Bölüm-10 "part-2"

15.7K 732 44
                                    

      Herkese tekrar merhabaaa🙆🏻‍♀️ uzun bir ara verdiğimin farkındayımm bu yüzden okulum açılmadan bir bölüm daha yayımlayabilirim diye düşündüm💁🏻‍♀️💁🏻‍♀️ desteğiniz benim için çok kıymetli seviliyorsunuz!💕

       "Ne oluyor lan burada?!"

Ne elimi indirebiliyordum ne de sinirden kıpkırmızı olduğunu tahmin ettiğim Ali'nin suratına bakabiliyordum.

Ancak benim aksime adının Neil olduğunu az önce öğrendiğim genç adam suratında sıcak bir gülümsemeyle Ali'ye döndü.

"Merhaba adım Neil. Neden bu kadar sinirli olduğunuzu anlayabiliyorum. Benim de bir kız kardeşim var ve yanında tanımadığım bir erkeği görünce bende bazen böyle tepkiler verebiliyorum. Ama inanın hiç kötü bir niyetim yoktu."

Allah'ım şu gencecik çocuğa hiç mi acımadın da ölümünü bu şekilde yazdın!

Ali öfkeden çarpılan suratıyla ağır ağır bakışlarını bana çevirdi.

"Ne kız kardeşinden bahsediyor bu lavuk?"

"Bil-bilmiyorum ne bileyim ben?"

Aramızdaki konuşmaları anlamayan Neil saf saf bize bakıyordu birazdan yiyeceği dayaktan habersiz.

"Karımın yanında ne işin vardı bilmiyorum ama çok iyi bildiğim bir şey varsa o da en iyi ihtimalle birazdan birkaç kemiğini kıracağım."

Elini yumruk yapmış yavaş adımlarla ilerlerken bir hışımla elini tuttum.

"Saçmalıyorsun şuan."

"Sen sus seninle birazdan konuşacağız Kemancı."

Buz gibi sesiyle yutkunup bakışlarımı özür dilercesine Neil'e çevirdim ancak o şaşkınlıktan kocaman olmuş gözlerle bir bana bir Ali'ye bakıp duruyordu.

"Evli olduğunu bilmiyordum."

Bana bakıp söylediği sözlerle Ali mümkünmüş gibi daha beter çıldırdı.

Birazdan yüzü gözü dağılacaktı ancak bunlar önemli değilmiş gibi benim evli olduğum kısmına takılmıştı.

"Ben senin sikik beynine bir daha çıkmamak üzere kazıyacağım birazdan merak etme."

Boynunu iki yana yatırıp kütürdettikten sonra zaten az olan mesafeyi kapatmaya başlayan Ali'yle bakışlarını nihayet benden alıp ona çevirdi.

"Parmağında yüzük görmedim kusura bakma."

Bu kadar rahat olmasına mı şaşırayım yoksa Ali'nin aniden dönüp bakışlarını elime çevirmesine mi şaşırayım bilmiyorum.

Bu sırada sanki hiç gerginlik olmamış gibi Neil yanımızdan yürüyüp geçti. Ancak Ali'nin ona izin vermeseydi bir adım bile atamayacağını biliyordum. Neden birden bire onu dövmekten vazgeçtiğini anlamaya çalışarak ona baktım ancak o gözlerini elimden ayırmıyordu.

"Nerede yüzüğün?"

"Ne yüzüğü?"

Bana salak mısın dercesine bakarken benimde suratımda aynı ifadenin dolaştığını hissediyordum.

"Evlilik yüzüğü tabii ki."

"Bizim bir evlilik yüzüğümüz yok Ali."

Kafasını belli belirsiz sallayıp telefonunu çıkardı.

KEMANCI (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin