(24) Büyük Buluşma

556 57 35
                                    

İyi okumalar♤

¤
¤
¤

Karşımda duran Serkan elimdeki silahı görümce gözleri kocaman açılmıştı. Serkan'ın ne işi vardı burada? 6 yıl sonra karşıma çıkacak yüzü nasıl bulmuştu?

"Senin ne işin var burada? Ayrıxa gizli gizli bilgisayarımı niye kurcalıyorsun?" Serkan etrafa bakarken daha fazla onu beklememek için "Şuraya gir, çabuk." dedim. İlk şaşırsada silahsallamamla hı'la banyoya girdi.

Arkadından gidip kilşti alıp dış taraftan onu kilitledim. Elimdeki silaha bakıp sırıttım. Zafer'in dediği gibi su tabancası olduğunu kimse anlamıyordu. Hızla odadan çıkıp aşağı indim. Korumalardan 5'ini yanıma aldım ve yukarı çıktık.

Banyonun kapısını açıp "Tutun." dedim. Korumalar Serkan'ı sıkıca tutarken dışarı çıktık. Serkan yere çökerken onu izliyordum. "Neden buradasın? Serkan konuşmamaya yeminli duruyordu. Silahı çıkarıp Zafer'e baktım. Zafer de silahını çıkarınca Serkan'a baktım. "Konuşacak mısın?"

"Çok iyi taktik ama beni vurabilecek misin? Sen korkağın tekisin Aymira. Asla beni vuramazsın." Kendimi tutamadım ve kahkaha atmaya başladım. İr süre sonra aniden sudup ona baktım.

"Korkak? Serkan acaba o arkandaki adamlar olmasa sen ne yapacaktın? Şu an karşıma çıkabilecek cesaretin olacak mıydı?" Serkan kaşlarını çattı. "Ben korkaklıktan utanmıyorum Serkan. Çünkü insan korktukça bir şeylerin üstesinden gelebileceğini fark ediyor ama senin gibi zavallı bir insan bunu anlayamaz."

"Kes sesini Aymira! Senin yüzünden yaşadığım şeylerin haddi hesabı yok. O abin olacak şerefsiz yüzünden ailem beni evlatlıktan reddetti. Üsütüne hiçbir yerde iş bulamadım. Ta ki sizin düşmanınız olan adamın adamıyla tanışana kadar. Şimdi zenginim ve rahat bir hayat yaşıyorum. Beni polise şikayet etsende bana bir şey yapamazlar. Senden daha güçlüyüm."

Alayla güldüm. Benden daha güçlüymüş(!) "Serkan sen alev olsan cürüm kadar yer yakarsın. Bir de karşıma geçmiş adamlık taslıyorsun. Sen erkek olabilirsin adamlık vasfına ulaşmadın ve ulaşamayacaksında."

Serkan ayağa kalkmak istediğimde korumalar engel oldu. Silahı kafasına yaslayıp "Zafer ceplerine bak." dedim. Zafer ceplerine bakınca kıpırdanmaya başladı. Zafer cebinden çıkardığı her şeyi bana uzattı.

İlk önce telefonu alıp açtım. Şifreyi soruyordu. "Şifre ne?" Serkan gülümseyince bende gülümsedim. "Elini sıkıca tutun." Adamlar elini tutunca telefonu götürüp zorda olsa parmağını okuttum. Sonra Serkan'a bakıp "Senin söylemene zaten ihtiyacım yoktu." dedim.

Telefonu karıştırırken Zafer'e baktım. "Telefonunu versene." Zafer telefonunu uzatınca alıp bütün her şeyin fotoğrafını çektim. İşim bitince Serkan'a baktım. "Buyur bakalım seni nasıl hapse yolluyorum." dedim.

Alayla gülerken gördüğüm numarayla kaşlarım çatıldı. Bu numarayı hatırlıyordum ama kimin olduğunu hatırlamıyordum. Numaranın fotoğrafını çektikten sonra mesajlara baktım.

İşim bittiğinde telefonu bırakıp kağıtlara baktım. Buranın adresi vardı birinde. Diğerine baktığımda yazan şeyi anlamamıştım, çünkü şifreli bir yazımdı. "Bu ne?" Serkan elimdeki kağıdaki bakıp sırıttı. "Asla bulamayacağın bir şey."

"Sen öyle san Serkan." Kağodı alıp cebime koyduktan sonra Zafer'e "Polisi arayın. Geldiğinde eve girip dava belgelerini çalmaya çalıştığını ama bana yakalandığını söyle. Ayrıca bu telefonu sakın Serkan'a bırakmayın. Polise ve onlarda baksın sonra napıyorsan yap." dedim.

Eve geri girdiğimde mutfağa geçtim. Sandakyeyi bırakıp salona geçtim. Polisler geldiğğnde evdekiler uyanacağı için odama gitmek yerine direk burada beklemeyi tercih etmiştim.

YETİM 2 (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin