AYDA • 5

281 13 0
                                    

Ares'i arkamda bırakıp yukarı çıktıktan sonra kitap okurken uyuya kalmıştım. Ama gece yarısına doğru dış kapının çarpılma sesinden dolayı uyanmıştım. Camdan aşağı baktığımda bu sesi çıkaranın Ares olduğunu görünce tekrar dönüp yatmıştım.

Sanırım onun dengesiz ve karşıdakini önemsemeden yaptığı hareketlerine alışıyordum.

Sabah kalktığımda Ares'in evde olmadığını fark etmiştim. Zarfı almak için beni sıkıştıracağını düşünüyordum ama evde yoktu. Kahvaltımı yaptıktan sonra bütün gün kendimi oyalamak için herşeyi denemiştim. Kitap okumuştum. Hint dizileri ve tam iki tane aksiyon filmi izlemiştim. Evi temizlemiştim sadece zaman geçsin diye yoksa Ares'in kölesi değilim.

Şuanda ise elimde zarf koltukta ters yatmış bir şekilde içinde ne olabileceğini düşünüyordum. Ayaklarımı duvara uzattığım için biraz deli gibi görünsemde şuan görünüşüm değil zarfın içindeki her neyse o benim daha çok ilgimi çekiyordu.

Olduğum yerde düşme tehlikesi geçirdikten sonra yavaşça kalktım ve zarfa bakarken odama doğru yürümeye başladım. Duş almam gerekiyordu. Biraz daha oturursam kokuşucaktım çünkü.

Odama geldiğimde zarfı yastığımın altına sakladım. Duştan sonra bakacaktım içine. Giyiceklerimi hazırladıktan sonra odamın kapısını kilitledim. Duvardaki saate baktığımda gece yarısına gelmişti. Ares dün geceden beri ortalıkta görünmüyordu.

Banyoya girdikten sonra suyu ayarladım. Üstümdekilerden kurtulup kirli sepetine attım.
Saçımı ve vücudumu yıkadıktan sonra sıcak suyla rahatladığımı hissettim. Suyu soğuğa çevirdikten sonra kafamı duvara yasladım. Büyük ihtimalle hasta olacaktım ama pek umrumda değildi. Hava soğuk olduğu için kısa bir süredir soğuk suyla duş almaktan kaçınıyordum.

Soğuk su hem rahatlattığı hemde düşünmemde yardımcı olduğu için daha çok duş alırken soğuk suyu tercih ederdim. Normalde sıcak suyun rahatlatması gerekiyordu ama normal bir insan değildim işte.

Biraz durduktan sonra suyu kapatıp duşakabinden çıktım. Kapının arkasında asılı duran havlumu alıp vücuduma doladım. Havlunun içinde kaybolucaktım neredeyse. Aynanın karşısına geçtikten sonra saçımı taradım. Yüz hatlarıma baktığımda biraz çökmüştüm sanırım. Yüzüme renk gelmesi için hafif makyaj yapmak istiyordum. Odama geri dönüp dolabı karıştırırken bulduğum makyaj çantasını aldım.

Yüzüme renk verdikten sonra saçımı kuruttum. Tekrar odama dönüp siyah takım olan iç çamaşırlarımı aldım. Banyoda iç çamaşırlarımı giydikten sonra havluları tekrar yerine astım. Odaya geri döndüm. Yatağımın üstüne oturup üstümü giyinmeye başladım. Altıma korse taytlardan geçirdim. Üstümede kalçalarıma kadar gelen siyah kazağımı giydim. Kalın çoraplarımı geçirdikten sonra üstüme gri ceketimi giydim.

Gece yarısıydı hala uykum olmadığı için böyle giyinmiştim. Zarfı yastığımın altından alıp cebime koydum. Tekrar aşağı inip etrafı dinlediğimde ses olmadığı için Ares'in de olmadığını anladım. Televizyonun kumandasını masanın üstünden alıp televizyonu açtım. Yarısında bıraktığım filmi tekrar başlattım. Zaten sonunu tahmin ettiğim için zaman kaybetmeden zarfı ceketimin cebinden çıkardım.

Zarfın sağ üst köşesinde siyah bir kalemle çizilmiş muşta sembolü vardı. Ne için olduğunu anlamamıştım. Zarfı açtığım için büyük ihtimalle Ares kızıcaktı ama yinede içinde ne olduğunu bilmek istiyordum.

Karşılaşmada rakibini alt etmek için kullanmak istiyordu Ares. Rakibi alt etmesine yardım edicek kadar büyük bişeydi sanırım.

Zarfı açtığımda içinde çok zarif ucunda kar tanesi olan bir kolye ve kumral bir kadının fotoğrafı vardı. Üstünde bordo kazağı altında siyah pantolonu ve uzun botlarıyla çok güzel gözüküyordu. Saçlarının önlerini arkasından tutturmuştu. Böylelikle yüz hatları daha güzel gözükmüştü. Siyah deri ceket ile göz alıcı gözüküyordu gerçekten.

AY IŞIĞIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin