Persephone {AyBar} +18

Endişe...

Barış kapıyı açarken,diger eliylede benim elimi tutuyordu.Kalbim sanki sadece sol göğüsümün altında değilde Barışın dokunduğu her yerde atıyordu.Vücudumuz tuz kokuyordu.Kapı açıldığında salonda gözlerimin odağına Berkanın yere kusması ve Bilalin onun başının üzerinde durduğunu girmişti.Yüzüme buruşturarak arkamı döndüğümde Barış olan biteni anlamaya çalışıyordu.

Barışın elini bırakmak istesemde Barış elimi daha sıkı kavradı ve içeri bir kaç adım attı.Az pnce denize girmiş olmamıza rağmen,şu an bu sıcacık evde titriyordum.Barış sinirli ve ters sesle konuştu.

-Sikeyim sizi ne yapıyorsunuz burda?Salonda kusulur mu?İğrenç

Barış yüzünü buruşturarak Berkana baktığında hala kusuyordu.Barış kaşlarını çatarak bir kaç küfür saydırırken midesinin kalktığını hissediyordum.Berkan kusmasını durdurarak bağırmaya başlamıştı.

-Salonu kirletdim tebrikler bana.Barış çıldıracak

Omzunun üstünden bana tehtitkar bakışlar atarak sesini biraz yükseltdi

-Aycana odaya git ve beni orada bekle

Barışın dediğini yapıp odaya çıktım.Üstümde hiç etkisini kaybetmeyen,gün geçtikce daha güçlenen tuhaf hakimiyyeti vardı.Bana hükmediyordu ve ben buna dur bile diyemiyordum.Ben onu değiştirmek yerine o beni kendine uygunlaştırmıştı.Kendimi odaya kapattığımda tuzlu bedenim yatağın üzerine devrilmişti bile.

Gözlerimi tavana dikmiştim ve fazlasıyla yorgundum.Çok değil bir yıl öncesine kadar Barış gibi sert erkekleri sevmezken ona aşık olmuştum.Bana kimse karışamaz dediğimden çok geçmemiş Barış her şeyime karışıyordu.Kapının kulpu çevrilmesiyle bakışlarım kapıya doğru çevrildi

-Uyudun mu?

-Henüz değil

Gözlerini üzerimdr gezdirerek biraz daha yakınlaştı.Göz alıcıydı!

-Tuzlu tuzlu uyumayı düşünmüyorsun öyle değil mi?

-Tam olarak bunu düşünüyorum.Yorgun hissediyorum.Yarın duş alırım

Bana doğru yürürken gözlerini görmek istemiş gibi başımı biraz kaldırdım.Eğilip üstümdeki örtüyü kaldırınca gözlerimiz kısa süreliğine bir birine kenetlendi.Bakışlarımı hızla yana çevirirken,dizini yatağa bastırarak yatağa çıktı ve parmakları çenemi kavradı.

-Banyo yapmalısın

Sesi gayet yumuşaktı.Ama bu yumuşak ses tonu bile diger insanların en sert tonuna bedeldi.Derin bir nefes aldım.

-Sabaha kadar idare ederim.Gerçekten yorgunum

Parmakları çenemde dolaşırken,uçurum mavisi gözlerini bir an olsun gözlerimden ayrılmadı.Bakışında içime akan bir şey vardı.Gözlerini kısarak konuştu

-Yanaç,banyo yapman gerek.Bana tekrarlatma

-Berkana ne olmuştu?

-Sarhoş.Gereksiz işler işte.Kendi sınırını çizemesse sonunda böyle oluyor işte

-Ben...

-Banyoya

Gözlerimi devirerek yataktan kalkarken bakışlarını üzerimde hissedebiliyordum.

-Devirme o gözlerini

Cevap vermeden yanından kalkaeken o da benimle birlikte kalkmıştı.Onu yok sayarak topladığım saçlarımı açtım.Barışda benimle banyonun kapısının önüne gelmişti.

-Yolu biliyorum neden geliyorsun?

Çemkirdiğimde kaşları çatılmıştı.Bir süre düz ve çatık kaşlarla bana baktı