Chanyeol için epey zorlu geçen alışveriş bittiğinde son olarak Baekhyun'un ayaklabılarını alacakları mağazaya geri döndüler.
"-Baekhyun kaç kere söyleyeceğim önüne bak! Düşeceksin."
Baekhyun giydiği ayakkabılarına bakmayı bırakmış, 15 dakikadır Chanyeol'ün ona kuyruğunu taraması için aldığı pembe süslü tarağı inceleyip arada mırıltılar çıkararak önüne bakmadan dikkatsizce yürüyordu.
"-Sana diyorum Baekhyun?"
Baekhyun ikinci kez duyduğu ses ile kaşlarını çatarak Chanyeol'e baktı.
Diğer tarağıda almadığı için ona kızgındı.
"-Baekhyun düşmez! Sen poşetleri taşımaya devam et koskocaman, güçlü Chanyeol mırrhh!"
Konuşması bittikten sonra sinirle mırlamayı unutmadı.
"-Baekhyun böyle yapma. İki tane vardı ve diğerini başka biri almak istiyordu. Onu o küçük kıza vermesemiydik? Ama ağlardı."
"-Miyaav!"
Chanyeol'e bakmadan sızlanarak miyavladı.
"-Ağlasın banane! Baekhyun onu istiyordu ama kötü Chanyeol almadı."
Chanyeol hızlı hızlı konuşan sinirli kediye baktı. Ne kadar sinirli ve huysuz görünsede minik kalbinin kırıldığını biliyordu. Elleri dolu olmasa sevimli, yumuşak yanaklarını sıkmak isterdi.
Huysuzken daha şirin oluyordu.
"-Bak ayakkabılarını almaya geldik artık eve gideceğiz."
Baekhyun ayakkabı kelimesini duyar duymaz dükkanın içine koştu.
"-Miyaav~~"
"-Baekhyun neden arkaya bakıp duruyorsun huh?"
Arabaya bindiklerinden beri Baekhyun arkasına bakıp duruyordu.
Aslında eve vardıklarında ayakkabılarını saklayacak yer düşünüyordu.
Chanyeol'ün onlardan birkaçını almasını istemezdi. Nede olsa taraklarından birini o küçük kıza vermişti.
Chanyeol'ün sorusuyla kısık sevimli gözlerini ona çevirdi.
"-Onlar Baekhyun'un!"
Kısa bacaklarını kendine çekip ayağındaki ayakkabıların üzerine küçük ellerini koydu.
"-Hepsi Baekhyun'un tamam mı? Hiçbiri Chanyeol'ün değil."
"-Miyaav!"
Chanyeol konuşmak için ağzını açtığında yüksek sesle miyavladı.
"-Vermem! Baekhyun'un ayakkabıları onlar."
"-Tamam tamam almayacağım Baekhyun. Alacağımı da nereden çıkardın?"
Baekhyun üzüntüyle alt dudağında sarkıttı ve birkaç mırıltı bıraktı.
"-Ama Chanyeol, Çok birsürü güzel pembe kuyruğumun tarağını o küçük insan yavrusuna verdi!"
Birkaç mırıltı daha bırakıp kısık sesle miyavladı.
"-M-miyaav~"
"-Chanyeol Baekhyun'un ayakkabılarını alacak!"
Chanyeol küçük bedenin ıslak gözlerinde ve titrettiği pembe alt dudağında gözlerini gezdirip tekrar yola döndü.
Huysuz, sinir bozucu pisi Chanyeol'ün daha önce hiç kimsede görmediği kadar güzel ve şirindi.
"-Hayır Baekhyun ayakkabılarını almayacağını tamam mı? Tarağın içinde özür dilerim sana yenisini alacağım anlaştık mı?"
Baekhyun cevap vermeden bakışlarını ayakkabılarına çevirdi.
Onları saklamalıydı!
"-Mrrhhh~"
