76

51 1 0
                                    

"Sende olur diyorsan, evlenelim Kağan"

Bana baktı uzun bir süre, sinirli yüzü gevşedi.

Gülümsedi, gözlerinin de güldüğüne şahit oldum o an.

"Gerçekten bunu yapar mısın ?" Dedi daha canlı bir sesle

Gözlerimi kapatıp açtım

"Bu soruyu benim sana sormam lazım,"

Yüzüne dikkatlice baktım.

"Sen bunu benim için yapar mısın?"

Gülümsemesi hala yüzündeydi

"Gerçek olmayan bir evlilik yapar mısın?"

Gülüşü yavaş yavaş söndü yüzünde.

Yüzüme bakmaya devam etti,

"Kendini buna mecbur hissetme" sakindi sesi,

"Ben bir yolunu bulacağım, tamam mı?"

Kaşlarımı çattım.

"Mecbur hissetmiyorum"

Biraz yaklaştım.

"Kağan, beraber seneler geçirdik. Ne kadar kötü şeyler de yaşasak sana güveniyorum"

Gözlerini hafifçe kıstı, gülümsemeye çalışıyordu.

"Neden?"

Gözlerim anlamaz bir şekilde baktı.

"Neden bana güveniyorsun?"

Durdum.

Gözlerimiz birbirindeydi.

Cekemiyordum, elimde değildi.

"Bilmiyorum"

Bir anlam arıyordu.

"Kağan, şu beladan kurtulalım başka birşey istemiyorum"

"Öğrenmek bu kadar kötü birşey işte, aylarca engel oldum sana. Hayatını yaşa diye fırsat verdim. Gelip yine buldun gerçeği, öğrendin. Ne geçti eline?"

Boş bir şekilde baktı yüzüme.

"Gerçeği öğrendim, Kağan"

Burnunu sert bir şekilde çekti.

Yüzüme dik bir şekilde bakmaya başladı.

Bu hali çok...

Düz bir şekilde bende ona bakmaya başladım.

"Gerçekler iyi değildir, Nil"

Kafasını iki yana salladı.

"Hiç öğrenmemeliydin"

Arabaya yöneldi, kolundan tuttum.

"Kağan" durdu.

Döndü.

"Nil yeter" gözlerim hızla açıldı.

Sinirle baktı bana

"Gerçekten yeter" bir adım geriledim.

"Beni bir daha çağırma" alaylı bir şekilde güldü.

"Çünkü gelmeyeceğim"

Gözleri kapanıp açıldı,kendini sakinleştirmeye çalıştı.

Arkasını döndü tekrar.

Arabanın kapısını açtı.

"Eğer şuan gidersen Kağan," kendimi sıkıyordum.

FARKLI ACIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin