GEÇMİŞTEN GELEN

193 22 0
                                    

-2010-

"Eveet" dedim kendi kendime

"Şimde de pasta yapmalıyım"

Yerden avuçladığım kumları tahtanın üzerine bıraktım.

Bıraktığım kumun ortasına parmağımı bastım, derince bir çukur yapıp oyuncak fincanımda ki suyu kumun üzerine döktüm.

Kaşığımla karıştırıp çamur haline getirdim.

Gülümseyip tabağıma uzanacagim sırada, bir ses duydum.

Ince güzel bir sesti.

Tatlı gülüş pek yaraşır
Gözleri ömre bedel
Ah ne güzel ne güzel
Seni sevmek
Ah ne güzel ne güzel

Kafamı kaldırıp sesin geldiği yöne baktım.

Benden bir kaç yaş büyük bir çocuk benim durduğum kaldırımda, biraz uzağımda bana bakarak şarkı söylüyor.

Gözlerime gelen güneşin etkisiyle gözlerimi kısıp o yöne bakmaya çalışıyorum.

Sonra o çocuğun yanına biraz küçük çocuk geldi.

"Abi" dedi şaşkınca,

"Bu mu o?"

Yanındaki abi olan çocuk kafasını salladı.

"O"

kaşlarımı çatıp onlara baktım.

Ikisi de bana bakıyordu.

"Ne bakıyorsunuz?" Dedim çocuksu bir sesle.

"Gidinsene"

Büyük olan çocuk dediğim şeyle gülümserken dilimi çıkarttım.

O sırada küçük kardeşi bana doğru gelmeye başladı.

"Bana baksana sen,"

çocuğa dik bir şekilde bakarken çocuk arkasını dönüp abisine baktı.

"Ben sana aynısı yapsam döversin ama!"

Abisi olan çocuk hala bana bakıyordu.

"Ona dokunamam ki"

Kaşlarımı iyice çatıp, elimi kaldırdım.

"Ne diyorsun sen be,"

hızlı bir şekilde yerden bulduğum küçük asfalt taşlarını onlara atmaya başladım.

"Siz kimsiniz be,"

tekrar ve tekrar.

Arka arkaya taş attım taa ki kolum yorulana kadar.

Gittiklerinden emin olduktan sonra, kim olduklarını bilmediğim için korkup oyuncaklarımı da toplayıp eve koştum.

FARKLI ACIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin