4.BÖLÜM "AÇIK ÖĞRETİM"

602K 26.2K 21.2K
                                    

Instagram: hikayelerindeyasar

   "Soğuk bir kasım gecesi ellerimi tuttu. Bu tüm mesafeleri aşmak, tüm savaşlardan galip çıkmak ve tüm olmazları oldurmaktan çok daha kıymetliydi.

Ve bunu sadece elimi tutarak yaptı."

4.BÖLÜM "AÇIK ÖĞRETİM"

Annem ölmeden önce, işten yorgun argın geldiği zamanlarda, hastalığının yorduğu bedeniyle koltuğa kıvrılır, benim varoluşumdan beri soğuk olan ellerimi kendi avuçlarının arasına alır, sevgiyle ısıtırdı. Hissettiğim soğuk o zamanlar azalırdı sadece, avuçlarım sevgiyle cayır cayır yanardı. Bu hafızamda kalan, anneme, çocukluğuma dair sınırlı anılarımdan sadece biriydi. Yıllar sonra, şimdi bir başkası annemden sonra avuçlarımı avuçlarının arasına alıyordu. Sımsıkı tutuyordu ellerimi. Bu benim için tüm tüm mesafeleri aşmak, tüm savaşlardan galip çıkmak ve tüm olmazları oldurmaktan çok daha kıymetliydi.

Gözlerimi onun sımsıkı tuttuğu ellerimden koparamazken hissettiğim tüm duyguların yoğunluğuyla öylece kalakaldım. "Isındı," dedi ellerimi tutmaya devam ederken. Bakışlarımı ellerimizden çektim ve yutkunamazken ona baktım, yeşil gözleri, benim kurumuş toprak rengindeki, soluk, kahve gözlerime aktı.

Başımı salladım, daha fazla ellerimi tutması anlamsız olacaktı ama ellerini çekmedi. "Eliza'yla karşılaştık," dedi Kuvars Bey. "Kendisiyle sohbet etmişsiniz, bana açık öğretime yazılmak istediğini söyledi."

Yanaklarım utançla kızarırken başımı salladım. "Bana da söyleyebilirdin, bunun için izin almana bile gerek yok."

Minnetle gözlerimi kırptım, teşekkür etmek için kaleme uzanmak için ellerimi çekmemle beraber ayrıldık. Bir an için Kuvars Bey'in bakışları benim titreyen ellerime çevrilirken utançtan daha da kızarmama engel olamadım.

"Teşekkür ederim Kuvars Bey."

Kuvars Bey baş hareketiyle beni onaylayıp bir adım geriledi, ne yapacağını bilmiyormuş gibi dururken onu böyle ikinci kez gördüm.

"Ben," dedi elini ayağını nereye koyacağını bilemezken. "İçeri geçeyim."

Gülümsedim. Durdu, gitmedi. "Sen de gel," dedi hemen sonra. Başımı kaldırıp şaşkın şaşkın ona baktım. "Üşürsün, hava soğuk."

Gülümsememi korurken başımı salladım onun açıklamasına. Bakışları benim gülümsememe takıldı. Öylece durdu, gözlerinden bir hayranlık belirtisinin geçtiğini hissederken kendi kendime saçmalama dedim.

Ben yürüyene kadar bekledi, ben onun önünden geçip eve girdim, arkamda onun da adım seslerini duyarken nefesimi tutuyordum.

Kapının girişinde durduğunda ne yapacağımı bilemedim, geç bir saatte gelmişti, onun için bir şey hazırlamamı veya herhangi başka bir şeyi yapmamı isteyecek miydi?

Ona bakarken heyecanıma engel olamadım. Öylece karşılıklı durduk. "Yarın yurtdışına gideceğim," dedi bir anda. "Kendine iyi bak."

Biraz buruk başımı salladım.

"O zaman," dedi yine sıkıntılı bir sesle. "İyi geceler."

Gülümseyerek başımı salladım. Onu arkamda bırakarak odama geçerken hislerim alabora olmuş durumdaydı. Odama girip kapımı kaparken gülümsemeden edemedim. Bakışlarım soğuk ellerime kaydı, ellerimi tutmuştu. Benim ellerimi tutmuştu. Hep tutarım demişti. Şaşkın şaşkın öylece durdum. Yüreğime yayılan sıcaklıkla beraber kendi kendime gülümserken ellerim hızlı hızlı atan kalbimin üstüne gitti. İçimde büyüyen sevgiye engel olamadım.

LALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin