Bölüm 27:İşkence

1.8K 94 109
                                    

Barış
Onu bulmak için her yola el atmışdım.Onu bulamadıkca onun güler yüzü aklıma gelip kalbimi sıkıştırıyordu.Yine her şeyi kendi ellerimle bitirmişdim.Her şeyi yıktım,bitirdim.Zaten benim gibi birini severse sonumuz böyle olacaktı.Tek yaptığım şey insanların hayatını bitirmek.

Aycanı acı çekerken gördüğümde nefesim kesildi.Kendimi yere bırakıp silahı iki kez göye sıktım

-Sikeyim böyle hayatı.Bana bulun o piç kurusunu

Bulamadım onu.Hiç bir yerde yoktu.Yolun ortasında biraz öyle durduktan sonra kalktım.Tek temennim onu bulmamdı.Kırmızı araba gelmesiyle Hilal aşağı indi

-3 gündür seni arıyorum neden açmadın

-Şuan seninle uğraşamam

-Beni tuttuysan her aradığımda açmalısın.

-Ne oldu?Bir derdin mi var?Paran mı eksik?

O kadar sinirliydimki Aycanla ilgili olacağı aklımın ucundan geçmiyordu

-Aycanın yerini biliyorum.İki gündür buruşuk suratlı Osmanla birlikteyim.Ondan bir kelimeyi alınca ona neler yaptım biliyormusun

Sadece ilk üç kelime benim için yeterliydi.Bir şey demeden arabaya doğru gittim.Arkamdan Hilal ve Berkan geliyorlardı.Kapıyı açmak için elimi uzattığımda elime giren ağrıyla ağzımdan inilti çıktı.Hilal koşarak yanıma gelmişti

-Eline ne oldu?Niye sarmadılar?

Susma hakkımı kullanıp arabaya bindim kapıyı Adem kapatırken Bilalde kendi arabasını çalıştırdı.Sadece bulduğum zaman onlara acı çektirmek için hangi işkence yöntemlerine el atacağımı düşünüyordum

-Gerçekten seviyorsun Aycanı.Seni hiç böyle görmedim.Bizde olmayıpda onda olan ne?

-Her şey

Gözlerimi devirip Berkana daha hızlı kullanmasını söyledim.

Aycan
Gözlerimi açtığımda yaşlı adam bardakı çocukla bir şeyler konuşuyordu.Her yerim ağrırken ağlamamak için dudağımı bir-birine bastırdım.Benim uyandıöımı görüp yanıma yaklaştılar

-Bak sevgilin hala gelmedi.Gururu senden önemliymiş

-Senden özür dileyeceğine zaten ben ölmeyi kabul ederim.Asla senden özür dilemeyecek.Sadece senin ne kadar süren kaldı onu merak ediyorum.Ben burada ölsem bile senin intikamını Barış alacak.Gerçekten Barışın elinden kaça bileceğini mi sanıyorsun?

Dışardan silah sesleri gelmesiyle başımı oraya çevirdim.Sesler o kadar artmışdı ki ne sesi olduğunu bile ayırt edemiyordum.Zaten bu saatden sonra hiç bir amacım kalmamıştı.

Deponun kapısı aniden savrularak açıldı.Gelen Barıştı.Yalnız başına.Işığı kalmamış gözlerim parlamıştı.

-Aycan

Ben inanmaz şekilde Barışa bakarken gözlerimden yaşlar dökülmeye başladı.Sanırım kurtuluyordum son dakikalardı.Özür dileyecek mi?Kafamı kurcalayan soru buydu

-Barış sakın özür dileme deymez bunlara

Bana güler yüzle bakarken durumundan gayet memnun olduğunu görüyordum

Persephone {AyBar} +18Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin