Persephone {AyBar} +18

Benimsin...

Aycan
Barış odadan çıktığı andan kendimle cebelleşiyordum.Kalbim sanki yerinden çıkacak gibi hiss ediyordum.Hizmetci gelip sofranın hazır olduğunu söylemişti.Hiç bir şey yemesemde Efsun teyzeye ayıp olmasım diye sofrada oturuyordum.Merdivenlerden indiğimde sofrada Barışında oturduğunu gördüm.Barış bakışlarını bana çevirdiğinde göz göze gelmiştik.Ayağa kalkarak sandalyenin başına aslılı olan ceketini eline almıştı.Efsun teyzede ayağa kalkıp ona sarılmıştı.

-Ben geldiğim için mi kalktın?

Barış "hayır" anlamında başını sallamış masanın üzerindeki telefonunu eline almıştı.Ben masada otururken Efsun teyze lafa girmişti

-Barış oğlum keşke kalsaydın yemeğe

Telefonunun çalmasıyla gözlerim telefonun ekranına kaymıştı.Arayan Hilaldi.Bu kadın bize neler yaptı.Hala hangi yüzle arıyor.Telefonu sesini kısarak babaannesine cevap vermişti

-İşim var.Arada yine gelirim

Hilale mi buluşacaktı acaba?Bunu nasıl öyrenecektim?Sinirlendiğimi anlamış olmalı ki,bir elini masanın üzerine diger elinide oturduöum sandalyenin başına koyup kulağıma yaklaşıp fısıldadı

-Merak etme bundan sonra Hilali görmeyeceksin

Fısıldayıp benden ayrılmıştı.Salondan çıkarken bende ayağa kalkıp arkasınca gittim

-Öldürecek misin onu?

Efsun teyzenin duymasını istemediği için beni mutfağa sokmuş oradakı çalışanları dışarı çıkarmıştı.

-Öldürmeyeceğim.Sadece anlaşma yaptık bir daha onu görmeyeceksin.Ortaklığı bitirdik.

-Sadece ben mi görmeyeceğim?

-Evet.Annesine söz verdim ölürken onu ölene kadar korumam lazım

Tezgahın üzerindeki suyu bardağa döküp içmişti.İki kez aynı işlemi yapmıştı.Acaba neden bu kadar su içiyordu ki?

-Ne zaman döneceksin eve?

-Bilmiyorum

Bana yakınlaşıp eliyle kolumu sıvazladı.Elini belime koyunca kendine yakınlaştırdı.Başımı yana edip elimi omzuna koydum

-Yapma

Başını bana yaklaştırdığında elimle onu durdurdum

-İşte Barış sen beni sevmiyorsun.Sen dokunmayı,sevişmeyi,sarılarak uyumayı seviyorsun

-Aycan saçmalama 29 yılda bunlara ihtiyac duymadım son bir kaç ayda mı ihtiyac duydum?

Elini belimden ayırdığında mutfaktan çıkmak için adımladığında durup bana döndü

-Yarın Nisa ve Cemalin düğünü var.Benimle mi gitmek istersin yalnız mı?

-Farketmez

-Tamam yarın saat 3de alırım seni.Elbise kuaför falanda yollarım

-Hayır yollama

-Ne yapacaksın düğüne eşorfmanla mı gidiceksin?

Başımı salladım.Haklıydı burada neyim vardı ki?

-Tamam bir tane elbise gönder kuaföre ihtiyacım yok

Başını sallayıp mutfaktan çıkarken sadece banada onu izlemek kalmıştı.Akşamın saat 9a gelirken elimde telefonda Nisayla görüntülü konuşuyordum.Yarın için çok heyecanlıydı.

-Aycan ben çok heyrcanlıyım ölücem galiba.Neden gelmedin bu gün bize

-Ya aşkım unutmuşum ben.Ama yarın erkenden yanında olacağım