Alec'in aramıza dönmesi ile her şey farklı bir boyut kazanmıştı. Anında Jace'in yanına gidip ona destek olmak adına ona sarıldı.
"Yapabileceğini biliyorum kardeşim."
"O iyi öyle değil mi?" Dedi Jace Alec'e dönerek. "O adam ona bir şey yapmadı öyle değil mi?"
"Yapmadı merak etme." Deyip Jace'e sıkıca sarıldı Alec. "Korkma, Clary orada seni bekliyor. Bunu yapabileceğine hepimiz eminiz."
Jace ondan uzaklaştıktan sonra bana dönmüştü.
"Dediklerimi unutma Magnus. Eğer dönemezsem geride bıraktığım her şey sana emanet."
"Döneceksin, buna eminim. Ama yine de ben her zaman buradayım merak etme."
Jace hepimize son bir kez bakıp sonrasında uzakta onu izleyen karısına baktı.
"O orada beni izlerken..." susup birden iç çekti. "Gitsem iyi olacak. Bana bir şey olursa aptalca bir şey yapıp hemen savaş çıkarmayın, ortam biraz yatışsın önce."
"10 dakika yeterli mi?" Deyip güldüğümde o da gülmüştü.
"Abartma, 11." Deyip bana sıkıca sarılmıştı. "Sana güveniyorum Magnus."
"Ben de sana güveniyorum Jace. Git ve onu bize getir."
En sonunda onu arenaya uğurlayabilmiştik.
Alec yanıma oturup anında eliyle elimi kavradı ve dua etmeye başladı. Ben onun gibi inançlı değildim ama dua etmesini saygılı bir şekilde dinlemiştim.
Duası bitince bana bakıp dolan gözlerini sildi.
"Ona güveniyorum." Dedi iç çekerek. "Sana güvendiğim gibi ona da güveniyorum."
"Jace üstesinden gelecektir." Deyip elimle onun gözüne dolan yaşları sildim. "Endişen olmasın."
"Seni bir daha göremem diye çok korktum Magnus, bunun nasıl bir his olduğunu bilmiyorsun."
"İnan biliyorum." Deyip başımı onun omzuna koydum. "Ama şu an... izlememiz gereken bir dövüş var."
"Jace yenemezse..." deyip bana bakmıştı. "Onu öldürmelerine izin vermeyeceksin değil mi? Vermeyeceğiz değil mi? İkinci bir planınız var mı?"
"Biz... öyle bir plan yapmadık." Dediğimde yüzünü arenaya çevirdi Alec. "Jace istemedi."
"Aptal!" Dedi Alec sinirle. O sıra Jace'in karşısına birisi çıkınca herkes sessizliğe gömülmüştü.
Bakalım bizi ne bekliyordu.
...
3. Kişi Ağzından:
Jace Clary'e son kez baktıktan sonra karşısına çıkan adamı süzmüştü. Fazla çelimli değildi. Ama yine de göründüğü gibi olmayabilirdi.Jace kendisine yaklaşan adama bakarken aniden gong sesi duyuldu. Adam anında Jace'in üstüne atlarken Jace onu kolaylıkla savurmuştu.
Bu kadar acemi olmasını beklemiyordu.
Onu yenmesi saniyelerini bile almamıştı.
Hemen ardından sahneye ikinci adam çıkmıştı. Bu seferki oldukça yapılıydı ve fazla profesyonel duruyordu.
Jace o an anlamıştı. İlk gelen adam bir yemdi ve Jace'i gözlemlemek için gönderilmişti.
Fakat onların bilmediği bir şey vardı. Jace tek tarzda dövüşen birisi değildi.
Karşısına çıkan adama bir öncekinden daha farklı bir taktik ile yaklaşırken adam birkaç saniye afallamıştı. Onun kafasını kısa bir süre daha karıştırıp hamlesini sertçe yapmaya başladığında zafer çabuk gelmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
This Is My Kingdom 2
FanfictionThis is my kingdom kitabının ikinci kitabıdır. ilkini okumayan hiçbir şey anlamaz 😂😂