Gençler... Bu bölüme kadar okuduğunuz için çok teşekkür ederim^^ Bu bölüm, dönüm noktası diyebilirim. Hadi heyecaaan!
*Her kalp bir mezarlıktır. İçinde yalnızca yaşayan ölüler vardır...*
Derin'den...
Hâlâ daha sıkıcı geçiyordu parti. Ta ki Giraylar gelene kadar...(!)
"Vaay, Derin Hanım?" dedi Giray,göz kırparak. Gülümsedim.
"Hiç bakma öyle kaçak! Zorla geldim." dedim, omuz silkerek. 'Tabi tabi' bakışlarını atıyordu.
"Merhaba," dedi Çağatay soğuk bir ifadeyle. Aynı şekilde karşılafı onlar da. Mert ve Ayaz bana bakıyordu. Gökçe, Giray'ın koluna girmişti. Ayaz'ın yanında da bir kız vardı ve Mert'in yanında da Dilan vardı.
"Bu elbisenin de hesabını sonra alacağım, hatırlat!" dedi Giray sinirle. Gülümsedim. Yapardı Vallaha!
"Hatırlat bir ara da hatırlatayım." dedim göz kırparak. Göz devirdi.
"Beynim yandı kesin." dedi Mert, yüzünü buruşturarak. Omuz silktim ve Giray'a döndüm.
"Hakan ve Can yok mu?" dedim merakla.
"Can şehir dışında. Hakan'da geç gelir herhalde." dedi Giray. Kafa salladım. Yoklama alacak değiller ya canım!
"Ha bu arada tanıştıramadım." dedi Ayaz, gülerek.
"Esin, kız arkadaşım." dedi, yanındaki kızı göstererek. Kafamı salladım ve kızın uzattığı eli sıktım. Suratında, anlayamadığım bir ifade vardı. Gülümsüyordu ama sade bir gülümseyiş değildi bu.
"Memnun oldum, ben de Derin." dedim, zorla gülümseyerek. Kafasını salladı. O sırada gözüm arkada duran ve bize sinirle bakan kıza takıldı. Yonca...
"Ne oldu?" dedi Çağatay kısık bir sesle ve baktığım yöne döndü.
"Önemli değil." dedim, geçiştirerek. Çağatay, bir bana bir Yonca'ya baktı ve kafasını salladı. Sormadığına sevindim. Yoksa işin içinden çıkamazdım.
"Ee Derinciğim, Ayazlarla nasıl tanıştınız?" dedi Esin, oturduğu yerde doğrularak. Giydiği lacivert elbise, dizlerine kadar ve dardı. Düşük omuzlu, oldukça belirgin göğüs ve sırt dekoltesi vardı. Buna rağmen rahat oturabiliyordu ya, helal olsun(!).
"Giray ve ben çok yakın arkadaşız, eskiden beri. Ayazlarla da bu yıl tanıştım." dedim zorla gülümseyerek.
"Anladım. Ayaz'da bana senden bahsetti." dedi yapmacık bir ifadeyle gülümseyerek. Şaşırdım, ne diye bahsetti acaba? Ruh hastası manyak!
"Yaa, öyle mi?"
"Hı hı." dedi sinsice. Bu kız niye böyle ya?
"Neyse, ben bir lavabiya gideyim." dedim ayaklanarak.
Lavaboya girdim ve aynanın karşısına geçtim. Kumsal'ın dokunuşları suratımdaydı ve belli oluyordu.
Bir anda kapı açıldı ve içeriye giren kişi Esin'di. İçerideki iki kızı dışarı çıkardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Oyun ve Gerçek {Seri Tek Kitaptır} •Wattys 2020
Teen Fiction| İLK KİTAP BİTTİ | Derin, babasının mesleği sebebiyle taşındığı bu mahallede, karşılaşacağı birçok şeyden habersizdir. Bu, bazen aşk, bazen arkadaşlıktır... Ama en çok ta, gerçek sevgidir öğrendiği... ~~~ *Oyunlar beraberinde gerçekleri getirdi ve...