8

2.2K 94 7
                                    

Haydi başlayalım

Umut
Aras
Sedat
Rıza
Yekta

Umut Rizadan aralandiktan sonra, evin yolunu tutu. Arabaya ihtiyaci yoktu Satıcının da işine sabah bakacaktı. Havayı ta derinlere çekmeye çalışıyordu. Göğsü aldığı derin nefeslerden kalkıp iniyordu. Saate baktığında daha 10 olduğun görüp mezarlığa gitmeye karar verip yoluna devam etti. Babasının mezarına yaklaşıp yanında oturdu. Işten güçten tez-tez gelemiyordu. Otlarını temizleyip gelirken aldığı suyu toprağa döktü. Gülleri güzel görünüyordu. Demekki herkes onun gibi gelmemezlik yapmıyordu. Kardeşinin dert ortağı babası olduğunu üç yıl önce anlamıştı. Derinden iç çekti.
"Baba yine kardeşim geldi yanına değilmi, bana anlatamadığı ne derdi vardı sana söyledi, toprağından medet umdu değilmi? Yetemiyorum ki, ben senin gibi olamıyorum ona babalık yapamıyorum. Bazen başkalarının derdine o kadar koşuyorum ki, eve gittiğimde kiminse yüzüne bakacak halim kalmıyor. Anlıyorsun beni değilmi baba? Sen olsaydın bende şimdi herkes gibi olurdum. Keni işimde, evimde, kardeşimle dertlerimizi paylaşır hatta belki gıybet gecesi bile yapa bilirdik." derin nefes aldı. Cümleleri kurmakta bile yetersizdi şuanda.

"Yine elimdeki kanla savaşamayıp geldim yanına, bıraksam bu işleri, belkide komiser haklıdır bu babalık işler bana gore değil ha. Benden ne çocuklara, ne aileme nede bir başkasının ailesine baba olur. Daha kiminse sevmenin nasıl duygu olduğunu bilmiyorum" gülümsedi aklından 'Sedat bu dediğimi duysa yakama yapışırdı' diye geçirdi.

Yavaş-yavaş ayaklanıp babasıyla vedalaştıktan sonra evine gitti. Eve geldiğin de annesi ile teyzesi salonda oturmuş sohbet ediyorlarken buldu. Gozleri kardeşini arıyordu. Ne olursa olsun onunla gece uyumasana dertleşecekti.

Aynurun kapısını çalıp davet bekledi, zaten hem gel diye söylemişti kardeşi.

"Abim napıyorsun?"

"Hiç öylesine, gelsene abiBirşeymi oldu"

"Sadece bu gece senle uyuya bilirmiyim?"

Umut çekinerek sormuştu sorusunu, en son ne zaman Aynurla uyumuştu. Aynur kafasını sallayıp, gülümsedi.

Bir derdinmi var abi

"Yok, senin varmı, küçüğüm, benimle herşeyi konuşa bilirsin, ne olursa olsun, sana hiç kızmam ben"

"Nasıl yani buraya benimle konuşmaya mı geldin?"

"Evet biliyorum sana iyi abi olamadım, hatta çok kötü oldum, ama benide anla kuzum ben abilik, babalık nasıl yapılır bilmiyorum ki"

Aynur abisinin sözlerine burukca Gülümsedi ve başını abisinin sözlerine koyup " mesela saçlarımı okşayarak babalık yapa bilirsin, imm sonra bana kocaman sarılarak abilik yapa bilirsin, bazen benimle biraz konuşarak dertlerini bölerek banada kardeşlik yapma hakkı verirsin" dedi. Umut gözlerini kocaman açıp "bu kadar basitmi yani, ee ben bunu hergün yapa bilirim." deďi.

"Evet abicim bukadar basit. Şimdi söyle bakalım, neden hergün gülümsemen birazda kayboluyor?"

"Öylemi oluyor, hiç farkında değilim? Peki sen söyle bakalım babamla dertlesecek kadar ne derdin var?"

"Sen ne zamandır biliyorsun benim babamla dertleşdiğimi? Ve farkında değilim demekle kurtulamazsın"

"Biraz uzun zamandır biliyor ola bilirim. Hergun biraz anlatsam ve karşılık olarak sende anlatacaksın"

"Anlaştık. Hadi başla bugünün sırını alalım senden"

"Ilk olarak ne olursa olsun kızmak yok ve bende kizmiycam. Babam öldüğünde, sizlere nasıl bakıcam diye kafayı yiyordum. Hayalleri vardı, seninde vardi ve annem kötü durumdaydı. Rıza abi bana çalıştığı yerde iş ayarladı. Bir kahve dükanı, küçük değildi ve sadece iki çalışanı vardı. Parası kötü değildi ama yetmiyordu. Sonra haftanın 4 günü orda diğer 3 günü ise bokus salonunda çalışmaya başladım. Hani şu annem eve geç geldiğimde terlikle kovalıyordu ha beni, o zamanlarda bakıştan sonra kahveye gidip mesaiye kalıyordum. Bokus salonunda yerleri silir, bokusçularin döndüklerini toparlardım. Aralarda ise bokus yapardım" dedi burukca kardeşinin gözleri dolmuştu, o kötü hiss etmesin diye elinden geldiğince güldü. "Tamam konuyu kaynatma sıra sende" dedi. Kardeşinin saçlarını hala okşamaya devam ediyordu.

"Bende sır olarak şunu söyleyeyim, babam öldükten sonra her gece sen gelene kadar seni beklerdim. Kaç olursa olsun, sen o kapıdan girmeyene kadar uyumazdım. Senide kaybederim diye deli gibi korkuyordum."

Umut kardeşine baktı, kendisi acı çekerken kardeşine de çektiriyormuş meğer. Kardeşler sıkıca sarılıp azıcık birşey söylemiş olsalarda ne kadar rahatladıklarını anladılar. Hergün biraz konuşsalar ıkiside yanlız kalmazlardı. Geçte olsa bunu fark etmelerine mutluydular. Sarılıp uyumak için yumdular gözlerini.

👦🏻👦🏻👦🏻👦🏻👦🏻👦🏻👦🏻👦🏻👦🏻👦🏻👦🏻👦🏻👦🏻👦🏻👦🏻👦🏻👦🏻👦🏻👦🏻👦🏻

Bu bölüm biraz aile dramı gibi oldu ama inseAllah beğenirsiniz

Sizleri seviyorum❤🌈

Ha unutmadan buraya Aynuru bırakıyorum.

Ha unutmadan buraya Aynuru bırakıyorum

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
Gizemli Mafya (Gay)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin