5.BÖLÜM "ZAMAN"

572K 28.3K 18.2K
                                    

İyi okumalar :) Yorum vermeyi ve yıldıza basmayı lütfen unutmayıııııııııııın :) 

Her yeni gün hayallerime giden yolda bir adımdı benim için.

5.BÖLÜM "ZAMAN"

Zaman; umutlarımı ve düşlerimi içinde sürükleyerek akmaya devam ettiğinde önce günler aya, ardından aylar yıla evrildi. Sessizce ilerleyen vakit beni olgunlaştırdı, büyüttü, daha da azim sahibi olmamı sağladı. Bu evdeki ikinci yılımı doldurduğum gün, sabah günün ilk ışıkları küçük odamın penceresinden içeri süzüldüğünde, zamanın bu denli hızlı geçmesi karşısında şaşkındım.

İlerleyen vakitle beraber, kargaşa dolu hayatım artık belli bir düzene girmişti. Çalışma masamın üzeri üniversite hazırlık sınav kitaplarıyla dolduydu. Benim küçük hayatımın en büyük mucizesiydi ama bu ev tüm yaralarımı iyileştirmişti. Kendime ait dünyamda, kendi geleceğim için çalışıyordum. Amcamlar tüm maaşımı onlara gönderdiğim için bana karışmak yerine hâllerinden epey memnun görünüyorlardı. Ben de fırsattan istifade okuluma devam edebilmek adına tüm gücümü sarf ediyordum. İki yıl önce, bu evde çalışmaya başladığım sıralarda yazıldığım açıköğretim lisesinin diplomasını daha yeni alabilmiştim. Kredi sistemi sayesinde örgün eğitime oranla daha erken bitirme imkan tanınıyordu. Bu fırsat sayesinde, ilköğretim yerine lise mezunu biriydim artık.

Maaşımın küçük bir kısmıyla bu ay, artık lise mezunu olabildiğim için üniversite sınavına hazırlanabilmek adına kitaplar almıştım. Gerçi son iki yıldır arttırabildiğim her kuruşla kendime kitaplar alıyor, geceleri uyumak yerine okudukça okuyordum. İngilizce çalışıyor, üniversite sınavında çoğu akranımın çözmekte zorlandığı fizik test kitaplarını büyük bir heyecanla bitiriyor, matematiği artık en yakın arkadaşım olarak görüyor, coğrafyayla güne başlıyordum. Artık üniversite sınavıma girmeme bir yıl kalmasından mütevellit çalışma düzenimi daha da sıklaştırırken yirmi iki yıllık hayatım boyunca ilk defa mutluluğu bu kadar doyasıya yaşıyordum.

Son zamanlarda en çok ettiğim dua her şeyin şu kalan son bir yıl içinde yolunda gitmesiydi. Burada çalışmaya devam edersem, sonunda istediğim hayata sahip olabileceğime inanıyordum. En büyük hayalim bir gün kendi ayakları üzerinde, dimdik duran bir kadın olabilmekti.

Her yeni gün hayallerime giden yolda bir adımdı benim için, bu yüzden. Bu adımları boşa sarf etmeyi öylesine istemiyordum ki, bu yüzden sabah beş olmadan açılıyordu gözlerim... Bugün yine o günlerden biriydi, gece boyu ders çalışmış, sabah henüz çok erken bir saatte uyanmıştım. Günlerden cumaydı.

Ağır ağır yatağımdan kalkarken, iki yıl önce bana bir mucize gibi bahşedilen bu evde çalışma fırsatına bir kere daha minnettar olarak yerimde doğruldum. Takvimin önünde sınava bir gün daha az kalmasının endişesiyle bir yaprak daha kopardım.

Kopardığım takvim yaprağını kenara koyup giyinmek için dolabımdan az sayıda olan kıyafetlerimden birilerini seçtim, saçlarımı tarayıp çalışma masamın başına oturdum. Dün geceden sabah çözmek için kenara ayırdığım paragraf sorularına göz gezdirdim. Sorular bittiğinde hâlâ erken bir saatti.

Hızlıca saati kontrol edip Kuvars uyanmadan kendimi sahil yoluna attım, sabah soğuğunu yüzümü vurup kulaklarımı kızartmasına rağmen denizden esen rüzgârını seviyordum, her zamanki yerinde çiçek satmaya çalışan kadınları görmek içimi yaşam enerjisiyle dolduruyordu. Bir gün dönüp onlara "Günaydın," diyebilecek miydim, bir gün ben de normal insanlar gibi konuşabilecek miydim bu soru aklımın bir köşesine yerleşiyor, beni benim de normal olduğum engelli olarak sınıflandırılmadığım bir dünyanın hayallerine gönderiyordu. Son zamanlarda çok fazla hayal kuruyor, çok fazla umut ediyordum.

LALHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin