43

10.2K 794 41
                                    

Hızlı adımlarla içeride tek tük ışıkların aydınlattığı şirkete girdim.

Nefes nefese kalmıştım stresten.

Bana doğru gelen İlker kaşlarımın çatılmasına sebep olsa da ellerini omzuma koyup "Sakin ol." Dedi.

"Ne sakin olması, neler oluyor?" Onu es geçip güvenliğin beklediği kapıya yaklaştım.

"Çağan bey babanız içeride."

Neler oluyordu Allah aşkına? Azra nereye kaybolmuştu?

Eğer burada değilse nişanlım kayıptı ve ben burada vakit öldürüyordum.

Kapıyı açıp bakışlarımı odadaki insanlarda gezdirdim.

Sıla ve Azra'yı gören gözlerim şaşkınlıkla açılırken Özkan'ı görmemle gerildim.

Azra oldukça sakin duruyordu ama bu aldatmaca olabilir miydi?

Beni kandırmış olabilir miydi cidden?

"Evet Çağan geldiğine göre, Özkan bildiklerini anlatabilirsin hem bu şekilde Azra'nın bu saatte burada ne yaptığını da öğrenmiş oluruz." Babam yanındaki boş koltuğu bana gösterirken diğer yanıma da İlker oturdu.

Onlar bile buradaysa Selim ve Derin'in bir yerden çıkma olasılığı yüksekti.

"Kamera kayıtlarına göre elimizdeki tek suçlu Azra'ydı. Bu gece buraya gizlice girerek de bunu destekledi." Sinirle yumruklarımı sıkarken karşımda rahat bir tavırla oturan sevdiğim kadına baktım.

Cidden niye bu kadar rahattı?

Ağlasa, ben yapmadım dese. Ben zaten onun yapmadığına inanıyordum ki.

Neden bu kadar soğuktu?

Özkan elindeki resimleri tek tek masanın üstüne açarken Azra ve Sıla gülümsüyordu. Gerçekten garipti.

"Yani suçlu Azra mı? İyi de benim gelinim bunu yapacak biri değil, Azra?"

Duyduğumuz sesle kapının girişine döndü bakışlarım. Selim ellerini iki yana açarken ne yapacağını bilemez haldeydi.

"Ahmet amca bizi de beklemeniz gerekirdi." Derin önünde ittire ittire içeri soktuğu kadınla birlikte gelirken kaşlarım iyice çatıldı.

Bu da kimdi?

"Baba neler oluyor?"

"Bilmiyorum oğlum. Azra anlatacak. Anlat kızım seni dinliyoruz."

Babam Azra'yı suçlu görmüyor muydu yani? İyice karışmıştı kafam. Ne olduğunu anlatsalar iyi olacaktı.

Derin ve Selim'de koltuklara oturduğunda odada bulunan iki fazlalığa baktım.

Özkan büyümüş gözleriyle getirilen kadına bakıyordu.

Gözlerimi yumup sakinleşmek için derin bir nefes aldım.

"Ahmet baba öncelikle Çağan'a neler olduğunu anlatmama izin ver. Meraktan delirecek yoksa." Babam onu onaylarken Azra'nın babama dolaylı yoldan da olsa baba demesine takıldım.

Dudaklarım istemsizce kıvrılırken masanın üstünde uzanıp ellerimi tuttu.

"Çağan.. ben suçlu değilim."

"Güzelim biliyorum. Ama neden buradasın yani, ne oluyor Azra?"

"Anlatacağım."

-Flashback-

Azra ve kızlar şirkete gelip asansörle yönetici katına çıkarlarken kimseye gözükmeden Ahmet beyin odasına ulaşmışlardı.

Ahmet bey bu saatlerde odasında dinlenir sekreterini dahi kata aldırmazdı o nedenle kimseye gözükmemişlerdi.

PERESTİŞHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin