Chanyeol kediye benzeyen sevimli oğlanın ne yiyebileceğini bilmediği için evinde bulunan bütün atıştırmalıklardan azar azar masaya koydu ve tekrar odasına çıktı.
Kendisi kapının kilidini açarken içeriden hıçkırık sesleri geliyordu.
Baekhyun kilit sesini duyduğunda gözlerini kocaman açıp elindeki her tarafında pembe tüylerinin olduğu tarağı acele ile yastığın altına sakladı.
Uzun adamın izinsiz çirkin tarağını kullandığı için ona kızmasını istemezdi.
"-Baekhyun hiçbirşey yapmadı. Hep bu yatakta oturdu. Dolabınıda karıştırmadı Miyaav~"
Baekhyun odaya giren uzun bedene bakarak hızlı hızlı konuştu.
Chanyeol gözlerini açık banyo kapısında ve odasındaki karıştırıldığı belli olan düzgün kapatılmamış çekmecelerde gezdirdi.
"-Ya kesin hep orada öylece oturmuşsundur."
Baekhyun arkasındaki hızlı hızlı hareket ettirdiği kuyruğunu yatağa bıraktı ve başını aşağı yukarı salladı.
"-Neyse yiyecek birseyler hazırladım. Seni mutfağa indireceğim fakat benden izinsiz hiçbirşey yapmayacaksın anlaşıldı mı?"
"-Tamam miyaav~"
Baekhyun sandalyeye oturduğunda masadaki atıştırmalıklara neşeyle baktı ve heyecanla hızlı hızlı kuyruğunu sallamaya başladı.
"-Hepsi Baekhyun'un mu? Sen yeme tamam mı zaten koskocaman olmuşsun daha fazla büyüme."
Söyledikten sonra masada süt olmadığını fark ettiğinde arkasında neşeyle sallanan kuyruğunu hemen yere bıraktı ve alt dudağını sarkıttı.
"-Hani Baekhyun'un sütü? Sen mi içtin yoksa? Kötü adam! H-hıck! Miyaav~"
Chanyeol ağlamaya başlayan sevimli çocuğa gözlerini devirdi ve yaslandığı tezgahtan bedenini ayırdı.
"-Evimde süt yok. Senin sütünü ben içmedim yani ağlama beni sinirlendiriyorsun."
Baekhyun kaşlarını çatıp kollarını göğsüne bağladı.
"-Hayır! Süt getirmezsen Baekhyun yemek yemez!"
Chanyeol dolaptan kendine bira çıkarırken omuz silkti.
"-Umrumda değil aç kal o zaman."
Sevimli oğlan diğerinin aldırış etmediğini gördüğünde oturduğu sandalyede aşağı kayarak bedenini biraz küçülttü.
"-T-tamam o zaman Baekhyun azıcık çok küçük yer Mrrhh~"
Kısık sesle konuşup pembe kuyruğu ile kulaklarını okşayıp mırladı.
Yaklaşık 15 dk sonra Baekhyun masadaki herşeyi bitirdiğinde Chanyeol hayretle onu izliyordu. O küçük şey bütün hepsini nasıl yiyebilmişti?
"-Doydun mu?"
Sevimli küçük başını evet anlamında aşağı yukarı salladığında Chanyeol masadaki boş tabakları toplarken konuştu.
"-Odaya çık ben duş alıp geleceğim."
Chanyeol kendisini dinlemeyip kulaklarını oynatarak masanın örtüsüyle oynayan minik çocuğu korkutmak için eğildi ve yüzleri aynı hizaya geldiğinde kaşlarını çattı.
"-Sen beni dinliyor musun kedicik?"
Baekhyun çok yakınında duran korkutucu adamın aniden kalın sesiyle konuşmasıyla ürktü ve pembe kuyruğunu kafasına vurdu.
"-Ahh tanrım! Bana o çirkin şey ile vurmayı kes!"
Baekhyun kuyruğunu kucağına alıp küçük elleri ile sevmeye başladığında çoktan dudakları titremeye ve gözleri dolmaya başlamıştı.
"-Sen çok kötü ve h-hıck! Korkunç bir adamsın! H-hıck! Çirkin değil o tamam mı!"
Küçük ellerinden birini kuyruğundan ayırdı ve gözlerini sildi.
"-Bak hem pembe hemde yumuşacık h-hıck! çok birsürü güzel. Ama Baekhyun ellemene izin vermez sen ona çirkin dedin!"
Chanyeol içli içli ağlayıp kuyruğunu seven sevimli bedene baktığında tıpkı arabada olduğu gibi kendini garip hissetti.
"-Hey tamam ağlama. Bak ağlamazsan sana yarın süt ve tarak alırım anlaştık mı?"
Çekinerek büyük ellerini küçük bedenin pembe saçları arasına koyup kulaklarını okşadı. Tahmin ettiği gibi kötü değildi. Hatta hoşuna gitmişti.
Başını kaldırmış sulu gözlerle kendisine bakan küçük yüzü gördüğünde ellerini hızla çekti ve öksürdü.
"-G-gerçekten mi miyaaav~ Baekhyun'a tarak ve süt alır mısın? Ama Baekhyun sana vurdu kızmadın mı?"
Burnunu çekti ve yaşlı gözleri ile aşağıdan uzun adama bakarken gülümsedi.
"-Baekhyun çok birsürü sevimli olduğu için kızmadın değil mi? Çünkü o çok güzel kuyruğuda güzel değil mi Miyaav~"
Chanyeol suratını buruşturarak küçük bedenin arkasındaki kuyruğa baktı. Birsey söylemeden küçük bedeni omzuna aldı ve odasına çıkardı.
"-Ben duş alıp geleceğim sende uslu uslu burada oturacaksın anlaştık mı?"
Baekhyun yatağın kenarlarından aşağıya sarkan ayaklarını sallarken başıyla onayladı.
"-Tamam Miyaav~"
