50

74 0 0
                                    

"Dün neden mezarlığa gittin Nil?"

Omzumun üzerinden arkamda ki kişiye baktım.

Can

Gözlerini karşıda ki kişiden ayırmadan, direkt olarak ona bakıyordu.

Bir adım daha attığını ayak sesinden hissettim.

Kolunu belimden geçirdi. Elini hızlı ama hafifçe karnıma bastırıp kendine çekti beni.

Karşımızda ki çocuğun gözleri Canın eline gitti.

Mimiksiz bir şekilde kafasını kaldırdı sonra.

Yamuk bir gülüş sergiledi,

"Neden oraya gittiğini merak etmiyor musun?" Samimiyetsiz bir şekilde güldü.

"Nil sana bir soru sordu" dedi sesi aşırı derecede soğuk ve mesafeliydi.

"Sana dedi ki," boşta olan eli ile çocuğun bileğine uzandı.

"Bu ne?" Bileğini sıkı bir şekilde kavradı, çocuğun yüzü anlık olarak buruştu, kendini çabuk toparladı.

"Sorusuna cevap ver" çocuğun bileğini sert bir şekilde ittirerek bıraktı.

Diğer elini bileğine getirip bastırdı canı fazlasıyla yanmış olmalıydı.

"Cevabını bilmediğinizi düşünmüyorum"

Can karnımda olan elini daha sıkışlaştırdı.

"O benim" dedi korkutucu derecede soğuk bir sesle.

Çocuk ile sert bir bakışma geçti aralarında,

Çocuk en sonunda hızlıca çıktı sınıftan.

Can hızla bana döndü, az önce ki halinden eser kalmamıştı. Gözlerime korkuyla bakıyordu.

Kollarımı iki yandan sıkıca tuttu, düz bir şekilde yüzüne bakıyordum.

"İyi misin?" Dedi korkuyla,

"Benden önce birşey oldu mu?" Kafamı iki yana salladım.

"Iyiyim ben, sakin ol" dudaklarımı yalayıp, araladım.

"Kızdın mı?" Dedim, dün benim mezarlığa gitmemi kastederek.

Hafifçe gülümsedi, kafasını iki yana salladı.

"Dün bana söyledin zaten" dedi kısık bir ses ile.

Ellerini yüzüme çıkarıp, göz altlarıma hafifçe bastırdı.

"Dün bana söyledin" sonra ellerini benden çekti.

"Veliye bakıp geliyorum" dedi, kendini sıkıyor gibiydi, hızlıca sınıftan çıktı.

Derin bir nefes verdim.

"Gözlerin konuştu demek istedi" dedi Berfu arka tarafımdan,

"Ya Nil," arkamdan çıkıp önüme geldi.

"Saplantısı olmuşsun" kaşlarımı çattım.

"Onu sen yönlendiriyorsun" kafamı iki yana salladım.

"Saçmalama Berfu ya!"

Sırama geçip, çantamı bıraktım. Oturdum.

"Farketmiyor musun?" Dedi Berfu çantasını arka sırama bırakırken, sonra gelip yanıma oturdu.

"Sen kime iyiysen onunla iyi oluyor!"

"Alakası yok, zarar gelmesini istemiyor sadece"

Kafamın çok dolu olmasından ötürü bunu düşünmek istemiyordum şuan.

FARKLI ACIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin