Don't look at me like that

1.3K 125 98
                                    

Sabaha karşı odaya döndüğümde Alec'i pencere kenarında öylece otururken bulmuştum.

"Uyumadın mı?" Dediğimde başını çevirip bana baktı.

"Uyku tutmadı." Deyip gözlerini kaçırdı.

"Konuşalım mı?"

"İstemiyorum. Ne dersem diyeyim kendi kararını vereceksin çünkü."

"Alec sen bunda ciddi misin? Beni bu şekilde suçlamayı kes!"

Sesim aniden yükseldiğinde Alec ayaklandı ve kapıya yöneldi ama onu önüne geçerek durdurdum.

"Böyle yapma. Bir şeyler söyle ve şunu çözelim."

"Düşünceme saygı duyuyor musun?"

"Tabii ki duyuyorum."

"O zaman burada kalmayalım. Kral olmanı istemiyorum."

Birkaç saniye ona baktığımda gülmeye başlamıştı.

"Beni dinlemeyeceksen niye fikrimi soruyorsun?"

"Eşyalarını topla, gidiyoruz." Dediğimde öylece bana baktı. "Sen istemediğin sürece seni burada tutmayacağım. Çıkmadan önce babamla konuşurum."

Dolabıma yönelip eşyalarımı karıştırmaya başlamıştım. O istemiyorsa hiçbir şey umurumda değildi. Burada kalmayacaktım.

"Burada kalmak istiyorsun."

"Seni istediğimden fazla değil." Dedim kararlı bir sesle. "İkisi aynı anda olmuyorsa seni tercih ederim. Her zaman böyle yaptım, biliyorsun."

"Karşı çıkarsın sanmıştım."

"Neden karşı çıkayım ki?" Deyip ona döndüm. "Değiştiğime hiç inanmıyorsun öyle değil mi? Hafızamı kaybettiğim zaman geri dönmemi sağlayan tek kişi sendin. Siren olayında tutunmamı sağlayan tek kişi de sendin. Yanımda değilsen benim hiçbir şeyim yok demektir, bu sarayı da sensiz ne yapayım ben? Sadece... seninle birlikte burada kalmak güzel bir düşünce gibi gelmişti. Raphael gerçekten kötü bir kral..."

"Eğer istiyorsan... kalabiliriz." Dediğinde başımı hayır anlamında salladım.

"Eğer sen istiyorsan kalabiliriz Alec. Çünkü senin sandığının aksine senin fikirlerine oldukça değer veriyorum."

Tekrar dolaba döndüğümde bir süre bir şey demedi. Burada kalmak istemiyorsa onu zorlayamazdım.

"Özür dilerim."

"Dileme, sen sadece fikrini söyledin. Bunun için özür dilememelisin."

"Sorgusuz sualsiz itaat eden halimi tercih ederdin değil mi?"

"Tüm söylediklerimden bunu mu çıkardın sen?!" Sinirle ona döndüğümde susmuştu. "Boşuna dil döküyorum. Asıl ben özür dilerim Alec. Böyle bir insan olduğum için."

Saçımı sinirle geriye atıp bu sefer odanın kapısına ben yöneldim ama aniden kolumu tutmuştu.

"Senin kral olduğunu görmeyi ben de çok istiyorum."

"Bu konuda şüphelerim var Alec."

Kolumu çekmeye çalıştım ama bırakmadı. Gözlerim sarı renge dönüştüğünde birkaç saniye gözlerime bakmıştı.

"Gözlerine aşık birisine o gözlerle bakmamalısın." Dediğinde bir süre afallamıştım. Oysa kızdığımı anlaması için bunu yapmıştım ama böyle bir cevap beklemiyordum.

Sonrasında beni kendine çekip sıkıca sarıldı ve ben de istemsizce ona sarıldım.

"Benden daha cesursun." Dedi saçlarımı okşarken. "Ama benim korkaklığım yüzünden krallığı tehlikeye sokamam. Bu Krallıkta ailem de yaşıyor. Kabul edelim Magnus, kabul etmeyi cidden ben de istiyorum."

This Is My Kingdom 2 Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin