Draco o kendini geri çekince ayrılmak zorunda kaldı. Elleriyle kırmızı yüzünü silerken etrafa baktı, bahçede onunla sarılmıştı. Az önce ona kendisinin yanına geldiği için kızmıştı ve sonra kollarına atılmıştı.
İşte, suratının kırmızı olmasının sebebi buydu. Evet, bir de ağlamıştı.
Elinin tersiyle son kez yanağını silip etrafa bakınırken Potter "Nedenini söyleyecek misin?" dedi. Draco yüzünü ona çevirdiğinde çocuk çatılı kaşlarını biraz gevşetip kendisinin yüzünü süzdü.
Tamam, muhtemelen Draco kırmızı yüzü ve yeni dinmiş gözyaşlarıyla, küçük bir çocuk gibi yüzünü silerken komik görünüyordu.
Derin bir nefes alıp sakinleşmeye çalıştı ve ona konuyla ilgisiz olsa da "Birkaç gündür Astronomi Kulesine çıkmıyordum." dedi. Bunu neden söylediğini bilmiyordu, sanki çocuğa kendisini şikayet ediyordu...
Potter kafasını biraz yan yatırsa da "Evet, fark ettim." dedi. Draco gözlerini kırpıştırdı. "Fark ettin mi?"
"Evet, çoğu gece oradayım. Gelmediğini fark ettim."
Draco kaşlarını kaldırıp "Çoğu gece orada mısın?" dedi. "Ben her gece oradaydım, seni iki kezden fazla görmedim." Potter kendisine bakıp kafasını salladı. "Hava almak için çıkıyordum, orada oturduğunu görüp yaklaşmıyordum. Sen yalnız olmak istediğini söylüyordun ve-"
Draco ona aniden bir adım yaklaşıp sözünü kesti, "B-ben..." dese de devam edemedi. Yutkunup ona bakmaya devam ederken "B...ben yalnız kalmak istediğimi söylediğim için... Bu yüzden oraya çıksan da bana görünmüyordun, öyle mi?"
Potter kaşlarını biraz çatıp etrafa baktı. "Böyle söyleyince kişisel alanına burnumu sokmuşum gibi durdu ama amacım bu değildi."
Draco nefes nefese ona "Ne anlatıyorsun?" dedi. "Y-yani sen hep orada mıydın?"
Çocuğun gözleri tekrar kendisine döndü, Draco'nun yüzünün aldığı garip hali bir süre izleyip "Hep denemez," dedi. "Ama çoğu zaman oradaydım."
Draco bir süre aralık ağzını kapatamadan ona baktı. Kendisi her gece o gelmiyor diye üzülürken o yanında mıydı yani? Belki hemen yanına bile oturmuştu... Draco böyle bir durumda onu nasıl hissetmemişti?
Çünkü belki de aklı, onun asla gelmeyeceğini düşünmekle meşguldü.
Yutkunup ona "Söylesene," derken düşünmedi. "Şu kızılın kardeşiyle gerçekten sevgili misin?"
-
Selam sinuzit agrisi cekmeyen sansli insanlar ve digerleri
ŞİMDİ OKUDUĞUN
To Be So Lonely / ❝Drarry❞
FanfictionDon't blame me for falling, i was just a little boy. ^Bu kurgu anksiyete, yeme bozukluğu gibi tetikleyici unsurlar içerir. Lütfen sizi olumsuz etkileyeceğini düşünüyorsanız okumayın. [tamamlandı]