Kalbim, neden özgür olmak isteyen bir kuş gibi çırpınıyorsun?Tam şuan, bulutların en yukarısına çıkıp, dünyaya ordan baktığım andı.
Korhan beni öpmüştü. Ve öncesinde benden özür dilemişti.
İlk öpücüğüm değildi,daha öncesinde de defalarca öpüşmüş ve ileri gitmiştim. Ama bu farklıydı. Bunu anlatacak kelimeleri bulamıyordum.
Ona baktım. Pişman değildi. Hatta yüzünde yine olsa yine yaparım diyen bir ifade vardı.
Vermem gereken tepki neydi? Ona kızmalımıydım?
Tokat atmak?
Ah hayır bu... Fazla klişe bir olaydı.
" Senden özür diledim, ama yaptığımdan pişman değilim. O an seni öpmek istedim ve öptüm."
Kaşlarımı çatıp kollarının arasından çıktım.
" Aptal! Pişman değilmiş birde. Ben istiyor muydum seni acaba?"
" Sen de istedin Hare. Vücudun bana tepki verdi." Sinirle onu gögsünden ittirdim.
Neydi beni bu denli sinirlendiren? Gerçeklerin yüzüme vurulması mı?
Evet o an ben de istemiştim ve karşılık vermiştim.
Bundan pişman mıydım? Sanırım hayır. Ama yinede bu konuda bu kadar rahat olması sinirimi bozmuştu.
" Eğer senin de isteğini fark etmeseydim seni o an bırakırdım. Ama sen de istedin Hare."
Sözleri vücudumda ateşin yükselmesine sebep oluyordu. Ona gerçekten tepki vermiştim. Ama bu şekilde konuşmaması gerekir.
" Özür dileyeceğin yerde, birde üstte çıkmaya mı çalışıyorsun?"
" Hare, özrümü başta diledim. " Dedi ve gözlerini devirdi.
Köşeye sıkışmanın verdiği hisle ona saldırıyordum. Yüzünü seyrettim, yaptığından pişman değildi. Hemde hiç. Peki şimdi ne olacaktı? Gurur yapıp buradan gidemezdim, anında yakalardı Emir. Ama burada da kalamazdım.
Ne olacaktı şimdi?
" Derler ki, yeni yıla nasıl girersen öyle devam eder. Biz seninle öpüşerek girdik, yani bir yıl boyunca," Lafını kesip hırladım.
" Avucunu yalarsın Korhan." Dediğimde serseri bir bakış attı.
" Bu konuda başka bir fikirlerim var." Dediğinde aklımda canlanan fikirlerle yüzümü buruşturdum.
" İğrençsin. "
" İçin fesat senin, belki başka bir şey dedim?"
" Seni tanıdığım şu kıza zaman içerisinde ağzından hayırlı bir cümle çıkmayacağını pekala biliyorum. "
" Peki öyle olsun. " Dedi ve arkasını dönüp kendine yeni bir şarap daha doldurdu. Ardından manzarayı gören koltuğa oturup bir kolunu koltuğun arkasına atıp, elindeki şaraptan büyük bir yudum aldı.
" Beni öperken sarhoş muydun? " Yanına oturmadan önce kendime bir kadeh daha şarap koydum. Ardından yanına adımlayıp koltuğun kenarına oturdum.
" Bir kadehle sarhoş olacak kadar toy değilim." Gözlerini devirip devam etti. " Seni ayıkken öptüm ve pişman değilim. "
" Anladık pişman değilsin." Diyip küçük bir yudum aldım. Korhanın dudakların kırvrıldığına şahit olmuştum.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
HARE
Teen FictionEn dibe battığını düşünen genç bir kız, nefes almak istiyordu ama boğazında hep bir el vardı. Görünmez bir el, geçmişin kanlı gölgesi. İçinde ki küçük kızı korkutan ve yaralayan eller. Genç kız bir mucize istedi,ilk defa kendine inanmak ve güvenmek...