The Weeknd - Blinding Lights
The Weeknd - The Hills
The Weeknd - Often
Şarkıları bıraktım. Bölüm sonunda görüşürüzzz.
🌑
"Aptal herif! Vücudumun herhangi bir yerinde morluk oluştuğunu görürsem, elimden kurtulamazsın Ares!"
Güldü fakat hemen sonra ciddileşti. Fakat ciddi kalmak için ne kadar çaba sarf ettiği garip ve komik ifadesinden belli oluyordu.
"Kalk!" Dedi tamamen ciddiyete bürünmek üzereyken.
Bıkmışlık hissi ile kalktığımda evin arka bahçesinde, yumruklarımın arkasına gizlenmiş bir şekilde tekrar onunla karşı karşıya gelmiştim.
Silah ve bıçak kullanmayı neredeyse öğrenmiştim. Ares bundan sonrasını benim belirleyeceğini söylemişti. Hangisi daha çok sevdiysem, onun üzerinde profesyonelleşmek bana kalmıştı.
Fakat şu yumruk konusunda, Ares yüzünden, hala anlaşamamıştık. Adeta kedi yavrusuyla oynar gibi benimle oynuyordu. Kendimi zorlayarak veya cilve yapmadan bir yumruk dahi atamamıştım.
O ise yumruk niyetine popoma şaplak dahi atmıştı. Neymiş efendim arkamı dönmüşüm ve işe bak ki o da elini kas gerilmesinden dolayı yumruk yapamamış. Popoya şaplak nedir ama ya!
"Çok yoruldum bence uyumalıyız." Dedim. Onu caydırmak için elimden gelen her şeyi yapacaktım.
"Güzelim, beni caydırmak için sözcüklerin maalesef en etkisiz silahın. En etkili silahların ise... Beni birazdan çıldırtacaklar." Bu kelimelerin hepsini sporcu büstiyerimin vermiş olduğu dekolteye açlık içinde bakarak sarf etmişti.
"Kapa çeneni!" Diye tısladım. Hemen ardından aptallaşan suratı ile çatılı kaşlarıma ve öfke dolu gözlerime baktı. "Ups? N'oluyor bebeğim?"
Aptallaşmış suratı çok tatlıydı. Sus Ayda!
Hapsettiğim nefesi verdiğim an sıkılaşan sağ yumruğum ile çenesine sağlam bir sağ kroşe geçirdim. "Bana vurmandan bıktım!" Diye hırsla söylendim.
Afallayan suratını toparladı. Parmağının ucu ile çenesine kondurduğu saniyelik bir dokunuştan hemen sonra savunma pozisyonuna geçti. "Öfkelendin ha?" Dedi gülümserken.
"Anlaşma yapalım," Dedim. "Eğer sana sağlam bir kroşe daha geçirirsem, ki yapacağıma eminim, bu antrenman burada biter. Atamazsam, yüz şınav, yüz elli mekik kurbanı olurum ve daha sonra antrenman yine biter." Dedim.
"Ah, hayır! Senden mekik ya da şınav istemiyorum."
Öfkeyle soludum. "Ne istiyorsun, söyle! Ellerim sana vurmak için yanıp tutuşuyor!" Dedim. Öne geri adımlıyor ve boşluk anını bulmak için bütün bedenini izliyordum.
"Sadece bana özel ve hep bana özel olacak striptiz." Dediği an birkaç saniye donup kalmıştım fakat harekete geçmek için kendimi zorladım.
Ahlaksız adam!
Sinirle sağ adımımı atarak ona ilerledim. Yumruğumu savurduğum anda ayağımın yerden kaydırılması ile dengemi kaybetti. Ona doğru savrulan bedenimi kontrol etmeye çalışırken önce sol eli ve hemen sonra sağ eli ile kafamın iki yanına dalga geçercesine atılan iki yavaş ve etkisiz yumruk ile geri kazanamadığım dengem yüzünden yeri boyladım.
Kahkaha sesi ormanda yankılanırken, "Tanrım, ne kadar dua ettiysem hepsini duymuşsun!" Diye haykırdı.
"Kapa çeneni! Tanrıya striptiz için dua eden ahlaksız bir kulu ilk defa görüyorum."
![](https://img.wattpad.com/cover/249004258-288-k921487.jpg)
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AY IŞIĞI
ChickLitAres & Ayda "Çünkü herkes herşeyi bilmek zorunda değil." - O bana sarılmış, ben ona sığınmıştım. - Eğer bazı şeyleri akışına bırakmazsan sana acı verir. Kendine acı çektirme. - Ona sarılmaya çok çok ihtiyacım vardı. "Ve her saniye daha da çok yarala...