9.Bölüm

35.9K 1.4K 432
                                    

Keyifli okumalar...

Yaranı ne kadar kaşırsan o kadar kanatırsın. Ama bazı yaralar vardır ki, sen elini bile sürmezen de kanar durur. Korhanın sürekli kanayan yaram olmasından korkuyordum. Duvarları vardı onun, sınırları vardı.

Ne o ne de ben. O sınırları aşamazdık. Bu sefer o duvar darbe alır üzerimize yıkılırdı.

Artık enkazda değil. Normal yaşamak istiyordum.

Şuan Korhanın benim için aldığı kıyafetleri küçük valize diziyordum. Akşam olmuştu. Yaklaşık beş altı saat uyumuştum. O süre içinde de Korhan gidip benim için ihtiyacım olan her şeyi almıştı. Aldıklarının içinde iç çamaşırı takımları da vardı. Hepsi düz sadeydi. Bedenini tabii ki de tutturamamıştı. Sütyenler bir beden küçüktü. Ve muhtemelen giydiğimde taşacak daha büyük gözükmekerini sağlayacaktı.

Kapı çaldığında arkamı dönmeden gir dedim. Kapı açıldı. " Yarım saate çıkarız, hazır mısın?" Dediğinde ona döndüm.

" Valizi hazırladım. Üstümü giyinip aşağı iniyorum."

" Tamam bekliyorum." Diyip kapıyı kapatıp çıktı. Kenarda duran kendi çantamdan lila kısa kazak çıkarıp, altına da bilekte biten yüksek bel pantolon çıkarıp yatağın üzerine koydum. Fazla mı inceydi? Arabanın içinde çokta üşümeyeceğimi düşünerek üzerimi giyindim. Üstümde ki fazla dardı ve gögüslerim fazla büyük duruyordu.

Valizi alıp kapının kenarına koydum. Aşağı inmeden önce dişlerimi fırçalayıp, saçlarımı taramam lazımdı. Banyoya girip kısa zaman içerisinde işlerimi halketip çıktım. Şaçlarımı açık bırakmıştım. Valizi ve çantamı alarak odanın kapısını kapatıp aşağı indim. Korhan ve babaanne kapıda beni bekliyorlardı.

" Ver onu, ben taşırım." Diyip elimden aldı valizi. İki tane büyük valiz daha vardı.

Ayakkabıları giyip kenara geçtim. Babaanne koluma girdiğinde ona baktım. Gülümseyerek bana bakıyordu. Bir şey demeyip yalandan gülümsedim. Şu kola girme olayından nefret ediyordum. Ama karşımda ki insan, kırmak istemediğim biriydi. O yüzden susmayı tercih ettim. Korhan kapıyı kilitlerken ben asansörü çağırdım.

Şu an her şey o kadar garip ve saçma geliyordu ki. Bilmediğim bir şehire gidiyordum, daha yeni tanıdığım insanlarla. Ördüğüm duvarlar ne ara yıkılmıştı da ben her şeye evet diyen bir kadın olmuştum? Asla yapmayacağım şeyleri yapıyor olmak beni korkutuyordu.

Ona neden hayır diyemiyordum?

O kimdi? Karşı gelmek bu kadar zor muydu?

' Bütün bunları giderken düşünmen ne kadar da mantıklı.' İç sesime gülmek istedim. Cidden gider ayak neden bunları düşünüyordum ki?

Fazla düşünmek iyi değil Hare. Rahatla, düşünme. Akışına bırak. Evet böyle aynen böyle. Hafif hafif düzenli nefes alıp verdim. Asansör gelmişti, bu daracık asansöre üç kişi nasıl binecektik acaba?

" Korhan oğlum biz Hare kızımla birlikte binelim. Sen valizleri al sonra gel. Şimdi tıkış tıkış olmayalım." Dedi ve belimden beni asansörün içine ittirdi. Korhan'nın yüz ifadesi fazlasıyla komik duruyordu.

" Babaanne sen valizlerle birlikte in. Biz Hare ile peşinden geliriz. "

" Üzerime iyilik sağlık. Oğlum kafayı mı yedin? Yaşlı başlı kadınım ben. Sen gencecik dalyan gibi çocuksun maşallah. Hadi hadi oyalanma da indir şunları aşağı." Korhan bir kaç saniye babaannesine baktıktan sonra valizlerle birlikte diğer asansöre gitti.

HARE Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin