20

165 19 1
                                    

Ben de daha fazla dayanamayıp kafamı kaldırdım.

Emre.

Elini yumruk yapıp ağzına götürdü.

Girtlaktan gelen bir ses çıkardı.

Sesini düzene sokuyor gibiydi.

Serpil bana baktı .

"Tanıyor musun?" Dedi tanımadığımi düşünerek.

"Evet" dedim düz bir şekilde Emreye bakarken.

"Sınıf arkadaşım"

Serpil kafasını salladı ben hala Emreye bakıyordum.

Serpil de dönüp bakmaya başladi.

"Evet?" Dedim sorgular gibi.

"Bir dakika gelir misin Nil?" sınıfta ki halinden daha farklıydı.

Serpile baktım.

"Bekliyorum" diyip gözlerini elindeki telefona çevirdi.

"Peki" dedim Emreye dönerek.

Sandalyeyi geriye çekerek kalktım.

Emrenin yanından yürüyerek Kafenin disarisina çıktık.

Durdurdum Emreyi.

"Ne vardı?" Dedim.

Merak ediyordum açıkçası.

"Nasılsın?" Dedi değişik bir şekilde şaşırmıştım.

Yere çevirdim kafami ayakkabilarima baktım.

Kollarımı göğsümde toplattım.

"İyiyim" dedim ne diyeceğini beklediğimi belli edercesine.

"Bende iyiyim" dedi.

Sormamıştım...

Kafamı salladım.

Konuşmadım.

"Biz Fatihle bir şey bulduk"

Kafamı kaldırıp yüzüne baktım.

"Ne buldunuz?" anlamaz gibi yüzüne baktım

Kafasını iki yana salladı ellerini pantolonunun cebine soktu.

"Müsait olduğunda, sana da gösteririz." Diye söylendi kısık bir sesle.

Gizemli olmaya çalışıyordu.

Ne bulmuşlardı?

Gözlerim kısık ona baktığım da Kafenin içini göstererek tekrarladı.

"İşin bitince beni ara" kafamı salladım.

Ama Serpil ile işimiz ne zaman bitecek bilmiyordum.

Arkasını döndü.

Sonra birşey unutmuş gibi tekrar bana döndü.

"Numaram var değil mi sende?"

Evet anlamında kafamı salladım.

"Peki, görüşürüz" Dedi ve beklemeden gitti.

Aklım karışmıştı.

Ne bulmuşlardı ki?

Derin bir nefes alıp Kafeye yöneldim.

Masaya doğru gittim.

Serpil geldiğimi görünce gülümsedi.

"Hiç oturmayayım" dedim Serpile bakarak

"Hadi gidelim" Serpil kafasını sallayıp son yudumunu aldı kahvesinden.

FARKLI ACIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin