Merhaba.Okuyupda oy atmayanlar hayalet okuyuculuk yapmayın.Bu kadar emek veriyorum yıldız butonuna basmanız bu kadar zor değil.
📎📎
Araba durduğundan ayakkabılarım ayaklarımı acıttığı için Barış ayakkabılarım arka koltuğa fırlatmıştı.Araba evin bahçesinde dururken koruma kapıyı açacakken Barış kapıları kilitledi.Bir hışımla arkasını dönerek ayakkabılarımı ayaklarımın altına atdı.Çok kibarsın!
Brnim giyinmemi beklerken başını koltuğa yaslamış sağ kolunu gözlerinin üstüne koymuştu.Bütün günü ayaklarım topukluların içinde şişmişti ve bende şu an giyinmekte zorlanıyorum
-Ne zaman giyinmeyi düşünüyorsun,Yanaç?
Başımı kaldırmadan yüzümü buruşturup hızlıca giyinmeye çalıştım.Homurdanarak yüzümü hızla ona çevirdim
-Galiba senin romantikliyin belirli saatlerde.Bitince hop öküz olduğun dönemlere giriyorsun.
Gözlerindeki kolunu biraz yukarı kaldırarak bir gözüyle bana baktı.Sol elini bacağımın iç kısmına koyup biraz kendisine çıktı.Ne vardı ki burda?Peki bu kalp diye ritmlerini artırdı.Arsızdı kalbim!
Başını eğerek hiç yavaş olmayan hareketlerle bacağımın üstüne bastrıp ayaklarımı küçük kalıbın içine soktu.Şişmiş ayaklarıml zorla.....Küçük inlemeyle yüzümü buruşturup homurdandım
-Canımı acıtmak yerine iki dakika bekleyebilirdin
-Ne tatlı canın varmış seninde.Kalçana vuruyoruz o bile canını acıtıyor
Kapıları açınca yavaş hareketlerle aşağı inince Barış elini belime yerleştirdi.Bilal yanımıza gelip telaşlı şekilde bir şey söyleyecekken Barış boşta kalan elini yukarı kaldırıp susmasını sağladı.
-Aycan eve girsin yanına geleceğim
Bilal başını sallayınca Barış gitmek için ayaklarına komut göndermişti,lakin ben yerimdece durmuştum
-Benim yanımda niye konuşmuyorsunuz?
-Yürü
Belimdeki eli kasılınca Bilal ortamı yumuşatmak için mırıldandı
-Aycan hanım sadece iş önemli konu değil
-Bana hanım deme.
Dişlerimi sıkarak Bilale baktığımda Barış kaşlarını kaldırarak belimdeki elini elime getirip sert bakışlarını Bilalin üzerine sabitledi
-Sen hanım demeye devam et.Aycan sende çok konuşup benim canımı sıkma
Hastaneye gitsek kesin bipolar teşisi konula bilirdi.Bu gün bana yeraltı cenneti yaratıp,seni seviyorum diyen adamla,şimdi ki arasında dağlar kadar fark vardı.Topuklarımı sertce yere vururken tok ses kulaklarımı çınlatıyordu.Kapıyı Barış açtığında kollarını göğüsünün üstünde bağlamış,kalçasını masaya yaslamış Selinle karşılaştık.Barış dudaklarını düz çizgi haline getirip Seline doğru yavaşca adımladı
-Sen neden uyumadın?Bence yeni yıla girdik ve bu kadar ayakta olman gerekmez
-Seni bekledim belki bazı açıklamalar yaparsın
Barış gözlerini kısarak kapalı olan işıkları yakmış,Elini elimden çekmişti
-Sen ne saçmalıyorsun?Ben ne zaman birine açıklama yaptım?
-Ölüme ayaklarınla gitmenden bahsediyorum.Ne zaman bize,Aycana söyleyecektin?
Başımı hızla Barışa çevirirken gözlerim artık her yeri pusulu görüyordu.Ölümde ne demekdi?Kalbim sanki artık çalışmıyormuş gibi hareket ederken Barış bana bakmadan elini ensesine getirip ovmaya başladı
![](https://img.wattpad.com/cover/237724255-288-k89588.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Persephone {AyBar} +18
Novela JuvenilSen intikam için birini esir alırken, Sen onun esiri olursan?! Birinin karanlık kalbini aydınlatmak için kendini yeraltı dünyaya haps eder misin? O aşkı için her şeyden vazgeçti.....