78

58 2 0
                                    

"Yarın 14.00'de"

Berfu hızla aramıza gelip Kağanın uzattığı kartı aldı.

Baktı.

"Bu kadar erken mi?" Dedi bağırarak,

Anlamaz şekilde Berfuya baktım.

Ellerini yanaklarına bastırdı.

Gözlerini iri iri açtı.

"Hemen dışarı çıkıyoruz!"

Yüzümü buruşturdum.

"Berf-"

"Hazırlan, Nil!" Hızlıca odasına yöneldi.

Arkasından bir süre bakakaldım.

"Gelinden daha heyecanlı nedime" dedi gülümseyerek Kağan.

Berfunun arkasında takılı kalan gözlerim Kağana döndü.

"Niye bu kadar abartıyor anlamıyorum"

Omzunu silkti.

"Insan hayatında kaç kere nedime olur ki?"

Gözlerimi kısıp yüzüne baktım.

"Ne alacaksınız?"

Kafamı iki yana sallayıp gözlerimi ondan çektim.

"Bilmiyorum elbise bakarız sanırım, Berfunun ısrarını görüyorsun"

Sessizce kafasını salladı.

"Birseye ihtiyacınız var mı peki?"

"Ne gibi?"

"Maddi manevi"

Kafamı 'anladım der gibi salladım.

"Yok, teşekkürler"

Bir adım geriledi.

"O zaman yarın bir saat erken gelirim sizi almaya"

"Biz gelirdik"

Ciddi bir halde baktı yüzüme

"Yok daha neler"

"Taksiyle geliriz Kağan"

Durdu, düşündü.

"Parası bana ait" gözlerimi devirdim.

"Tamam, sana ait"

"Yarım saat önce orada olun ama"

Gülümsedi, bir kaç adım geri gidip

Yüzüme baktı bir süre.

"Tamam" 

Kafasını salladı.

"Görüşürüz" tekrar kafasını salladı, bende ona karşılık salladım.

Cevap vermedim.

Arkasını dönüp evden çıktı.

Kapıyı kapattım.

"Hadi bakalım" dedim kendimce,

"Umarım pişman olmam"

Berfunun odası açıldı.

Üzerinde ipli atleti ile çıktı.

Elinde koyu kahve salaş bluzunu kaldırdı.

Giyecekti

Durup bana baktı

"Kızım hadisene, şunun tipine bak yemin ederim eşofman ile çıkarsın dışarı karışmam"

Yan bir şekilde yüzüne baktım.

FARKLI ACIHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin