün kötülükler bitsin isterdim. İnsanlar attıkları bir iftira ile, söyledikleri bir yalan ile başka insanların hayatlarını böyle kolayca karartamasın isterdim. Bu kötülüğü insanların içinden çekip almak ve yerin yedi kat altına, asla ulaşılamayacak bir yere gömmek isterdim.
Kadına, hayvana, çocuğa, İNSANA yapılan bu şiddet, bu eziyet, bu işkence bitsin isterdim. Gücüm yetseydi, kendim ve şiddet gören herkes adına avazım çıktığı kadar bağırmak isterdim.
Ben Gazze'li Sahara... Bana haram edilen bu hayatta, aslında sadece insanca yaşamak isterdim..."
*********************************
Sahara, bu gece uyuyamayacak olmasına seviniyordu aslında. Uyumaması demek, kabus görmeyecek olması demekti. En azından bir geceyi kabussuz geçirecek olma fikri hoşuna gitmiyor değildi.
Kapı tıklatıldı ve içeriye Bahar hemşireyle birlikte iki polis girdi. Bahar hemşire gülümseyerek Sahara'nın yanına geldi.
"Canım, memur beyler ifadeni alacak ama kendini kötü hissediyorsan söyle daha sonra gelsinler."
Sahara başıyla iyi olduğuna dair onay verdi;
"İyiyim."
Bahar hemşire Miray ve Rabie hanımla birlikte odadan çıktı. Polislerden yaşça daha büyük olan sorular soruyor, diğeri de Sahara'nın söylediklerini yazıyordu.
"Şiddet gördüğün doktor tarafından onaylandığı için ifadeni almak zorundayız küçük hanım. İfade verebilecek durumdasın değil mi?"
Sahara polisi başıyla onayladı.
"Kızım şimdi söyle bakalım, seni kim bu hale getirdi?"
