(4) İhanet

975 56 42
                                    

İyi okumalar.♤

¤
¤
¤

Serkan'a şaşkınca bakarken "Senin ne işin var burda?" dedim. Serkan sinirle bana bakarak yanıma gelip kolumu sıkarak ayağa kaldırdı beni. "Bu herifle aranda bir şey mi var?" Kolumu sıkmaya devam ederken canım yanıyordu. "Canımı yakıyordun Serkan."

Daha çok sıkmaya başlamasıyla gözlerim doldu. "Acısın, acısın ki kendine gel. Kızım sen beni seviyorsun beni! Bu adamla ne işin var?" Bağırması ve hareketleri beni çok korkutmuştu.

"Bu seni ilgilendirmez Serkan." Kısık sesime karşılık alayla güldü. "Demek beni ilgilendirmez. Bak bakalım nasıl ilgilendiriyor!" Yanağımda hissettiğim acıyla yere düştüm. O-o bana vurmuştu!

"Ne yapıyorsun lan puşt? O bir kadın! Senin nevrini s*k*r*m! Nasıl vurdun lan ona!? Seni doğduğuna pişman etmez miyim ben!?" Kulaklarım çınlarken Ateş'in sesi beynimde çızırtılı yankılanıyordu. Hâlâ olanı biteni algılayamazken içeri giren insanlar hayretle Ateş'i izliyordu. Ateş'in tarafına bakmadan ayağa kalktım.

Başımın dönmesiyle sendelesemde kalabalığın açtığı boşluktan geçip dışarı çıktım. Dünyam dönerken ilerlemeye devam etrim. Gözümü sıkıca kapatıp açtım. Başımın dönmesi geçmezken bir anda yer ayaklarımın altından kaydı. Kafamı yere çarptığımda blincimi kaybettim.

♤♤♤

Gözlerimi araladığımda ışık yüzünden geri kapattım. Kısıkça etrafa baktım. Odada kimse yoktu. Gözlerim ışığa alışınca tekrar etrafa baktım. Kolumdaki seruma bakarken kapı açıldı. Gözlerim kapıyı bulduğunda şaşkınca abime baktım. "Abi sen niye burdasın?"

"Nasıl burda olmayayım kardeşim? Sen burdayken senden uzak kalamazdım. Çok üzg0nüm. Yanında olsaydım o şerefsizin sana vurmasına dahi izin vermezdim."

"Önemli değil abi." Abim saçlarımı okşamaya başladı. "Başına gelmeyen felaket kalmadı. Seni nasıl koruyabileceğimi bilmiyorum Aymira. Düşmanlarımdan korusam yakınındakilerden koruyamıyorum. Çok kötü bir abiyim ven değil mi?"

"Öyle bir şey yok abi. Sen hep beni koruyamazsın. Bir gün geçecek her şey. Biliyorsun bu senin hep söylediğin bir şey." Gülmemle abimde güldü.

"Seni çok seviyorum kardeşim." Beni kollarının arasına aldığında onu sıkıca sardım. "Bende seni çok seviyorum abicim." Kapının açılmasıyla ayrıldık. Doktor ve Ateş içeri girdi. Doktor kontrolleri yaparken Ateş'te beni izliyordu. Gözgöze geldiğimizde bir süre ikimizde ayırmadık gözlerimizi. Sonra ben utanarak kaçırdım gözlerimi.

"Şimdilik sorun yok. Sarsıntı yaşadığınız için bayılmışsınız. Onun haricinde bir şey olqcağını sanmıyorum ama eğer bir şey olursa hemen hastaneye gelin. Serum bitince taburcu olabilirsiniz." Abim doktorla dışarı çıktığında kaçamak bakışlarla Ateş'e baktım.

"Nasılsın?" Sorusu üzerine ondan kaçırdığım gözlerimi gözlerine hizaladım. "İyiyim. Sen nasılsın?" Elini göstererek sormuştum. Elini kalbırıp baktı bir süre. Sanırım döverken olmuştu.

"Sen söyleyene kadae elimde böyle bir yara olduğundan haberim yoktu." Umursamaz tavrıyla kaşlarım çatıldı. "Kendine dikkat etmelisin. Ya hasta olursan? Seninle ilgilenmem söyleyeyim."

YETİM 2 (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin