20

1.8K 76 3
                                    

Iyi okumalara kuzularım 😍🌈

Umut herkesi salonda bırakıp odasına yürüdü. Baktı çizdiği resime bu Arasın gözleriydi. Mavinin en güzel tonu, kaşları çatık çizmiş birde. Gozleri dolarken içeriye Rıza girdi.

"Abim birseymi oldu, yukarı çıktın?"

Umut gözlerindeki yazlar yüzünde süzülürken boynunu büktü.

"Abi bir imkansiza aşık oluyorum galiba"

Rıza şimdiye kadar asik olmamıştı. Ama bugün Yiğite duyduğu sıcaklık farklıydı.

"Ah be abim" deyip sarıldı kardeşine,
"Sen şimdiden imkansız olduğun kabul etmişsin ben daha sıcaklığını hiss ederken korkmaya başladım" dediğin de Umut başını kaldırıp baktı.

"Ne yapmalıyım sen ne yapardın"

"Bilmiyorum ki daha ben aşkın ne olduğunu bilmiyorum"

Umut başını Rızanın omzuna koyup baktı resime, çok özlemişti mavi gözde kaybolmağı. Rıza baktı resime "bumu imkansızın?" Dediğinde Umut başını salladı.

Kapı açıldığında içeriye önce Yekta, Sedat, Aynur ve Yiğit başlarını soktular. Bu hallerine Rıza ile Umut gulmeye başladı.

Rıza eli ile gelin idaresini verdi.hepsi birden içeri girdi. Rıza Yiğite baktı bukadar zorlukta iyi kalmayı başaran çocuğa. Sabah olmayıp şimdi dudağının kenarında olana baktı. Çok yakışıyordu, kalbinde hissettiği kıskançlığı, Umut ise kalbindeki acıyı kovmaya çalıştı.

"Bir sorununuz varsa bize söyleye bilirsiniz, yardım ederiz, kapı arkalarina ihtiyaç yok" dedi Yekta trip atar gibi, aynı burun kaçırmayı Sedatta yaptığında gülmeleri  dahada arttı.

"Abiler, kardeşler bu abiniz aşık oldu. Ama asik olduğunu öğrendiği gün kaybetti. Şimdi yardım edin bakalım"

"Bence kendisine söylemelisin" Yiğit

"Hayır söyler ve redd edilirse dayanamaz" Aynur bunu dediğin de Sedatin kalbi kısıldı.

"Redd ederse bir bildiği vardır. Sorun sevmiyor demek değildir" Sedat

"Belkide zamana bırakmalısın ha kardeşim, ilk önce kazan sonra aşkını itraf et, her koşulda yanındayım"

Hepsi Yektayı onayladı. Umut  yutkunup "ama sevdiğim insan ya size ters olursa"
Diye sordu.

"Sen seviyorsan tersi düzü olmaz" Rıza

Umut gülümseyip ayağa kalktı. Hepsine birden sarılıp kapıdan çıktı. Hepside arkasından çıkıp "oğlum nereye" diye sordular.

Umut gülüp "kazanmaya" dedi.

Evden çıkıp iki ev ötede olan Arasın evinin karşıma geldi. Ilk üstüne başına bakıp sonra kapıyı çaldı.

Aras kapıyı açtığında karşısında Umutu görmeyi beklemiyordu.  Çok özlemişti kokusunu tıpkı Umutun onun gözlerini özlediği gibi. Umut davet beklemeden içeri daldı.

"Neden geldin lan, ben sana buraya birdaha gelme demedim mi?"

"Şimdi söyle oldu, ben arkadaşlarıma kendimi yakın hiss etdiyim birini kaybettim diyince onlarda bana kaybettiyse daha derinden kazanmalısın dediler, bende buraya geldim"

Aras ne kadar sözleri ile heyecanlansada çaktırmamaya hatta kendini sınırlı tutmaya çalışıyordu.

"Sen nasıl bir insansın ya, oğlum ben polisim benden uzak durmalısın, senin bir yanlışında içeri ata bilirim"

"Umrumda değil"

"Lan aptalmısın cek git evimden, istemiyorum seni, cik hayatımdan lan çık. Zorla giremezsin, kazanamazsın beni. Ben nefret ederim mafyalara sanada ediyorum defol git lan evimden"

Umut kapıdan girdiği heyacan kaybolmuş yerini kirikliliga bırakmıştı. "Ama ben seni"
Sözünü kesen Arasın kapı açması oldu "siktir git oğlum evimden"

"Aras oğlum zaten zor herşey , gidersem birdaha gelemem. Yapma ne istersen söylerim ama bu kapıdan çıkmama izin verme"

"Git Umut, bidahada gelme zaten"

Umut biraz daha Arasın yüzüne baktı. Sonra evden çıktı. Birdaha dönüp bakamadı arkasına, Arasda kapıyı kapatın koydu elini kalbine, yaptığı şey kendine karşı acımasızcaydi.

Umut ordan ayrılık gülerek çıktığı eve durgun döndü. Kapıda misafirleri ile karşılaştığında birşey demeden içeri girdi. Çocuklarda gitmekten vaz geçip yanına gittiler. Umutun odasında oturdular bir yerlere. Umut konuşmadıkça sormayacaklardı.

"Gittim kapısına, daldım içeri söyledim, seni kazanmaya geldim ne yapsan umrumda değil ve tam soyluyordum onu sevdiğimi, bana benden nefret ettiğini, beni istemediğini ve siktir olup gitmemi söyledi. Durdum gidersem dönemem dedim, resmen yalvardım git dedi. Sadece git" herkesin yanında ağlamayı sevmezdi ama şuanda, ne gozleri dinliyordu onu, nede kırık kalbi. "Sana git dediğimiz aklımızı sikeyim lan ben, gel buraya" dedi Yekta.

Sıkıca sarıldı Yektaya, cocukkende bir kıza aşık olduğunu söyleyip ağlamıştı Yektayla, Yekta Umut ağladığı için ağlıyordu. Umutda hoşlandığı için. Şimdide ağlamağina, dayanamayıp ağlamıştı.

Umut çocukluğunu hatırlayıp Yektaya "sen neden ağlıyorsun?" Diye sordu. Yekta gozunu silip "sen ağladığın için" dedi. Hep böyleydi. Çocukkende aynı cevap, şimdide.

Umut silip Yektanin gözünü ""ağlama bak bende ağlamıyorum  artik" dediğin de, arkadaşları bu hallerine güldü.

"Umudum,  kim bu kız söyle kaçıralım" Sedat

"Kaçıramayız ki"

"Neden ya kaçırır ikinizide bir eve kitleriz, dinler seni hem, hemde sever" Yekta

"Bak ben kolay kolay katılmam bu iki salağa ama bu sefer katılıyorum"

"Hayır bencede kaçırmamalısınız" Yiğit

Umut Yiğite baktı. Umut kaçıramayacaklarını biliyordu ama Yiğit neden öyle dedi.

"Neden kaçıramıyoruz abicim?" Yekta

"Öyle işte abi, hem şimdi onu yanlız bırakalım ki, kafasını toplasın hem geç oldu hadi evlerinize"

"Lan bu çocuk ilk günden bizi kovuyor, sonra eve koymuycak" dediğinde Sedat her kes ona hak verir gibi başını salladı.

Hepsini ugurladiktan sonra, Aynur ve Yiğit Umutun odasına girdi. "Siz herkesi kovmadinizmi yanlız kalayım, neden ikiniz geldiniz ki"

😁🤍🤍🤍🤍🤍🤍🖤🖤🖤🤍🤍🖤🖤🌈🌈🌈🌈🌈🌈

Siz ne düşünüyorsunuz, biliyorlarmi?

Gizemli Mafya (Gay)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin