SELAM:)
Şimdi ekrana dokun:)
En altta bir yıldız tuşu var gördün mü onu? :)
Bir dokun bak ona, çok harika şeyler olacak.
Eveet, oylamanız için çok teşekkürler, sadece yazdığım bölüm karşılığında bunu yaparak bana destek olabilirsiniz :)
Bir de o yıldızın yanında yorum yapmak için bir kutucuk var, hiç çekinmeyin vallahi, yorum da yapabilirsiniz:) Yapın böyle çılgınlıklar arada, iyi gidiyor :)
Twitter: lalmaglup Instagram: hikayelerindeyasar
47.BÖLÜM "YENİDEN"
Kuvars'ın bakışları ağır ağır üzerimde dolaşırken yüzündeki bütün kan çekildi. Utançla ne dediğimin yeni farkında olurken kendimi bulduğum ilk kuyuya atmak istedim.
Kuvars'ın şaşkınlık dolu yüzü kasıldı. "Cemre, hatırlatmak isterim bizim evlenmeden önce oldu zaten."
Utanç daha yoğundu, yanaklarım kıpkırmızı olurken ne diyeceğimi bilemedim ve Kuvars üzerime üzerime geldi. "Birden çok daha fazla oldu üstelik."
Gözlerimi kapatmak ve onun bakışlarından saklanmak isterken başımı yukarı kaldırdım, yardım beklercesine. Beni utandırıp üzerime gelmekten de hiç gocunmuyordu doğrusu.
Kuvars yeniden aramızdaki mesafeyi kaparken nefesimi tutum, göğüs kafesim nefes alma ihtiyacıyla yanıyordu. Ama yine de vazgeçemezdim, onun için mücadele etmeye karar vermiştim ve bilmiyordum yanlıştı belki ama beni özlemesi gerekiyordu.
"Artık olmaz," dedim heyecanla karşı çıkmak için ellerimi kaldırırken. "Evlenirsek orası başka ama tabii."
Kuvars dudaklarını birbirine bastırırken korkarak onun bakışlarını takip ettim ve göz göze geldik. "Artık olmaz?"
Allah'ım ne olur utançtan yerin dibine gireyim ama geri çıkayım ne olur...
"Olmaz."
Evet, tamam, şimdi boş ver Cemre zamanı mamanı diyecek, evlenelim diyecek, göğsünde taşıdığı yüzüğü çıkaracak, al bunu tak, bir daha çıkarma diyecek ve her şey düzelecek, ah sonunda...
Kuvars'ın konuşması için gözlerimi onun dudaklarına çekerken bir süre bekledi. Hiçbir şey söylemeden beklerken onun boynuna atlayacağım anı gözlerimin önüne getirdim.
Evet, şimdi. Tam şimdi.
"Peki."
"Ne? Nasıl?" Nasıl peki der, peki ne demek?
"Peki Cemre, sen nasıl istiyorsan öyle olsun."
Ağzım açık kalırken Kuvars gerisin geri döndü ve kapıdan dışarı çıktı.
Bu muydu yani?
Onca şeyin sonunda bunu mu söylemişti. Ama? Ama benim başka planlaırm vardı, Kuvars özlemime dayanamayacak, hadi hemen evlenelim diyecekti, her şey eskiye dönecekti bende bu gece onun kolları arasında uyuyacaktım.
"Bu mu yani?"
Kuvars kapının çıkışında bana döndü. "Ne söylememi istiyorsun? Kararına saygı duyuyorum."
Kulaklarıma kadar kızarırken "İyi," dedim.
O da sertçe aynı şekilde kaşrılık verdi. "İyi." Ve dönüp gitti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
LAL
Romance"Aklım almıyor," diye söylendi kendi kendine, beni aniden kavradığı elimden yeniden kendine çekti ve dudaklarını saçlarıma bastırdı. "Ben sana böyle his-," duraksadı. "İnsanlar nasıl seni yaralayabiliyorlar?" Konuşma engelli bir kız ve onun için işa...