Bölüm 69: Anahtar

101 12 49
                                    

BU BÖLÜMDE YAZIM HATASI OLMAMASI İÇİN ÇABALAYACAĞIM.

Japonya ayağa kalktı. Hızlı adımlarla Türkiye'nin yanın giderken çok mutlu görünüyordu. Cebinden gümüş, uzakdoğu süslemeli bir anahtar çıkardı ve anahtarı Türkiye'ye uzattı.

Türkiye: Bu nedir?

Japonya: Evimizin anahtarı.

Türkiye: Evimizin mi?

  Japonya gülümsedi.

Japonya: Evet.

  Türkiye, Japonya'nın ne demek istediğini tam anlayamamıştı.

Türkiye: Hangi ev?

  Japonya derin bir nefes aldı. Bunları söylemek, onun için çok zordu. Boğazı düğümleniyor, geçmişi düşündükçe kalbine bir hançer saplanıyordu sanki.

Japonya: Benim çocukluğumun geçtiği ev. Annemin hiç silinmeyen anılarının olduğu ev. Annemi kaybettiğim gece, bana hapisaneden farksız gelen ev. Çocukluğumu da oraya kilitleyip, terkettiğim ev.

Türkiye: Kendine yeni bir sayfa açmışken, niçin o evi tekrar görmek istiyorsun? Bu seni kitabın ilk sayfalarına götürecek. Onları bir defa daha okumaya cesaretin var mı?

  Japonya daha derin bir nefes aldı.

Japonya: Belki. Bu yaşanan olaylarda o evin bir suçu yoktu. Onu suçlamamalıyım.

Türkiye: Orası hatırlamak istemediğin hatıralarını deposu.

Japonya: Ama içinde hatırlamak istediklerim de var.

Türkiye: Sen "etkilenmem" diyorsan, oraya gidelim. Benim için bir sorun olmaz.

Japonya: Etkilenirim. Fakat buna dayanmaya çalışacağım.

  Türkiye sîcak bir şekilde gülümsedi.

Türkiye: Peki.

Japonya: Teşekkürler. Ancak şöyle bir sorun var; ÇİN. Çin'den nasıl kurtulacağız?

  Türkiye güldü.

Türkiye: O işi ben hallederim.

Japonya: Nasıl?

Türkiye: Bana bırak.

  Türkiye tekrar kapıya yöneldi.

Türkiye: Azerbaycan'ı bulup, onunla konuşmalıyım. Görüşürüz.

  Türkiye odadan çıktı. Hızlı adımlarla koridorda ilerlerken bir yandan da gümüş anahtarla bakıyordu. Evin anahtarı ona hiç doğal gelmemişti. Evin kendisi nasıldı?

🔑🔑🔑🔑🔑🔑🔑🔑

Azerbaycan: Ama Japonya ağabey çok üzüldü. Keşke onu kırmasaydın Azerbaycan... Hayır, Azerbaycan! İyi oldu bu. Seninle alay etmenin bedelini ödesin.

  Azerbaycan kendi kendine konuşurken koridorda ilerliyordu. Bir anda gözü kapısı sonuna kadar açık olan Tayvan'ın odasına takıldı.

Azerbaycan: Bugün yeterince oyun oynadın, Azerbaycan.

  Ama içindeki çocuk, onu odaya girmeye zorluyordu. Azerbaycan her ne kadar odaya girmemek için çabalarda da kendisi de odaya girmek istediğini biliyordu.

Azerbaycan: Ancak... bir oyun daha oynamaktan kimseye zarar gelmez!

  Azerbaycan koşarak odanın kapısının önüne geldi. Dikkatlice başını odanın içine uzattı.

Countryhumans 2020 ^~^ {2021}Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin