O sırada kapıda biri belirdi. Sinirle Tayvan'a bakarken bir yandan da şaşkınlık içindeydi.
Çin: TAYVAN?!!!!!!!
Tayvan korkuyla Türkiye'nin arkasına saklandı. Korkudan titriyordu, rengi değişmişti.
Japonya: Çin, dur. Konuşabiliriz.
Çin, Japonya'yı dinlemeden odanın içine girdi.
Çin: Senin burada ne işin var?!
Çin, Türkiye'nin arkasında duran Tayvan'ı açık kahverengi saçlarından tutup çekti.
Tayvan: Ağabey dur!
Türkiye: Ağabey mi?
Türkiye olayı bilmiyordu ve bu ortadaki panik de onu çok fazla geriyordu.
Çin: Sen hangi yüzle buraya gelirsin?!
Tayvan: Ağabey, lütfen beni dinle!
Çin: Seni dinlemeyeceğim! Sana bunun hesabını soracağım!
Japonya, Türkiye'nin kolundan tuttu ve onu yataktan kaldırdı.
Japonya: Gel, biz dışarı çıkalım.
Türkiye: Hayır.
Türkiye gitmemek için direndi.
Japonya: Türkiye, dışarıya!
Japonya, Türkiye'yi zorla dışarı çıkardı. Ardından Çin odanın kapısını kapattı.
Türkiye: Japonya!
Japonya: Evet?
Türkiye: Beni niçin dışarı çıkardın?!
Japonya: Zarar görmeni istemiyorum.
Türkiye: Ya o kız? Tayvan ne olacak?
Japonya: Bu ikisi arasındaki bir mesele, Türkiye.
Türkiye: Ama o kızın, Çin'den ne kadar korktuğunu görmedin mi?
Japonya duygusuz ve sakin bir şekilde ( Sakinlik duygu mu?);
Japonya: Gördüm... Biliyorum.
Türkiye: Neyi biliyorsun? Ben niçin bilmiyorum? Hepiniz ne saklıyorsunuz?!
Japonya: Türkiye sakin ol.
Türkiye: Japonya, o kıza zarar gelmeyecek.
Türkiye kapıya yönelmişti ki Japonya onun bileğinden tuttu.
Japonya: İçeri girme!
Türkiye: Gireceğim!
Japonya, Türkiye'yi bileğinden tutup odanın önünden uzaklaştırmaya başladı.
Türkiye: Bırak beni!
Japonya: Sakin ol.
Türkiye: Japonya!
Japonya durdu. Türkiye'ye döndü.
Japonya: Sadece seni korumaya çalışıyorum.
Japonya, Türkiye'yi evin dışına çıkardı.
Japonya: Doğu Türkistan! Sen de bizimle gel!
Doğu Türkistan da ne olduğunu anlamamıştı.
Doğu Türkistan: Niçin Japonya ağabey?
Japonya: Gel işte!
Doğu Türkistan masadan kalktı ve koşarak Türkiye ve Japonya'nın oldukları yere geldi.
Doğu Türkistan: Ne oldu, Japonya ağabey? Bir sorun mu var?
Japonya: Yolda anlatırım. Gel.
Japonya evin önündeki arabasını çalıştırdı.
Türkiye: Japonya nereye gidiyoruz?!
Japonya: Biraz temiz hava alalım.
Türkiye: Uff! Bırak beni!
Japonya arabaya bindi. Doğu Türkistan arabanın arka koltuğu, Türkiye şoförün yanındaki ön koltuğa bindi. Japonya kapıları kilitledi.
Türkiye: Kapıyı aç!
Japonya: Hayır.
Türkiye: Japonya kapıyı aç! Çin, o kıza zarar verecek!
Japonya arabayı hareket ettirdi. Bahçeden çıktılar. Bu sırada Japonya, Türkiye'nin bileğini bırakmıştı.
Türkiye: Bileğimi morartmışsın.
Japonya bunu duyunca endişeyle Türkiye'ye döndü. Türkiye'nin bileğini sıkmadan tuttu.u
Japonya: Bakabilir miyim?
Türkiye: Hayır!
Türkiye kolunu hızla çekti.
Japonya: Özür dilerim.
Japonya gerçekten pişmanlık ve kırgınlık içindeydi. Ama bunu belli etmemeye çalıştı. Türkiye'ye bakıyordu. Türkiye hâlâ bileğini tutuyordu.
Türkiye: Sağlam olan tek Bileğim vardı. Sayende artık sağlam Bileğim de kalmadı.
Japonya konuşmadı, konuşamadı. Öylece Türkiye'yi dinledi.
Çin ve Tayvan
Tayvan: Ağabey, lütfen sizinle kalmama izin ver.
Çin: Asla! Sen bunu hakettin!
Tayvan: Ama...
Çin: Seni dinlemek istemiyorum!
Tayvan: Ağabey, lütfen! Dışarıda ölüyordum.
Çin: Umrumda değil! Seni buraya kim getirdi?
Tayvan: Lütfen ağabey! Diğerlerine zarar verme.
Çin: Doğu Türkistan'a soracağım.
Tayvan: Hayır, o davet etmedi!
Çin: Kim o hâlde?!
Tayvan, Çin'in kolundan tutup onu durdurmaya çalışıyordu.
Tayvan: Diğer ülkelere zarar vermene sebep olmanı istemiyorum.
Çin, Tayvan'ı serçe yere itti.
Çin: Seninle sonra görüşeceğiz! Sakın benim işime karışma!
Tayvan öylece kalakaldı. Yerden kalkacak gücü kendisinde bulamamıştı.
Çin'e gelirsek... Sinirle odadan çıktı ve hızla merdivenleri inmeye başladı.
Çin: Kuzey Kore! Benimle gel! Bir yere gidiyoruz.
Kuzey Kore: Ama...
Çin: Gel dedim!
Kuzey Kore irkildi. Çin gerçekten sinirli görünüyordu.
Kuzey Kore: Sadece nereye gittiğimizi söyler misin?
Çin: Çok istiyorsan o kız arkadaşını yanına alabilirsin, ama eşyalara gerek yok!
Kuzey Kore: Ne?! Ne oluyor?!
Çin cevap vermedi. Kuzey Kore ise Çin'ı daha fazla kızdırırsa sonuçlarının ne olacağını tahmin edebiliyordu. Bu nedenle onun dediğini yapmalıydı. Ama Güney Kore'nin de yanında olmasını istiyordu. Yine de gideceği yer tehlikeli olabileceği için Güney Kore'yi yanına almamalıydı. Ama ya bir daha onu görmezse ne olacaktı? Bu mümkün olabilir miydi?
KUSA BİR BÖLÜM. BURADA BİTİRİYORUM. DEVAMINI ARTIK YARIN YA DA BU AKŞAM YAYINLAYABİLİRİM. YİNE DE SÖZ VERMEYEYİM. BURADA BİTİRMEMİN SEBEBİ TAM BÖLÜMÜN MERAK EDİLECEK KISMINDA OLMASI VE BENİM BÖLÜMÜ DEVAM ETTİRMEK İÇİN BİR FİKRİM OLMAMASIDIR. OKUYANLARA GERÇEKTEN TEŞEKKÜR EDERİM. BİR SONRAKİ BÖLÜMDE GÖRÜŞMEK ÜZERE!
👐👐👐👋👋👋
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Countryhumans 2020 ^~^ {2021}
AdventureRusya: Ne yapabiliriz? Azerbaycan: Şehri terk edebiliriz¡ □■□■□■□■□■□■□■□■□■□■□■□■□■□■□■□■ Rusya: Gördün mü, Çin? Türkiye bizi affetmedi. E, haklı da tabi. Ben olsam, kendimi affetmezdim. Hem seni de affetmezdim. Seni hiç affetmezdim¡ Türkiye'yi de...