Bölüm şarkısı : Zeynep Casalini - dokunma bana
Keyifli okumalar.
Binlerce kez düşüp yenildiğim adamın gözlerinde gördüğüm hayal kırıklığı beni sarsmıştı. Orada dikiliyordu, öylece duruyordu. Yavaşça yerimden kalktım. Azeran nereye baktığımı merak edip başını omuzunun üstünden arkasına çevirdi. Korhanı gördü, onun da bakışları ona kaydı.
Bana hayal kırıklığı ile bakan gözleri, ona büyük bir öfke ve kıskançlıkla baktı.
Ona doğru bir adım atacağım sıra da Azeranın sesiyle durdum.
" O adam kim Hare?" Diye sordu saf bir merak duygusuyla.
O adam benim sevdiğim adam diyemedim. Şu an bütün dünya konuşsa cevap verecek halim yoktu. Sadece şimdi gidip Korhana sarılmak istiyordum. Yanlış anlamasını istemiyordum. Ona bitti demiştim. Ve şimdi o beni bir başkası ile görmüştü. Yaşadığı duyguyu biliyordum ama hissedemiyordum. Ben onu başka bir kadınla görsem tepkim nasıl olurdu kestiremiyorum.
Ama Korhan beni başka bir adamla görmüştü.
Kaç salise, kaç saniye geçti. Korhan büyük bir adım attı ölüm sakinliği ile. Bu kopacak büyük bir kıyametin habercisi miydi?
Adım attı, attı ve önümüz de iki üç adım kala durdu.
" Başka birisi olduğu için mi bitti dedin? Beni bunun için mi terk ettin Hare?" Dedi öfkeyle. Her bunun için mi dediğinde tükür gibi söylemişti.
" Yanlış anladın Korhan. Benim seni neden terk ettiğimi biliyorsun. Azeran ile hiçbir alakası yok. O benim patronum. " Ses tonumu ne kadar normal tutmaya çalışsam da titremesine engel olamıyordum.
Korhan sinirle güldü. Başını çevirip Azerana baktı. Azeran o kadar rahattı ki, sandalye de hiç istifini bozmadan oturuyordu. Şu an sessiz kalıyor, olayı anlamaya çalışıyordu.
" Ben yanlış anlamadım Hare. Doğru anladım. Sen benim ellerimden gerçekten kayıp gittin. Çok doğru anladım." Tane tane her bir kelimesini büyük bir yenilmişlikle söyledi.
Her zaman omuzları dik olan adamın omuzları düştü. Ruhu bedenin içinde can çekişiyordu. Yüzü sinirden kasılmaya başlamıştı. Ama yine de bana aşkla bakmaktan geri kalmıyordu. O güne inat daha bir aşkla bakıyordu.
" O benim sadece patronum. Başka hiçbir şey olamaz. Senden ayrılsam bile başkası ile olacağımı nasıl düşünürsün?" Ona adım attım ve aramızda ki mesafeyi tamamen kapattım.
" Dilim bitti dese de, sen hep kalbime kulak ver Korhan." Elini tutmak istedim, ama buna izin vermedi. Kendiyle bir savaşa girerek geri çekildi.
Benim ona yaptığım gibi. O da benden çekildi.
" O gün sadece ağzından çıkanlara değil, gözlerinde olan intikama da yenildim. " Göz bebeklerine düşen hüzün, içimi yakmıştı.
" Hare," Dedi Azeran ayağa kalkarken. " Bu kim?" dedi dik dik Korhana bakarak.
" O siktiğimin çenesini kapatacak mısın yoksa ben ağzında ki bütün dişleri kırıp eline mi vereyim?" Dedi nefretle Azerana bakarak. Onu kışkırtmaya çalışıyordu. Kendini zorlukla tuttuğu o kadar belliydi ki. İstiyordu ki ilk önce Azeran ona atak yapsın, o da bütün sinirini atsın üstünden ona karşılık vererek.
" Ne diyorsun lan sen? Neyi kimin eline veriyorsun?" İlk defa Azeranı böyle gördüm. Korhan sinirle gülüp ardından yüzünde ki ifadeyi bir anda silip Azeranın yakalarından tutarak ona kafa attı. Çığlık atıp ani bir refleksle geriye bir adım attım. Azeran kendini çabuk topladı, o da Korhana bir atak yapacakken Korhan onun elini havada yakalayıp ters çevirerek kafasını masaya yatırıp, elini sertçe bastırarak kafasını masadan sürekleyip onu yere düşürdü.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
HARE
Novela JuvenilEn dibe battığını düşünen genç bir kız, nefes almak istiyordu ama boğazında hep bir el vardı. Görünmez bir el, geçmişin kanlı gölgesi. İçinde ki küçük kızı korkutan ve yaralayan eller. Genç kız bir mucize istedi,ilk defa kendine inanmak ve güvenmek...