IYi okumalar kuzularım 🏳️🌈🤍
Aras sesini duyduğu sevdiğinin, sesinin kısılmasından anlıyordu iyi olmadığını. Rızayı aradı hemen
"Efendim Aras"
"Umutla konuştum"
"Iyimiydi, neredeymiş"
"IYi değildi yani söylemedi. Bana bulmamak gerektiğini söyledi ama yinede buldum yerini"
"Gitmiyecekmisin?"
"Gidemem"
"Konumu at ve siktir git, ben giderim"
Telefon yüzüne kapanmıştı. Konumu attıktan sonra dayanamayıp oda sürdü arabayı otelin yanına. Rızanın arabadan inip otele girdiğini izledi.
Rıza Umutun oda numarasını öğrenip odaya çıktı. Kapıyı çaldığında Umut kalkıp kapıyı açtı. Rıza gördüğünde şaşırmayıp yatağa oturdu. Rızada onu takip edip yanına geçti. "Gelmedi"
"Gidemem dedi"
Uzanıp kollarını başının altında birleştirdi. Gözlerinin kenarlarından süzülen yaşlar artık yollarına alışmışlardı. Sessizce akarken Rızada kardeşinin çöküşünü izliyordu. Dünden suratında yara izleri. Ağlamaktan gözleri kan kırmızısı, göz altları çökmüştü.
"Herkes seni merak ediyor"
"Biliyorum, hiç dağılmış Umut görmemişlerdi, şimdi toparlanamayan Umutu görmeye dayanamıyorlar"
"Öyle değil, seni seviyorlar"
Umutda biliyordu sevdiklerini, şimdiye kadar kendisinden ödün verdiği insanlardı hepsi, yutkundu.
"Babamın ölümünde bile kardeşimi annemi düşünüp ağlayamadım. Yanımda olan herkes sen güçlüsün, bu iki kadın sana emanet dedi. Birinizde gelip omuz vermediniz lan ağla bir günde büyüdün diye. Şimdi sevdiğimiz adam onu öpdüğümden 2 gün sonra, kolana bir kız takmış karşıma çıkıyor. Ben güçlü değilim be abi"
Rıza, Umutun haklılığı ile utandı. Oda sormamıştı, omzuna vurup güçlü olduğunu söylemişti.
"Özür dilerim"
Umut kafasını bile kaldırıp bakmadı özür dileyen adama "niye özür diliyorsun ki, nerden bilecektin koşmaktan, çalışmaktan, yorgunluktan geceleri uyuyamayan Umutu. Seninde bir suçun yok, suçlu babam. Şimdi gidip çıksam ailemin karşısına desem bir erkeyi sevdiğimi kim basacak beni bağrına? Sen söylesen, sevdiğinin elinden tutsan belki çekip gide bilirsin, ben nereye giderim, başlarına koyacak bir abim, babam yokki"dedi.
Rıza her sözünün altında daha fazla yükleniyordu omuzları. Evet iş adamı ve yeterince zengindi. Çekip gitse babası baka bilirdi annesine, Umut ne yapacak?
"Hay sikeyim böyle işi"
"Aynen"
Biraz daha oturduktan sonra ayağa kalkıp otelden ayrıldılar. Aras Umutun yorgunluğunu, parçalandığını gördüğünde gidemediği için kendisine küfürler etti.
Umut eve geldiğin de kimseyle konuşmayıp odasına girdi. Kapıyı kilitleyip yatağına uzandı. Gözlerini kapatıp uykuya dalmaya çalıştı. Biraz uyuyor sonra hemen uyanıyordu. Böyle bütün gün uyuyup uyandı. Rıza kapıyı çalıp "yemek yeseydin abim" dedi. Umut ses vermediğinde Rıza yine ayrıldı odanın önünden.
Arasda üzgündü ama Umutun evine geldiğini gördüğünden rahatlamıştı. Yemek yemiş hatta biraz uyumuştu. Elif kafasına kafasına vurup neden gitmedin desede Aras cevap veremiyordu.
Umut hergün rutin şekilde işine gidiyor, sonra eve gelip yatıyordu. Bazen annesi için sofraya oturuyor ama lokmalar boğazına dirilince kalkıp yendiğinde kusuyordu. Arkadaşları ne kadar konuşmaya çalışsa da sadece iyi olduğunu söyleyip konuyu kapatmıştı.
Rıza bir çözüm arıyordu ama yinede bulamıyordu. Sonunda bir iş bulmuşlardı. Yakinlarda yeni yer altı dövüş açıldığını ve dövüşe giren insanları ya sakat yada ölü bulunduğunu öğrenen Rıza bunun Umutu hayata dondurecegini düşündü.
Umutun odasına girip " abi bir iş var" ilanları anlattığında, Umut "ilk test edelim, sonra polise haber veririz. Çocuklarında ara gelsinler" dedi.
Çocuklar geldiğin de, hepside mutluydu Umut sonunda iki kelimeden fazlasını konuşacaktı.
"Benle Rıza bir yekta ve Sedat da bir içeri gireceğiz. Ben dövüşeceğim ama adamı bayıltmaya çalışacağım bu sıradada Yekta kamera yerleştirmeye çalışacak, sonra Sedat da kamera kaydını polise mektup şekilinde adresi ile gönderecek"
Herkes razilasdiktan sonra, akşam aynı yere gittiler. Umut adamlarla konuşup içeri aldılar ve karşısına iri sayılacak hatta Umuttan iri birini verdiler. Umut 1 haftada çökmüştü. Umut ilk başta dövülmeyi seçti. Güzel bir dayak yedikten sonra adamı dövdü sonra ise kulağı ile omzu arasına vurup adamı bayilttı. Rıza bunun böyle olacağını düşünmemişti. Umut resmen isteye isteye dövülmüştü.
Umut kapıdan çıktığında Rıza yakasından tutup duvara çırptı. Sedat ve Yektada artık yanlarındaydı.
Rıza bağırmaya başladı. " Lan şerefsiz kendini öldürtmeye mi çalışıyorsun? Günlerdi yemek yemiyorsun, lazım olmadıkça şu bile içmiyorsun bide şimdi kendini dövdürüyorsun"
Umutun hali kalmamıştı.
"Gözümün önünde eriyip gitmemek için gidip onu öldürmem gerekiyorsa, gidip yapayım"
Rıza sözünü bitirip bıraktı Umutu. Umut korkuyla ayağa kalktı. Rıza artık arabasına binip gaza basmıştı.
Umut Yektaya bakıp "beni yetiştir ona, birşey yapacak ona" dedi. Sesi hem ağlamaklı hemde korkuyla doluydu.
Yektanin arasına binip Rızanın peşine düşdüler.
Rıza arabayı son sürat sürüp Arasın evinin önünde durdurdu. Saat gece yarısıydı. Kapıyı yumruklamaya başladı.
Aras uykudan uyanıp kızgınlıkla kapıyı açtı. Kapıyı açar açmaz Rızanın yumruğu mu yemesi bir olmuştu.
😶😶😶😶😶😶😶😶😶😶😶😶😶😶😶😶😶😶😶😶
Ayy böyle yerde kesmeyi sevmem aslında ama ne yapa bilirim ki merak iyi şeydir.

ŞİMDİ OKUDUĞUN
Gizemli Mafya (Gay)
Romance"neden beni koruyorsun?" başını polise çevirerek, polis anlamamış gözlere baktığında "hem benim yanlışımı yakalamak için an kolluyorsun, hemde beni korumaya çalışıyorsun, neden?" Diye sordu. "Çünkü ben suçunu kanıtlayamadım insanların, suçlu olduğ...