24

155 17 1
                                    

"Babasının oğlu."

Kağana bakarak bir adım geri gittim.

"Nil" dedi cılız çıkan sesiyle. Gözlerinde pişmanlığın her tanesini görüyordum.

Bana bir adım attı.

Bir adım geri çekildim.

Caner ve Şifa da yanımıza gelmişti.

"Ne oluyor?" Dedi Sifa, ben hala Kağana bakıyordum.

Kağan elini saçlarına geçirdi.

Boş bir şekilde bakıp geri geri çekilip sınıftan çıktım.

Nereye yürüdüğümü bilmiyordum.

Neden böyle bir tepki vermiştim bilmiyordum.

Kendimi okulun bahçesine attığımda, herkes derse gitmişti.

Boş olan banklardan birine geçtim.

Belki de Fatih'in ilgisini çekmek için bu kadar abartmıştım.

Bilemiyorum.

"Seni tanımasam bile Nil olduğunu bilirdim"

Sinirli sinirli yere bakıyordum.

Kendime gelip kafamı kaldırdım.

Tanımadığım bir çocuk.

Yanıma doğru geldi. Oturdu.

Bakmıyordum yüzüne ama görmüştüm bu yüzü.

Aşinaydım.

Aynı sınıftaydık.

Düz düz bakarken yan tarafımdan bana baktı.

"Ben Mehmet," dedi samimi olarak.

Gülümsedim ama bakışlarım değişmedi.

"Acaba," Dedi sohbet etmek istiyordu.

"Gerçekten göründüğün kadar duygusuz musun diye merak ediyorum biliyor musun?" Kaşlarımı kaldırıp yüzüne baktım.

Aniden ona dönmem onu şaşırttı.

"Hayır yani," Dedi kekeleyerek.

"Yanlış anlama çok düzsün sana yakın olmak nasıl his merak ediyorum"

Şaşırdım.

"Hayatın zor değil mi?"

Kendimi geriye yasladım.

Mehmet ise şuan karşıya bakıyordu.

"Eh işte" dedim sabit bir şekilde.

"Yaşıyoruz bir şekilde."

Ellerini birbirine bastırıp bacaklarının arasından uzattı. Yere doğru eğildi.

Düşünüyor gibiydi.

"Derse girmeyecek misin?" Dedim ona bakmadan.

Omuzunu kaldırıp indirdi.

"Kaçırdık zaten"

"Evet" Dedim gözlerimi devirerek.

"Fatih ile aranda ne var?" bu sefer net bir soru sormuştu.

Omuzumu silktim.

"Çok şey"

"Görüyorum onu derste," bakışlarım Mehmete döndü.

"Her hareketini izliyor"

Gülmek istedim.

Kafamı yan yatırıp alt dudağımı ısırdım.

"Bilmem" dedim gerçekten bilmiyordum.

FARKLI ACIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin