37. Bölüm : Sadistik!?¡¿

136 18 14
                                    

Bölüm Şarkısı : Unutmak o kadar kolay mı sandın?

  
   2 Hafta Sonra...

       Ateş'ten...

       Güneşin doğmasıyla birlikte, oturduğum koltuktan kalktım ve elimi yüzümü yıkamak için banyoya girdim. İki gündür gözüme uyku girmiyordu. Nasıl girebilirdi ki? Sevdiğim kız o soğuk odada tek başına, habersizce yatarken nasıl rahat olabilirdim?

    Evet, ölmemişti... Ama o gün doktor, durumunun kritik olduğunu söylemişti. Ondan sonra da bir daha uyanmadı derin. Düne kadar durumu daha da kritikti. Dün birkaç tepki vermiş Kumsal'a. Bu gün de ben girecektim yanına. Kaç haftadır sadece ailesini alıyorlardı. Dün de Kumsal'a tepki verince, doktorlar arkadaşlarının iyi geleceğini düşünüp, bizi de kabul etmişlerdi.

     Banyodan çıktım ve odama girdim. Kimse daha uyanmamıştı. Ben de üzerime siyah kot ve siyah tişört giyindim. Hava bugün soğuk olduğu için, siyah kot çeketimi de aldım. Saatimi de koluma taktım ve elimle saçlarımı karıştırıp, odamdan çıktım. Gamze, uykulu gözlerle bana bakıyordu.

   "Hastaneye mi?" dedi gözlerini ovarak. Tebessüm ettim ve kafamı salladım.

   "Ateş," dedi yanıma gelerek. Ben ne diyecek diye beklerken, kollarını belime doladı ve başını göğsüme yasladı. "İyi olacak, gerçekten." dedi yatıştırmak istercesine ses tonunu tutarak. Gülümsedim ve bir elimi beline koydum. Diğer elimle de saçlarını okşadım. Küçük prensesimizdi bu bizim.

   "Biliyorum meleğim." dedim iç çekerek. Gülümsediğini, gerilen dudaklarından anladım.

   "O çok güçlü! Hatırlasana, kafasına vazoyu attığında bile vazo kırılmıştı." dedi kıkırdayarak. Ben de gülümsedim. Benden ayrılıp gülümsedi.

   "Sen şimdi git, ben de bizimkileri uyandırıp geleyim."

   "Tamam," dedim ve alnını öpüp evden çıktım. Arabama bindim ve hastaneye sürdüm.

      Gamze'den...

   Ateş çıktıktan sonra arkasından bir süre baktım. Ne kadar çok seviyordu...(?) umarım hep böyle kalırlar.

    Bugün beni Yağız götürecekti, dün öyle söylemişti. Yağız'ın odasına doğru yürüdüm ve kapısını tıklattım. Ses gelmeyince içeriye girdim. Uyuyordu... Gülümsemeden edemedim.
    Ağır adımlarla yanına gittim ve baş ucuna oturdum. Yüzü, uyurken bile sinirli bir haldeydi.

   "İzlemen bitti mi?" dedi alayla sırıtırken. Gözleri kapalıydı hâlâ. Gözlerimi kocaman açtım.

   "Kalk be! Ne izlemesi? Hadi hastaneye bırakacatın beni!" dedim onu dürterek. Gözlerini aniden açtı. "Uyanmış mı?" dedi heyecanla. Dudak büzdüm.

   "Bilmiyorum, ama hayır herhalde. Ateş'le sabah karşılaştık." dedim iç çekerek. Yatakta aniden doğrularak oturur pozisyona geldi.

   "Umarım iyileşir." dedi beni kendine çekip sarılarak. "Umarım..." dedim boğuk çıkan sesimle.


            Derin'den...

Oyun ve Gerçek {Seri Tek Kitaptır} •Wattys 2020Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin