We love crazy thing

1.7K 162 124
                                    

Alec:

Odama sinirle girdiğim zaman her şeyi dağıtmak istiyordum sinirden.

Ama kendime zor da olsa hakim oldum. Asmodeus haklıydı, Magnus'a zaman vermem ve düzelmesini beklemem lazımdı.

Onun canını yakmış olduğum için kendimden nefret ediyor da olsam bunu düşünerek kendimi delirtmek istemiyordum şu an.

Yapmam gerektiğine inandığım şeyi yaptım ama farkında olmadan ona zarar verdim. Bu yüzden kendimi suçlamam aptallık olurdu.

Sakince oturdum ve odamda beklemeye başladım. Zaten çok geçmeden Clary odaya gelmişti.

"Olanları duydum. Senin hiçbir suçun yok Alec."

Bana sarıldığı anda ona karşılık vermiştim.

"Evet yok ama yine de kendimi kötü hissediyorum. Onun o halini gördüğümde kendimden resmen nefret ettim."

"Şu an gayet iyi, yanlarına gittim ve Asmodeus ile konuştum. Magnus uyuyana kadar Asmodeus ona sizinle ilgili anılar anlatmış ve bunu Magnus kendisi istemiş çünkü hatırlamak istediğini söylemiş."

"Sen ciddi misin?" Deyip uzaklaştığım zaman başını olumlu anlamda sallamıştı.

"Çok ciddiyim. Sonra inip kızlarla konuştum, odaya giden kızın söylediğine göre Magnus herhangi bir şey yapmak istememiş. Etkilenmemiş bile. Öpücüğün onu etkileyip etkilemeyeceğini merak etmiş ve kızı öptükten sonra odasına gönderecekmiş. Zaten o sırada sen gelmişsin."

"Şu an bunun bir önemi yok Clary, hatırlamak istemesi yeterli. Ne kadar mutlu olduğumu anlatamam şu an."

"Ben de aşırı mutlu hissediyorum ve bence en kısa zamanda Magnus kendisine gelecek. Ben hiçbir zaman inancımı kaybetmedim."

"Sen olmasan ben her şeyi kaybedecek gibi hissediyorum." Diyerek ona tekrar sarıldım. "Jace nerede?"

"Uyuyor. Sarayı çok özlediği için bütün gün askerler ile zaman geçirdi ve yorulmuş bir şekilde uyuyakaldı. Ben de senin yanına kaçtım hemen. Kendini suçlama sakın tamam mı? Sen ne zorluklar çektin ve bırak da Magnus biraz zorlasın kendisini."

"Teşekkür ederim Clary, buna ihtiyacım vardı."

"Buna hepimizin ihtiyacı var."

...

Magnus:

Sabah uyandığımda hala babama sarılmış halde olduğumu fark edip gülümsedim ama içimden tuhaf bir his geçmişti.

Sanki sarılmam gereken başka birisi vardı ve o burada olmadığı için babama sarılma ihtiyacı duymuş gibiydim.

O kişinin Alec olduğu da aşikardı.

Hayır, kesinlikle ve kesinlikle onu hatırlamak istiyordum şu an. Bu denli sevdiğim ve her şeyi uğruna bıraktığım birisini unutmak çok kötü bir durum olmalı. Ve belli ki o da beni çok seviyor.

Dün gece canımın yanması önemsizdi, kim bilir onun canı ne denli yanıyordur şu an.

Babamın yanından sakince kalkıp onun yanağına bir öpücük bıraktıktan sonra odadan ayrılmıştım. Şu an istediğim tek şey Alec'i görmekti.

Clary'nin yanına gidip Alec'in kaldığı odayı öğrendikten sonra hızlıca onun odasına ilerlemiştim. Kapısını tıklatmadan içeriye girdiğimde onu uyurken bulmuştum.

Dün gece zor uyumuş olmalıydı.

Neden birden böyle düşünmüştüm ki?

Başımı iki yana sallayıp düşünceleri dağıttım. Ona sarılmak ve onu uyandırmak arasında tercih yapmaya çalışıyordum şu an.

This Is My Kingdom 2 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin