"-Birsürü güzel pembe saçların gibi kuyruğun da var mı Sehun?"
"-Hayır yok. Seninkiler çok güzel dokunabilir miyim?"
Baekhyun alt dudağını sarkıtıp kuyruğunu kucağına çekti. "-Olmaz. Sehun Baekhyun'un birsürü güzel kuyruğunu elleyemez Mrrhh!"
"-Neden?" Hayal kırıklığı ile sordu Sehun. Hemen önündeki küçüğü sevmek istiyordu. Özellikle de düğme burnu çok şirindi.
"-Çünkü Sehun'un kuyruğu var ama Baekhyun'dan kıskandığı için ona göstermiyor. Kötü Sehun!"
"-Chanyeol'ün de pipisi var. Ama sana göstermemiş, kıskanç Chanyeol. Ama o seni öpebiliyor ben neden dokunamıyorum?"
Baekhyun şaşkınlıkla birkaç kez kirpiklerini kırpıştırıp kaşlarını çattı. "-Hayır yok! Sehun kandırık yapıyor. Ayıp Sehun! Mrrhh!" Kuyruğuna uzanan büyük elleri sertçe itip sinirle mırladı.
"-Hayır hayır yalan söylemiyorum gerçek. İstersen o uyurken bak. Senden kıskandığı için göstermiyor." Sehun, Chanyeol'ün gözlerini açtığında dizlerinin üzerinde pijamasını sıyırmaya çalışan pembe kediyi görünce suratının alacağı ifadeyi düşünüp yüksek sesli bir kahkaha attı.
"-Yada o banyodayken yanına gidip bakabilirsin." Sehun aklına gelen görüntülerle nerdeyse yere yatarak gülecekti.
Baekhyun diğerinin yüksek sesli kahkalarına anlam veremeyip yumuşak kuyruğunu başını koltukta geriye yatırmış gülmeye devam eden adamın yüzüne vurdu.
"-Baekhyun bakacak ama Sehun gülmesin. Korkunç Sehun Miyaav~"
Baekhyun birsey söylemeden ayağa kalktı ve uzun adamın ellerini kavrayıp mutfağa sürükledi.
"-Neden buraya geldik Baekhyun?"
"-Miyaav~"
Baekhyun cevap vermek yerine kısık sesle miyavlayıp dolabın kapağını açtı. Güzel parmaklarıyla en alt rafta duran salam ve sosisleri işaret ettiğinde küçük dili çoktan iştahla pembe dudaklarının etrafında gezinmeye başlamıştı.
"-Baekhyun bunlardan yiyebilirse Sehun'da onun birsürü çok güzel kuyruğuna dokunabilir. Yumuşak yanağından da öpebilir."
Küçük elleriyle beyaz yanaklarını okşadı. "-Çok güzel bak. Chanyeol Baekhyun'un yanaklarını öpmeyi çok seviyor. Çünkü Baekhyun çok birsürü güzel hemde sevimli Miyaav~"
Sehun oldukça egolu şirin kediyi dinlerken gülümsedi. "-Burnunu da ısırırsam onları yemene izin veririm." Sehun'un bir amacı yoktu sadece bu sevimli krediyle uğraşmak hoşuna gitmişti.
