Aycan
Mutluluk bulaçıcı bir şeydir,ama benim mutluluğum kötü bir şey getirme gibi görevleri var.21 yaçındayım ama yorgunluktan kendimi 30 yaşında gibi hiss ediyorum.Bu normal mi?Barış telefonu kapattığı an ıslak vücuduna eşorfman ve tişört giyinmişdi.Elimdeki havluyu alıp yüzünü,boynunu,saçlarını kurulamıştı.Gözü beni bulunca uyardı
-Üzerine bir şeyler giyin.Sen burda kal.İhtimalen polisler beni götürecek.Bilaler şimdi etrafını saracak
-Polisler niye götürüyor?Döneceksin di mi?
-Bilmiyorum gelince öyreniriz
Polis sirenlerinin sesi kulak deşici olmasından artık yakında olmalarını anlıyordum.Barış beni odaya sokmuş kendisi yatın burnu tarafa gitmişti.Ama buradan bir şey duyamazdım.Barışın tişörtlerinden birini giyindim.Bana elbise olsada kısaydı.Şuan Barışı çıldırtmanın yeri değildi.Üzerimede onun eşorfmanlarından birini giyindim.Tişörtü eşorfmanın içine sokup aynada kendime baktım.Şuan kendimi süt toplamaya gider gibi hiss ediyordum.
Odadan çıkıp yatın burnuna doğru irelilediğimde polisler daha şimdi yata çıkmışlardı.İçimde gerginlik vardı.Arkadan Barışın yanına geldiğimde şaşıran suratla bana baktı.Polislerden birisi öne çıkmış konuşmaya başlamıştı
-Barış Murat Yağcı?
-Evet benim.Ama siz bana kısaca Devil deyin.
Arkadakı polis Barışa yaklaşarka gülümseyip konuşmuştu
-Biliyoruz Devil.Ama bu kez eline auğına dolaştırdın
Hızlıca korkak gözlerim Barışa çevrilince Barışda bana bakmış gözlerini güvenle kapatıp açmıştı
-Neyle ilgili?
-Komiser İrfan Canseveni ve avukat Selim Ceylana ateş açdığınız iddia edilmiş.İfade vermek için karakola gelmeniz lazım
Barış elini belime yerleştirmiş güven verircesine bir aşağı bir yukarı okşuyordu
-İrfanı tanıdımda digeri kim?
Ben yavaşca fısıldadığımda Barışın gözleri beni buldu
-Muratın babası
Arkadan iki teknenin gelmesiyle tüm gözler teknelere doğru çevrilmişti.Gelenler herhalde Barışın adamlarıydı.
Barış baba dönmüş alnıma öpücük kondurmuştu.Parmağını yanağımda gezdirip mırıldandı
-Gidiyorum geleceğim.Merak etme.Sadece bir ifade.Ben bir şey yapmadım
Barış Polislerin teknesine giderken bizim yata Bilal çıkmıştı sadece.Arkasınca gözden kaybolana kadar baktım.Bilal yanıma gelerek elini öne doğru uzatınca bende onun önünden geçip sandalyelerde oturdum.Masaya kollarıçı koyup başımıda onun üzerine koymuştum.Gözlerimden ister istemez akan yaşlar canımı sıkıyordu.Gerçekten huzurlu olmak bu kadar zor mu?Bilal yanıma gelerek elinde su getirmişti.Başımı kaldırarak göz yaşlarımı silip Bilale doğru baktım
-Yapmadınız di mi?Vurmadınız onları?
Bilal ayakta dikilerek cevap vermemesi içime öküzün oturmasına sebeb oluyordu
-Cevap versene
-Biz yapmadık.Barış abi dün geceden beri sizinle.
Doğru söylüyordu benimleydi.Bilale sandalyeye göstererek oturmasını söyledim
-Barış benden önce nasıldı?
Bilal sandalyeye oturarak kollarını öne doğru uzatmış ellerini birleştirmişti.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Persephone {AyBar} +18
Teen FictionSen intikam için birini esir alırken, Sen onun esiri olursan?! Birinin karanlık kalbini aydınlatmak için kendini yeraltı dünyaya haps eder misin? O aşkı için her şeyden vazgeçti.....