Gizemli Mafya (Gay)

31

IYi okumalar kuzularım 🖤🤍

Yediyi yumrukla arkaya giden Aras elini yeni yeni kaybolmaya başlayan yaranın yeniden patlaması ile akan kana vurdu.

"Ne oluyor lan"

Rıza üstüne yürüyüp " Ne mi oluyor ha, nemi oluyor" deyip yumruğun indirdi. "Kardesim her gün gözümün önünde ölüyor" dedi ve devam etti " senin yüzünden, senin içini siktigim sevdan yüzünden hergun kendini öldürüyor"

Rıza yine yumruğunu indirecekken kolundan biri tutu. Arkasını döndüğün de Umutu gördü. Yüzü gözü kan içinde olan kardeşi. Daha  fazla sinirlenirken Yekta ve Sedat da Umuta yardım edip Rızayı Arasın üstünden kaldırdılar. Rızayı tutarlarken Umut dizlerinin üstüne çöküp Arasın yüzünü aldı ellerinin arasına " lan ben bakmaya kıyamadığım yüze nasıl vurdun öyle" dedi. Rıza "bende sana kiyamiyorum ama o ağzına sıçıyor" dedi sinirle. Yekta ve Sedat şoka uğramış halde ortada dönen muhabbeti anlamaya çalışıyorlardı.

Aras elini kaldırıp Umutun yaralı, kanlı yüzüne koydu. "Sana kim kıydı, neden bu durumdasın" inceledi sevdiğini zayıflamış, çökmüş, yüzü yara içinde idi. ""zayıflamışsın" derinden nefes aldı. Ama aldığı kokuyu sevmedi "kokun bile değişmiş".

Umut başını sallayıp "boş ver beni hadi kalk yüzünü temizleyelim" deyip başını kaldırdığında kızı gördü. Sonra ellerini yavaşça ayırdı Arasdan yutkundu. Ayağa kalktı "özür dilerim sizden arkadaşım adına, sende kalk  sevgilin yüzünü düzeltsin" deyip arkasını döndü. Gözlerinden düşen yaşi kendi fark etmeden arkadaşları etmişti. "dÜşün  önüme" dedi. Üçüde önden yürümeye başlayıp çıktılar kapıdan gidecekken Aras arkalarından çıktı. "Umut" dedi. Umutun ayakları durdu, arkadaşlarıda onla beraber, "bence yüzünü sevdiğim adam temizlemeli" dedi. Umut duyduklarıyla kaslarını çattı. Tam adımını atarken "aptal benim kardeşim o, seni seviyorum anlamadın mı?" Dedi. Bu defa arkadaşları Umuttan önce dönmüşlerdi. Umut arkasını dönüp Arasa taraf yürüdü. Arasda beklemeyip ona doğru geldiğin de orta yerde sarıldılar birbirlerine. O kadar sıkı sarildilar ki, kimsenin ayırmasına izin vermemek istermiş gibi. Ayrıldıklarında ellerini yüzlerine çıkardılar Umut ağlayan gözlerle kendisine bakan mavi gözlü çocuğa " ben yaşlı mavi gözlerini hiç sevmedim"  dedi çocukça bir sesle, Arasda Umuta bakıp bende "bu kokunu  hiç sevemedim" dedi. Bir anda Elif "ay sonunda geldiğinden beri burnumdan getirdiniz lan sizin sevginizde, izdirabinizida siksinler" dediğin de herkes gözlerini büyütüp ona baktı. Aras "sana küfür yok dememişmiydim" dediğin de Elif "ups, ya Arasım, bitanem sen sevgilinle koklaşsana bende kahve yapayım ama hadi içeri şimdi kovacaklar bizi burdan" dedi. Aras gülüp başını salladiginda Umut "sana öyle seslenmesin" dedi. Aras kahkaha atıp "kıskanma söylerim seslenmez bidaha" dedi. 

"Arasım biz gidelim, çocuklara anlatmam gerekenler var. Yarin görüşürüz"

Umut birdaha sarıldı sevdiğine, ayrılmak istemiyordu. Sanki ayrılsa rüyadan uyanacak gibi hiss ediyordu. Başını Arasın boynuna dayayıp kokusunu çekti içine, Arasda aynısını yapıp, sevdiği koku ile gülümsedi. "Sevgilim bırakmazsan nasıl gideceksin"

Umut başını kaldırıp baktı parlak gözlerle sevdiğine "sen ne söyledin"  Aras gülüp bilmemezlikten geldi. "Ne söylemişim?"

"Bana nasıl seslendin"

"Umut"  "hayır"

"Aptal"

"Ya söylesen ölürmüsün"

Aras kahkaha attığında Yekta sınırlı gözlerle iki aktarla bakıp "Lan götümüz dondu" dedi.

"Hadi git arkadaşların ölüm emrimi vermeden"

Umut başını sallayıp arkadaşlarına taraf yürüdüğünde Aras "Umut" diye seslendi. Umut mutlulukla arkasını döndüğünde Aras "iyi geceler" dedi. Hepsi kahkaha atıyordu Umutsa yüzünü buruşturup sanada dedi.

Yekta çok sinirli bakıyordu Umuta, ne hiss edeceğini, ne söyleyeceğini bilmiyordu. O, gay olduğuna birşey demezdi ama ya annesi öğrenirse, mahallede duyulursa? Bunları düşünmek herzamanki, gibi Yektaya kalmıştı. Kardeşi mutluydu, Rıza desen herkesden önce anlayıp destek olmuştu ama Sedatinda yüzünde bilinmezlik vardı.

Geç olduğu için eve gitmemiş, mahalledeki takılmak için kullandıkları bos eve gitmişlerdi. Umut yol boyu soru sormayan arkadaşlarının yüzüne baktı sonra boğazını temizleyip size girdi.

"Neden susuyorsunuz, birşey demiyecekmisiniz?"

Riza: beni biliyorsun anladığımdan beri yanındaydım ve her zamanda olucam.

Umut gözlerini Sedatin gözlerine kaydırdı. 
Sedat: şey ben galiba hala şoku atlatamadım.

Umut arkadaşının sözü ile başını gözlerinden ayrık yere eğdi. Kulaklarına dolan kahkaha ile hemen kafasını kaldırdı. Sedat gülüyordu yada anırıyordu.

Sedat: lan, ben sana kocam, kocam dedim, sen gittin kendine koca buldun, hahahaha mmüneccimişim haberimiz yokmuş.

Umutda Sedatin sözleri ile güldü. Sonra sedat kahkahasini, gülümsemeye çevirip "oğlum tabiki yanında olucam lan, sadece artık sana ortalık yerde yavışaya bilmeyeceğim" deyip Umuta sarıldı.

Şimdi sıra kardeşindeydi. Korkuyordu tepkisinden. Umut ismini çekmeden Yekta ayağa kalkıp "şey bana biraz zaman ver" dediğin de, hepsi ayağa kalktı. Umut dolu gözlerle yanından hiç ayrılmayan arkadaşına baktı. Rıza kaşlarını çatıp " ne zamanı lan" dediğin de Sedat da Yektanin omzundan tutmuştu. "Kusura bakmayın ama ben senin öldürmek için gittiğinde, öğrendim bunun sevgisini, kardeşim dediğim adamın. Sevdiği insanı yargılamamdan korkup bana anlatmayan o, zaman isteyince suçlu olan benmiyim?" Sözlerindeki hakkı, Rıza anladığında çatık kaşları normala çevirdi. Yekta başını yerden kaldırmayan arkadaşına bakıp "yazık" deyip omzunu Sedatdan kurtarıp cikti

🌈🌈🌈🌈🌈🌈🌈🤣🤣🤣🌈🌈🌈🌈🌈🌈🌈🌈🌈

🥰😍